Normal
Evet sizinde ifade ettiğiniz gibi merkezimiz Risale-i Nurdur.Yani görüyoruz bazı yorumları Nur Talebesinin ağzına yakışmayan hakaret dolu sözleri bunları zati tamamen onların kendi şahsına iade ediyoruz. Çünkü her ne kadar bazılarınca o hakaretleri haketmiş olsa da bunu söylemek kimsenin hakkı değildir. Çünkü sen o sözleri onun şahsına söylemiş olsanda o cemaate ait kişileride tahkir ve tenkid etmiş olursun.Ancak bizler eleştirimizi Risale-i Nurun kudsiyetine ve hakikatlerine olan taaruz ve tahrifi kabul etmiyor bu taaruzu tenkid ediyoruz ve etmeye hakkımız vardır. Ve ancak bunu doğru ve tasdik edenlere beddua edebiliriz. Bunun dışındaki hareketler müsbet tarzda değildir. İfrad ve tefrit derecesindedir. Hadd-i Vasad gereği ne bu taaruzu görmezlikten gelebiliriz nede bu taaruzdan dolayı din kardeşimizin haklarını çiğneyebiliriz.Yani kısa ve özet söylemek gerekirse çok haklı bir dava içinde kullandığımız uslub ve yöntem çok önemlidir. Bu uslub sadeleştirmenin faydalı olduğunu düşünenlerin nazarında ya haksız gösterir ya haklı çıkarır. Çünkü iki kişinin taraf olduğu bir davada biri kendi davasını anlatıyor diğeri ise davasını karşınsındaki tahkir ve tenkid ederek anlatıyor ise davasını anlatan adam da bir hakikat tahkir edenin davasında ise bir problem bir yanlışlık olduğu kesindir.. Onun için bazı safdil ve ifrad edenlerin uslublarına kanıp hak davamızı problemli hale dönüştürmeyelim..
Evet sizinde ifade ettiğiniz gibi merkezimiz Risale-i Nurdur.
Yani görüyoruz bazı yorumları Nur Talebesinin ağzına yakışmayan hakaret dolu sözleri bunları zati tamamen onların kendi şahsına iade ediyoruz. Çünkü her ne kadar bazılarınca o hakaretleri haketmiş olsa da bunu söylemek kimsenin hakkı değildir. Çünkü sen o sözleri onun şahsına söylemiş olsanda o cemaate ait kişileride tahkir ve tenkid etmiş olursun.
Ancak bizler eleştirimizi Risale-i Nurun kudsiyetine ve hakikatlerine olan taaruz ve tahrifi kabul etmiyor bu taaruzu tenkid ediyoruz ve etmeye hakkımız vardır. Ve ancak bunu doğru ve tasdik edenlere beddua edebiliriz. Bunun dışındaki hareketler müsbet tarzda değildir. İfrad ve tefrit derecesindedir. Hadd-i Vasad gereği ne bu taaruzu görmezlikten gelebiliriz nede bu taaruzdan dolayı din kardeşimizin haklarını çiğneyebiliriz.
Yani kısa ve özet söylemek gerekirse çok haklı bir dava içinde kullandığımız uslub ve yöntem çok önemlidir. Bu uslub sadeleştirmenin faydalı olduğunu düşünenlerin nazarında ya haksız gösterir ya haklı çıkarır. Çünkü iki kişinin taraf olduğu bir davada biri kendi davasını anlatıyor diğeri ise davasını karşınsındaki tahkir ve tenkid ederek anlatıyor ise davasını anlatan adam da bir hakikat tahkir edenin davasında ise bir problem bir yanlışlık olduğu kesindir.. Onun için bazı safdil ve ifrad edenlerin uslublarına kanıp hak davamızı problemli hale dönüştürmeyelim..