EN NEBE': Çok büyük haber.
Neyi soruşturuyorlar?
O büyük haberdenmi?
Onlar ki onda ihtilafa düşüyorlar.
Hayır! İlerde bilecekler.
Hayır! Daha sonra ilerde bilecekler.
Biz arzı döşek yapmadıkmı?
Dağları da kazıklar.
Sizleri de çiftler halinde yarattık.
Uykuyu da size bir dinlenme yaptık.
Geceyi örtü yaptık.
Gündüzü de geçim zamanı yaptık.
Ve üstünüze yedi sağlam gök bina ettik.
Işık veren, parıl parıl parlayan güneş ve yıldızlar yaptık.
Sıkışmış yağmur bulutların dan şarıl şarıl akan su indirdik ki,
onunla taneler ve nebat çıkaralım diye.
Ve ağaçlarının dalları birbirine girmiş bahçeler.
Şüphesiz fasıl günü tayin edilen bir zaman dır.
O gün Sûr'a üfürülecek
Ve fevc fevc geleceksiniz.
Ve sema açılacak sonra kapı kapı olacaktır.
Dağlar yürütülecek sanki serap olacak.
Şüphesiz cehennem hazırlığını yapıp gözetleyendir.
Azgınların dünüş yeridir.
Onun içinde nice devirler bekleyecekler.
Orada, ne bir soğukluk tadacaklar ne de içecek birşey
Ancak kaynamış su ve irin tadacaklar.
Uygun bir ceza.
Şüphesiz onlar hesaba çekileceklerini ummuyorlardı.
Ayetlerimiz'i yalanladıkça yalanladılar.
Her şeyin hesabını O kitabta yazıp tesbit ettik.
Şimdi tadın sizin artık azaptan başka hiçbir şeyinizi arttırmayız
Şüphesiz kurtuluşa ermek, muttakiler içindir.
Bahçeler ve üzüm bağları,
kadınlık vasfını kazanmış aynı yaşta güzel kızlar,
İçeceklerle doldurulmuş kaseler
Orada işitmezler, boş laf ve yalanlamaya ait söz.
Hesap sınırı olmayan, lütuftan verilen. Rabbin den bir mükafattır,
Göklerin, yerin ve aralarındaki her şeyin Rabbi'dir.
Allah O Rahman ki, O'na hitap edemezler.
O gün ruh ve melekler saf olup durur.
Konuşamazlar,
ancak Rahmanın kendisi ne izin verdiği kimse müstesna.
O da doğru olanı söyler.
İşte bugün haktır.
Artık dileyen kimse Rabbi ne varacak bir yol tutsun.
Şüphesiz biz sizi yakın bir azabın varlığı ile uyarmıştık.
O gün kişi ellerinin ne gönderdiğine bakacak.
Ve kâfir olan da diyecek:
"Keşke ben toprak olsaydım!"
Son düzenleme: