"Bediüzzaman iyiydi, hoştu, onunla uğraşmaya gelmezdi. Onunla uğraşanlar, ona zulmedenler, belâsını görürdü. Ya ortalıktan kaybolur ya da kudura kudura, delire delire ölür giderdi.
"O evi hükûmet tarafından tuttuktan sonra, ben de kapısının önünde nöbet bekledim. İçeriye kimseyi sokmayacaktım. İnönü hükûmetinin emrine göre. Ama ben ara sıra kaçamak olarak Üstadın bazı talebelerini yanına koyardım.
"Zengin bir halıcı vardı. Üstadın talebelerinden idi. Birgün Üstadı dağlarda, tek başına, yaya, düşüne düşüne gezinirken görüyor, hemen yanına yaklaşıyor.
"Üstadım, ne yapıyorsunuz? Böyle olmaz, yaya niye geziyorsunuz?' diyor. Ve ona bir taksi alıyor.
"Bu zâtın Bediüzzaman'a taksi alması mahkemeye aksediyor. Efendim, neymiş?
Bu zengin adam Üstada taksi almış da, bu da çok büyük suçmuş!
"Mahkemede o zâta sordu:
"Bu taksiyi sen mi aldın?'
"Eveeet, aldııım... Sen benim gönlümü fethet, sana da tayyare alayım, efendim. Sana milyonlarımı vereyim' dedi.(maşallah)
"Sonra Üstad ayağa kalktı. Başladı konuşmaya. Derken, iki saat oldu. Hakim,
"Yeter' dedi.
O zaman Üstad celâllendi, eliyle bir daire çizdi ve işaret parmağını hâkime doğru uzattı,
"Benim sekiz saat söz söyleme hakkım var. İstediğim kadar konuşurum' dedi.
"Bediüzzaman'ın herşeyi doğruydu, haktı. Hiçbir konuda yalpa yaptığını görmedik.
"Üstad hakikaten İslâmı muhafazaya çalışıyordu. Hiçbir kötülüğü görülmediği halde, senelerce hapislere atılıyor, zulmediliyor, hattâ zehirleniyordu.
İBRAHİM MENGÜVERLİ hatıralarından
"O evi hükûmet tarafından tuttuktan sonra, ben de kapısının önünde nöbet bekledim. İçeriye kimseyi sokmayacaktım. İnönü hükûmetinin emrine göre. Ama ben ara sıra kaçamak olarak Üstadın bazı talebelerini yanına koyardım.
"Zengin bir halıcı vardı. Üstadın talebelerinden idi. Birgün Üstadı dağlarda, tek başına, yaya, düşüne düşüne gezinirken görüyor, hemen yanına yaklaşıyor.
"Üstadım, ne yapıyorsunuz? Böyle olmaz, yaya niye geziyorsunuz?' diyor. Ve ona bir taksi alıyor.
"Bu zâtın Bediüzzaman'a taksi alması mahkemeye aksediyor. Efendim, neymiş?
Bu zengin adam Üstada taksi almış da, bu da çok büyük suçmuş!
"Mahkemede o zâta sordu:
"Bu taksiyi sen mi aldın?'
"Eveeet, aldııım... Sen benim gönlümü fethet, sana da tayyare alayım, efendim. Sana milyonlarımı vereyim' dedi.(maşallah)
"Sonra Üstad ayağa kalktı. Başladı konuşmaya. Derken, iki saat oldu. Hakim,
"Yeter' dedi.
O zaman Üstad celâllendi, eliyle bir daire çizdi ve işaret parmağını hâkime doğru uzattı,
"Benim sekiz saat söz söyleme hakkım var. İstediğim kadar konuşurum' dedi.
"Bediüzzaman'ın herşeyi doğruydu, haktı. Hiçbir konuda yalpa yaptığını görmedik.
"Üstad hakikaten İslâmı muhafazaya çalışıyordu. Hiçbir kötülüğü görülmediği halde, senelerce hapislere atılıyor, zulmediliyor, hattâ zehirleniyordu.
İBRAHİM MENGÜVERLİ hatıralarından