evvela güzel bir hatıra var onu anlatmak isterim.
Ahmet gümüş abi (zübeyir gündüz alp abinin yanında kalmış bir abi)
ondan dinlemiştim.
Birgün biri kendine 1 soru sorar,
cevabını risaleden okurken 2. bir sorur sorar.
bir alt satır 2.sorunun cevabı olduğunu görür ve okur, adam tamader.
3.soruyu sorar o adam
Ahmet gümüş abide bir altdaki parağrafı okur.Tamam mı der. Adamda tamam der.
risale-i nurun bir kerameti ortaya çıkar.
şimdide arkadaşımızın sorduğu sorunun cevabı olarak bir alttaki parağrafı yazmak istiyorum ins. cevap olur.
................................................................................................
Bununla beraber zamanın ilcaatıyla zaruretler ortalıkta zannederek bazı hocaların bid'alara taraftarlığından dolayı onlara hücum etmeyiniz. Bilmeyerek "Zaruret var" zannıyla hareket eden o biçarelere vurmayınız.
Onun için kuvvetimizi dahilde sarf etmiyoruz.
Biçare, zaruret derecesine girmiş, bize muhalif olanlardan hoca da olsa onlara ilişmeyiniz.
Ben tek başımla daha evvel aleyhimdeki o kadar muarızlara karşı dayandığım, zerre kadar fütur getirmediğim, o hizmet-i imaniyede muvaffak olduğum halde, şimdi milyonlar Nur talebesi olduğu halde, yine müsbet hareket etmekle onların bütün tahkiratlarına, zulümlerine tahammül ediyorum.