ziyakarababa
Well-known member
Bir sene bu adamın ayıbını örttüm
Evliyanın büyüklerinden olan Ebu Abdullah el-Hayyât hazretlerinin "rahmetullahi aleyh" terzi dükkânı vardı. Bir yahudi ara sıra kumaş getirir ve diktirirdi. Kumaş dikilince de Ebu Abdullah hazretlerine, farkına varmaz diye düşünerek sahte akçe ile ücret verip giderdi. Bu hâl bir sene devam etti.
Bir gün yine kumaşlar dikilmişti. Ebu Abdullah hazretleri dükkanda olmadığı bir gün yahudi ücreti onun işçisine verdi. Fakat işçi sahte parayı fark edip yahudinin üstüne fırlattı. Ebu Abdullah hazretleri dükkâna gelip olayı öğrenince, işçisine:
“Ben bir sene bu adamın ayıbını örttüm; sen de bir gün örtseydin ne olurdu? İnsanların ayıplarını örtersen, Allahü teâlâ da senin ayıbını örter” dedi.
İşçisi:
“Fakat efendim, bu adam bizi aldatarak maddi zarara uğratıyor. Bunu da mı görmeyelim?” deyice, Ebu Abdullah hazretleri "rahmetullahi aleyh":
“Evet, bunu da görme. Allahü teâlânın rızasını ümid ederek, onun bir kulunun ayıbını örtersen, sana uğradığın zararın karşılığını hem dünyada hem de ahirette verir” buyurdu.
Evliyanın büyüklerinden olan Ebu Abdullah el-Hayyât hazretlerinin "rahmetullahi aleyh" terzi dükkânı vardı. Bir yahudi ara sıra kumaş getirir ve diktirirdi. Kumaş dikilince de Ebu Abdullah hazretlerine, farkına varmaz diye düşünerek sahte akçe ile ücret verip giderdi. Bu hâl bir sene devam etti.
Bir gün yine kumaşlar dikilmişti. Ebu Abdullah hazretleri dükkanda olmadığı bir gün yahudi ücreti onun işçisine verdi. Fakat işçi sahte parayı fark edip yahudinin üstüne fırlattı. Ebu Abdullah hazretleri dükkâna gelip olayı öğrenince, işçisine:
“Ben bir sene bu adamın ayıbını örttüm; sen de bir gün örtseydin ne olurdu? İnsanların ayıplarını örtersen, Allahü teâlâ da senin ayıbını örter” dedi.
İşçisi:
“Fakat efendim, bu adam bizi aldatarak maddi zarara uğratıyor. Bunu da mı görmeyelim?” deyice, Ebu Abdullah hazretleri "rahmetullahi aleyh":
“Evet, bunu da görme. Allahü teâlânın rızasını ümid ederek, onun bir kulunun ayıbını örtersen, sana uğradığın zararın karşılığını hem dünyada hem de ahirette verir” buyurdu.