her bir ayetin içerdiği anlamlar, gerek kitabın nüzulü, gerekse sonraki dönmlerde "tam anlamı ile" ortaya çıkarılamamıştır. gün be gün ayetlerin içerdikleri anlamlar, kullanılan kelimelerin manaları anlaşılmakta, yorumlar yapılmakta, daha net anlaşılmaya çalışılmaktadır.
bu durum Kur'an-ı Kerim'in, sadece içinde bulunduğu dönemi değil, diğer zamanları da kapsadığının bir kanıtı olmakla beraber, içeriğindeki kelimelerin, farklı zamanlarda yapılan tefsirlerde farklı yorumlanması, ayetin gerçek anlamına gölge düşürmez veya ayeti içinde bulunduğu zamana hapsedemez.
teknolojide, bilimde sair ilimlerde bunca gelişmeler olmasına rağmen, hala tüm tüm ayetlerin içerdiği tüm anlamları, kullanılan kelimelerin tüm anlamlarını çözebilmiş, derinlemesine görebilmiş değiliz.
öncesinde düşünme organının vucudumuzdaki kalp olarak bilinmesi, ve bu bilgiye göre yorumlar yapılması, sadece o dönemdeki bilgi eksikliğinin bir göstergesi olup, ayetin net anlaşılamamasının bir işaretidir.
ayetin eksik anlamlı olması veya yanlış bilgiyi içermesi gibi bir durum, ancak bilimde, teknolojide sair ilimlerde kat edilen yollar sonucunda, ayetlerin, kelimelerin bu yeni halleri kapsayamaması, bu haller ile ters düşülmesi gibi hallerde söz konusu olabilir. ki gerek şuan üzerine mütala edilen konuda, gerekse diğer tüm ayetlerde, bu şekilde bir durum söz konusu değildir.