Konuya cevap cer

Evet, sabıkan bahsi geçmiş: Avucunda küçük taşların zikir ve tesbih etmesi, وَماَ رَمَيْتَ اِذْ  رَمَيْتَ sırrıyla, aynı avucunda, küçücük taş ve toprak, düşmana top ve  gülle hükmünde, onları inhizâma sevk etmesi, وَانْشَقَّ الْقَمَ nassı  ile,aynı avucunun parmağıyla kameri iki parça etmesi,ve aynı el, çeşme  gibi on parmağından suyun akması ve bir orduya içirmesi, ve aynı el,  hastalara ve yaralılara şifa olması, elbette o mübarek el, ne kadar  harika bir mu’cize-i kudret-i İlâhiye olduğunu gösterir.Güya, ahbap içinde o elin avucu küçük bir zikirhane-i Sübhânîdir ki,  küçücük taşlar dahi içine girse zikir ve tesbih ederler. Ve a’dâya karşı  küçücük bir cephane-i Rabbânîdir ki, içine taş ve toprak girse, gülle  ve bomba olur. Ve yaralılar ve hastalara karşı küçücük bir eczahane-i  Rahmânîdir ki, hangi derde temas etse, derman olur. Ve celâl ile  kalktığı vakit, kameri parçalayıp,Kàb-ı Kavseyn şeklini verir. Ve cemâl  ile döndüğü vakit, âb-ı kevser akıtan on musluklu bir çeşme-i rahmet  hükmüne girer. Acaba böyle bir zâtın birtek eli böyle acip mu’cizâta mazhar ve medar  olsa, o zâtın, Hâlık-ı Kâinat yanında ne kadar makbul olduğu ve  dâvâsında ne kadar sadık bulunduğu ve o el ile biat edenler ne kadar  bahtiyar olacakları, bedâhet derecesinde anlaşılmaz mı?


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst