İlim-irfan
Well-known member
"Mü'minler o kimselerdir ki:
• Allah anıldığı zaman yürekleri ürperir
.
• Kendilerine Allah'ın ayetleri okunduğu zaman o ayetler O kişilerin imanlarını artırır
.
• Onlar Rabb'lerine tevekkül ederler
• Namazlarını kılarlar
.
• Kendilerine verdiğimiz rızıktan Allah için yoksullara infak ederler (verirler)
.
• İşte gerçek mü'minler onlardır." (Enfal suresi, âyet: 2, 3, 4)
Âyetlerdeki sıralamaya dikkat ederseniz:
• Müminlerin vasıfları zikredilmekte.
• İman üzerinde durulmakta.
• Namaz ibâdeti beyan edilmekte.
• İnfak kavramı zikredilmekte.
İnfak nedir?
İnfak, Lügat olarak mal harcamak, yardımda bulunmak, sadaka vermek, nafaka ile fakirleri geçindirmek anlamlarına gelir.
Nafaka da; Yiyecek, giyecek, geçinecek ve mesken gibi ihtiyaçları gidermeye yetecek miktar para anlamına gelir. Ayrıca eş ve yoksul akrabanın geçimi için ödenen paraya da nafaka denir.
Kur'ân-ı Kerim'de imanla infak hep bir arada, birbirlerinin koruyucusu mesabesinde zikredilmiştir. Rızkın kullara Allah (c.c.) tarafından verildiği zenginliğin bir gurur ve fakirliğin de bir zillet olmadığı belirtilir.
Allah'ın otoritesini kabul etmenin ve O'nu gerçek anlamda sevmenin en önemli delillerinden birisi de O'nun uğrunda en sevdiği maldan harcama yapması/ infak etmesidir. Mü'min infak etmekle Allah'ın vermiş olduğu rızıkla Allah (c.c)'a yaklaşmış olur.
İnfak, zekattan apayrı bir şeydir. Kur'ân-ı Kerim'de zekat, emir sigası ile kullanılır. Çünkü zekat Farz bir ibadettir. İnfak kavramı da Allah'a yaklaşmak ve gerçek mü'min olmak vasfı olarak zikredilir.
Zekat, belli miktar, mala sahip olan kişiler tarafından verilmesi zorunlu iken, infak için böyle bir zorunluluk da yoktur. İnfak, tamamen vicdani bir husustur. İnfak etmekle mü'min Allah'a bağlılığını göstermiş olur.
Zaman ve şartlar gerektirirse infak etmek vacib veya farz olabilir. Müslüman bunun muhasebesini kendi nefsinde yapar.
Riya, ibâdeti bozar. Bundan dolayı reklâm ve gösteriş için yapılan harcamaların Allah indinde itibarı yoktur. Böyle harcamalar israftır; fakirin ihtiyacını da karşılamaz.
Müslüman, Allah için fedakârlıkta bulunmanın bilincinde olmalı. Böyle olunca infak olayı pratik hayata aktarılmış olur. O zaman:
• Zengin-fakir arasındaki uçurum ortadan kalkar
• Ahlaki bozulmalar önlenir.
• Güven ve itimat ortamları oluşur.
• Kardeşlik bağları kuvvetlenir.
• İnsanlarda psikolojik bir rahatlama görülür.
• Hırs ve tamah ortadan kalkar.
Mevlüt Özcan - Milli Gazete
14/01/2010
• Allah anıldığı zaman yürekleri ürperir
• Kendilerine Allah'ın ayetleri okunduğu zaman o ayetler O kişilerin imanlarını artırır
• Onlar Rabb'lerine tevekkül ederler
• Namazlarını kılarlar
• Kendilerine verdiğimiz rızıktan Allah için yoksullara infak ederler (verirler)
• İşte gerçek mü'minler onlardır." (Enfal suresi, âyet: 2, 3, 4)
Âyetlerdeki sıralamaya dikkat ederseniz:
• Müminlerin vasıfları zikredilmekte.
• İman üzerinde durulmakta.
• Namaz ibâdeti beyan edilmekte.
• İnfak kavramı zikredilmekte.
İnfak nedir?
İnfak, Lügat olarak mal harcamak, yardımda bulunmak, sadaka vermek, nafaka ile fakirleri geçindirmek anlamlarına gelir.
Nafaka da; Yiyecek, giyecek, geçinecek ve mesken gibi ihtiyaçları gidermeye yetecek miktar para anlamına gelir. Ayrıca eş ve yoksul akrabanın geçimi için ödenen paraya da nafaka denir.
Kur'ân-ı Kerim'de imanla infak hep bir arada, birbirlerinin koruyucusu mesabesinde zikredilmiştir. Rızkın kullara Allah (c.c.) tarafından verildiği zenginliğin bir gurur ve fakirliğin de bir zillet olmadığı belirtilir.
Allah'ın otoritesini kabul etmenin ve O'nu gerçek anlamda sevmenin en önemli delillerinden birisi de O'nun uğrunda en sevdiği maldan harcama yapması/ infak etmesidir. Mü'min infak etmekle Allah'ın vermiş olduğu rızıkla Allah (c.c)'a yaklaşmış olur.
İnfak, zekattan apayrı bir şeydir. Kur'ân-ı Kerim'de zekat, emir sigası ile kullanılır. Çünkü zekat Farz bir ibadettir. İnfak kavramı da Allah'a yaklaşmak ve gerçek mü'min olmak vasfı olarak zikredilir.
Zekat, belli miktar, mala sahip olan kişiler tarafından verilmesi zorunlu iken, infak için böyle bir zorunluluk da yoktur. İnfak, tamamen vicdani bir husustur. İnfak etmekle mü'min Allah'a bağlılığını göstermiş olur.
Zaman ve şartlar gerektirirse infak etmek vacib veya farz olabilir. Müslüman bunun muhasebesini kendi nefsinde yapar.
Riya, ibâdeti bozar. Bundan dolayı reklâm ve gösteriş için yapılan harcamaların Allah indinde itibarı yoktur. Böyle harcamalar israftır; fakirin ihtiyacını da karşılamaz.
Müslüman, Allah için fedakârlıkta bulunmanın bilincinde olmalı. Böyle olunca infak olayı pratik hayata aktarılmış olur. O zaman:
• Zengin-fakir arasındaki uçurum ortadan kalkar
• Ahlaki bozulmalar önlenir.
• Güven ve itimat ortamları oluşur.
• Kardeşlik bağları kuvvetlenir.
• İnsanlarda psikolojik bir rahatlama görülür.
• Hırs ve tamah ortadan kalkar.
Mevlüt Özcan - Milli Gazete
14/01/2010