durmuþ göktekin
Active member
ALLAH DOĞRULARIN YARDIMCISIDIR.
İngiliz Müslüman Yusuf İslam diyorki: “Müslüman olmadan önceKur’an-ı tanıdım. Dahaönce Müslümanları görseydim, katiyen Müslüman olmazdım.” Busöz karşısında her Müslüman’ın kendini gözden geçirmesi lazım. Müslüman birmemlekette, Müslüman ana-baba’dan doğmuş olmanın Müslümanlığıyla yaşayan birtoplumun acınacak halleri yıllardır devam etti ve ediyor. Yetmiş yıldır, şuhayat manzarasını seyretmekteyim. İnsanlığımızın üzerine bir gram insanlıkkoyamamışız. Ama kilolarımız alabildiğine artmış. Bu kadar perişanlığımızarağmen yine Müslüman toplumlar içinde iyilerdeniz. Halk arasında işe yaramayanbir deyim türetilmişti: “Devletin malı deniz, yemeyen domuz” Halbuki yiyendomuzdu. Devletin malını yemek açık gözlülük sayılırdı. Yiyenin çokluğundankinayemidir bilmiyorum. Hakkı tanımayan, menfaatlerini putlaştıranların bu işiyapması gayet normaldi. Bu durumu seyreden halk: “Devletin hazinesini yiye,yiye bitiremediler” gibi sözler ederdi. Ama yine de hazine bitmedi.
Hekimoğlu İsmail; 1917 Rus Bolşevikihtilalında, dünya üzerinde örnek alınacak bir Müslüman toplumu olsaydı, KarlMarx “komünizmin esasları” nı yazmazdı, diye anlatırdı.
Herinsan Allah’ın enstrümanıdır. Özellikle Müslümanlar, dünya üzerinde kurulmuş birorkestradır. Onların hayatı, herkesin gözünde ve kulağında hoş bir yankıbulmalıdır. Sair toplumlar durup onları dinlemeli, onları seyretmelidir. Hâlbukibugün dünya arenasında, hakkı olmayanların borusu ötüyor, herkes onlarıdinliyor. Bu acı gerçekler karşısında Müslüman toplumlar düşünmeli, bozulmuş vekokuşmuşluğun çarelerini kendi değerlerinde bulmalıdır. Çünkü İslamiyet, insanlığındünya ve ahiretini kurtarmak için gönderilmiştir. İslam dini kurtarıcıdır. Onuyaşayan kurtulur. Yaşamayan perişan olur. Dünyada perişan olmadan yaşayan, fakat Müslüman olmayan toplumlar var,diyerek kendimizi aldatmayalım. Onların İslam değerleriyle kalkındığınıunutmayalım. Allah, doğruların yardımcısıdır. Doğruluk evrenseldir. Kim doğruolursa Allah onu muvaffak eder. Bir müminin her sıfatı müminlik sıfatı olmadığıgibi, bir kâfirin her sıfatı da kâfirlik sıfatı değildir. Yalan söyleyenmüminde kâfirlik sıfatı vardır. Çünkü yalan haramdır. Bir kâfir yalansöylemiyorsa onda müminlik sıfatı görülmektedir. Yaptığına, ürettiğine hilekatıyorsan bu Müslümanlık sıfatı değildir.
Teknik ve teknolojide çalışanlar iyibilir. Uygun malzemeye uygun alet kullanmak çok önemlidir. Bir motor tamirustası söküp takacağı cıvatada uygun anahtar kullanmazsa, suç sökülmeyen vetakılamayan cıvatada mı yoksa uygun anahtar kullanmayan insanda mı? Dinideğerleri yaşamayan insanlar yanlış alet kullanan tamirciye benzerler. Kendinesöz geçiremeyen, nefsinin kölesi olmuş insan topluluğu kalkınma hayallerinigerçekleştiremez. Doğruya bağlanmak Allah’ın emrine girmek, kendimize sözgeçirir duruma gelmek zorundayız. Eğer örnek bir toplum olacaksak, insanlık veİslamlık değerlerimizi yükseltmek zorundayız. Aksi halde daha yıllarca kördövüşü devam eder gider.
05.08. 2013
DurmuşGöktekin
Not: “Hal-ipürmelâlimiz” başlıklı yazımda; Tevfik Fikret’in şiiri, sehven Necip FazılKısakürek olarak yazılmış düzeltir özür dilerim.
İngiliz Müslüman Yusuf İslam diyorki: “Müslüman olmadan önceKur’an-ı tanıdım. Dahaönce Müslümanları görseydim, katiyen Müslüman olmazdım.” Busöz karşısında her Müslüman’ın kendini gözden geçirmesi lazım. Müslüman birmemlekette, Müslüman ana-baba’dan doğmuş olmanın Müslümanlığıyla yaşayan birtoplumun acınacak halleri yıllardır devam etti ve ediyor. Yetmiş yıldır, şuhayat manzarasını seyretmekteyim. İnsanlığımızın üzerine bir gram insanlıkkoyamamışız. Ama kilolarımız alabildiğine artmış. Bu kadar perişanlığımızarağmen yine Müslüman toplumlar içinde iyilerdeniz. Halk arasında işe yaramayanbir deyim türetilmişti: “Devletin malı deniz, yemeyen domuz” Halbuki yiyendomuzdu. Devletin malını yemek açık gözlülük sayılırdı. Yiyenin çokluğundankinayemidir bilmiyorum. Hakkı tanımayan, menfaatlerini putlaştıranların bu işiyapması gayet normaldi. Bu durumu seyreden halk: “Devletin hazinesini yiye,yiye bitiremediler” gibi sözler ederdi. Ama yine de hazine bitmedi.
Hekimoğlu İsmail; 1917 Rus Bolşevikihtilalında, dünya üzerinde örnek alınacak bir Müslüman toplumu olsaydı, KarlMarx “komünizmin esasları” nı yazmazdı, diye anlatırdı.
Herinsan Allah’ın enstrümanıdır. Özellikle Müslümanlar, dünya üzerinde kurulmuş birorkestradır. Onların hayatı, herkesin gözünde ve kulağında hoş bir yankıbulmalıdır. Sair toplumlar durup onları dinlemeli, onları seyretmelidir. Hâlbukibugün dünya arenasında, hakkı olmayanların borusu ötüyor, herkes onlarıdinliyor. Bu acı gerçekler karşısında Müslüman toplumlar düşünmeli, bozulmuş vekokuşmuşluğun çarelerini kendi değerlerinde bulmalıdır. Çünkü İslamiyet, insanlığındünya ve ahiretini kurtarmak için gönderilmiştir. İslam dini kurtarıcıdır. Onuyaşayan kurtulur. Yaşamayan perişan olur. Dünyada perişan olmadan yaşayan, fakat Müslüman olmayan toplumlar var,diyerek kendimizi aldatmayalım. Onların İslam değerleriyle kalkındığınıunutmayalım. Allah, doğruların yardımcısıdır. Doğruluk evrenseldir. Kim doğruolursa Allah onu muvaffak eder. Bir müminin her sıfatı müminlik sıfatı olmadığıgibi, bir kâfirin her sıfatı da kâfirlik sıfatı değildir. Yalan söyleyenmüminde kâfirlik sıfatı vardır. Çünkü yalan haramdır. Bir kâfir yalansöylemiyorsa onda müminlik sıfatı görülmektedir. Yaptığına, ürettiğine hilekatıyorsan bu Müslümanlık sıfatı değildir.
Teknik ve teknolojide çalışanlar iyibilir. Uygun malzemeye uygun alet kullanmak çok önemlidir. Bir motor tamirustası söküp takacağı cıvatada uygun anahtar kullanmazsa, suç sökülmeyen vetakılamayan cıvatada mı yoksa uygun anahtar kullanmayan insanda mı? Dinideğerleri yaşamayan insanlar yanlış alet kullanan tamirciye benzerler. Kendinesöz geçiremeyen, nefsinin kölesi olmuş insan topluluğu kalkınma hayallerinigerçekleştiremez. Doğruya bağlanmak Allah’ın emrine girmek, kendimize sözgeçirir duruma gelmek zorundayız. Eğer örnek bir toplum olacaksak, insanlık veİslamlık değerlerimizi yükseltmek zorundayız. Aksi halde daha yıllarca kördövüşü devam eder gider.
05.08. 2013
DurmuşGöktekin
Not: “Hal-ipürmelâlimiz” başlıklı yazımda; Tevfik Fikret’in şiiri, sehven Necip FazılKısakürek olarak yazılmış düzeltir özür dilerim.