Risale-i Nur'un hakikî ve sadık şakirtlerinin mâbeynlerindeki düstur-u esasiy e olan iştirak-i a'mâl-i uhrevi ye kanunu yla
ve samimî ve hâlis tesanüd sırrıyla herbir hâlis, hakikî şakirt, bir dille değil, belki kardeşleri adedin ce diller le ibadet edip istiğfar eder.
Bin taraft an hücum eden günahlara, binler dille mukabe le eder.
Bazı melâikenin kırk bin dille zikret tikler i gibi, hâlis, hakikî, müttakî bir şakirt dahi kırk bin kardeşinin diller iyle ibadet eder,
necata müstehak ve inşaallah ehl-i saadet olur.
Risale-i Nur daires inde sadaka t ve hizmet ve takvâ ve içtinab-ı kebâir derece siyle o ulvî ve küllî ubudiy ete sahip olur.
Elbett e, bu büyük kazancı kaçırmamak için, takvâda, ihlâsta, sadaka tte çalışmak gerekt ir.
Mükemmel bir yer,muvafık olmuş buraya...