Kur'an-ı Kerim'den... Şüphesiz, Allah’ın kitabını okuyanlar, namazı kılanlar ve kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden, gizlice ve açıktan Allah yolunda harcayanlar, asla zarar etmeyecek bir ticaret umabilirler.
Allah, kendilerine mükâfatlarını tam olarak versin ve kendi lütfundan daha da artırsın diye (böyle yaparlar). Şüphesiz O, çok bağışlayandır, şükrün karşılığını verendir.
"Fâtır Sûresi 29 ve 30. Ayet Mealleri"
Allah Resulünden (asm)... Âişe'den (r.a.) rivayetle Resûlullah Efendimiz (a.s.m.) şöyle buyurmuşlardır:
İçinde Kur'ân okunan bir ev, yer ehline yıldızların parlak göründüğü gibi gök ahâlisine öylesine parlak görünür.
Hadis-i Şerif Meali - Camiü's-sağir - 3222
Risale-i Nur Külliyatı'ndan... Kur'ân hem zikirdir, hem fikirdir, hem hikmettir, hem ilimdir, hem hakikattir, hem şeriattır, hem sadırlara şifa, mü'minlere hüdâ ve rahmettir. Tamamı
Mesnevi-i Nuriye | Habbe
Sitemize Yeni Eklenenler... Namaza Karşı Nefsin Bahanelerini Ortadan Kaldıran İkazlar
BİR ZAMAN sinnen, cismen, rütbeten büyük bir adam bana dedi: “Namaz iyidir. Fakat hergün, hergün beşer defa kılmak çoktur. Bitmediğinden usanç veriyor.”
Yer: Sözler, Yirmi Birinci Söz, Birinci Makam
Açıklayan: Ali Akgündüz (19-Nisan-2011)
[Kısa Kısa] Kainat kapıları zahiren açıktır ama...
Açıklayan: Dr. Burhan Sabaz
(19-Nisan-2011)
[Kısa Kısa] İnsanın Tüm İlahi İsimlere Ayna Olması
Açıklayan: Dr. Burhan Sabaz
(19-Nisan-2011)
Kur'an'ın Hakimiyeti 6666 Sene mi Olacak?
"Aziz, sıddık, hakikatli âhiret kardeşim ve ciddî ve kuvvetli arkadaşım,
Kur’ân-ı Hakîmin baş haşiyelerinde, âyât-ı Kur’âniyenin adedi altı bin altı yüz altmış altı olmakla, envâr-ı Kur’âniye ve hakikat-i Furkaniye eyyâm-ı şer’iye ile altı bin altı yüz altmış altı sene kadar, küre-i arzda hükmü cereyan edeceğine işaret ettiğine dair sualinize, o vakit zihnim başka yere müteveccih olduğu için, izahlı bir cevap veremedim. Sonra bana ihtar edildi ki: “Âsım’ın suali ehemmiyetlidir, cevap ver.” Ben de o ihtara binaen, üç esasla bir parça izah edeceğim:"
Yer: Barla Lahikası
Açıklayan: Mustafa Karaman (16-Nisan-2011)
Şöhret Mübtelası Olan Nefsimize (On Sekizinci Söz, Birinci Nokta)
"Ey fahre meftun, şöhrete müptelâ, medhe düşkün, hodbinlikte bîhemtâ, sersem nefsim!"
Yer: Sözler, On Sekizinci Söz, Birinci Nokta
Açıklayan: Mehmed Kırkıncı Hocaefendi
(15-Nisan-2011)
Esma-ül Hüsna El-Câmi': Zât, sıfat, isim ve fiillerinde her türlü kemâli toplayan; en büyük mahlukâtindaki hikmet ve sanat numunelerini en küçüğüne de yerleştiren. Eser ve fiillerinde zıtları bir arada kullanarak büyüklüğünü gösteren; haşirde bütün mahlukâtı yüce divanında toplayan.
El-Ganî: Sonsuz zengin olan; hiçbir cihetle kâinata ve mevcudata ihtiyacı bulunmayan.
Cevşen-ül Kebir'den...
Ey güç ve havliyle nimet veren,
Ey geniş ve bol imkânlarıyla ikram eden,
Ey tekrar tekrar lütufta bulunan,
Ey kudretiyle her yerde izzetini gösteren,
Ey her şeyi hikmetiyle ölçüp biçen,
Ey tedbîriyle hükmeden,
Ey ilmiyle her şeyi idare eden,
Ey hilim ve yumuşaklığıyla kullarını cezalandırmaktan vazgeçen,
Ey yüceliğiyle beraber kullarına yakın olan,
Ey yakınlığında yüceliği tezâhür eden,
Bütün kusurlardan uzaksın. Senden başka ilâh yok! Affet bizi. Bizi Cehennemden kurtar.