Cevap: Annesini (veya bir yakınını) kaybeden bir insana, Risale-i Nur'da n
Evvela, Risale-i Nurların her bir cüzü, hakiki ve tahkiki imanı ders verdiği için, kalp ve gönüllere bir teselli ve inşirahtır.
İkincisi, Risale-i Nurlardaki ölümle ilgili bütün bahisler, ölümün içyüzünü ve hakikatini kati bir şekilde beyan ve keşfettiği için, ölüme tam bir ilaç ve şifadır. Hatta ölümün bir nimet ve ebedi bir saadetin başlangıcı olduğunu göstermesi ile ölümü insana sevdirir.
Evet iman, hakikatleri insana gösteren bir nur ve bir ışıktır. Şayet iman nuru ve ışığı insanın olaylara bakışında rehber olmaz ise, olayların manasını ve hakikatini kavrayamaz.
Mesela, inkar ve küfür nazarında ölüm bir hiçtir ve yokluktur. Zamanın akıp gitmesi, varlıkları yokluk derelerine yuvarlayan dehşetli bir sel gibidir. Geçmiş, varlıkların yokluk mezarlığı hükmündedir. Gelecek ise karanlık ve insanın başına hangi musibetleri getireceği bilinmeyen bir endişe noktasıdır.
İman nazarında ise, ölüm saadeti ebediyenin başlangıcı, daimi bir memlekete açılan bir kapı hükmündedir. Zamanın akıp gitmesi ise askerlikteki terhis gibi vazifesini bitiren, manasını gösteren varlık aleminin kararlı ve daimi bir memlekete, yani vatanı aslileri olan cennete gitmek için bir vasıta ve araçtır.
Aynı şekilde imanının nazarında geçmiş yokluk kuyusu değildir, hiçbir mahluk varlıktan sonra ebedi hiçliğe gitmiyor. Gelecek ise karanlık ve insana endişe üreten bir nokta değil, tam tersi vazifesini bekleyen ve varlık alemine çıkmayı bekleyen plan ve programlarla doludur. İşte imanın nuru ve bakış açısı, olayların ve nesnelerin hakikati halini ve gerçekliğini, insanın nazarına takdim ediyor. Risale-i Nurların bütün eczaları bu manaları ders verdiği için tam bir teselli ve inşirahtır.
Üçüncüsü, ölümün hakikatini ve içyüzünü izah eden Yirmi Dokuzuncu Söz, Onuncu Söz, Birinci Mektup, Yirmi Altıncı Lem'a gibi bahisler okunabilir.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editör