İlim-irfan
Well-known member
Abdülvâhid bin Zeyd şöyle buyurmuştur: “Allahü teâlânın hiçbir kulunu açlık çekmeksizin yüksek derecelere erdirmediğine yemin ederim. Allahın bu sevgili kullarının, su üzerinde yürümeleri ve yeryüzünün kendileri için dürülmesi de ancak açlık sayesinde olmuştur. Allahü teâlâ onlara ancak açlığın yüzü suyu hürmetine yardımcı olmuştur.”
Ebu Tâlib el-Mekkî de şöyle buyurmuştur: “Mide ‘muzhir’e benzer. Muzhir içi boş ve üzerinde teller bulunan ud, saz demektir. Bunun sesi, hafif ve ince olduğundan ve içi de tıkabasa dolu olmayıp boş bulunduğundan dolayı sesi çok çıkar. Mide de böyledir. Boş olduğu zaman okuma, ibâdet ve uyku için daha istekli olur.”
Hadis-i şerifte şöyle buyurulmuştur: “Nefislerinize karşı açlık ve susuzluk (silahlarıy)la mücahede ediniz, çünkü buradaki sevap, Allah yolunda mücahede eden kimsenin sevabı gibidir. Allahü teâlâ nezdinde açlık ve susuzluktan daha sevimli bir amel yoktur.”
Resulullah Efendimize, insanların hangisinin daha faziletli olduğu sorulduğunda, şöyle buyurmuştur:
“Yemesi ve gülmesi az olup avret mahallini örten bir elbiseyle yetinerek lükse ve sükseye kaçmayan kimse, insanların en faziletlisidir.”
“Amellerin efendisi (en hayırlısı) açlıktır. Nefsin zilleti ise yün elbiseler giymektir.”
Ebu Said el-Hudrî, Resul aleyhisselamdan şu hadîs-i şerifi rivayet eder:
“Giyiniz, yiyip içiniz, fakat karınlarınızı yarısına kadar doldurunuz; çünkü bu, peygamberliğin bir parçasıdır.”
Hasan Basrî hazretleri, Hazreti Peygamber’in şöyle buyurduğunu rivayet eder:
“Düşünce, ibâdetin yarısıdır; az yemekse ta kendisidir.”
Yine Hasan Basrî hazretleri, Hazreti Peygamberin şöyle buyurduğunu rivayet eder:
“Kıyâmet günü Allahü teâlâ nezdinde derece bakımından en üstününüz, en fazla aç kalanınız
. Allah nezdinde en sevilmeyeniniz ise çok uyuyan ve çok yiyip içeninizdir!”
Hikmetler
Mehmet Oruç
mehmet.oruc@tg.com.tr
10 Ocak 2010 Pazar
TÜRKİYE GAZETESİ
Ebu Tâlib el-Mekkî de şöyle buyurmuştur: “Mide ‘muzhir’e benzer. Muzhir içi boş ve üzerinde teller bulunan ud, saz demektir. Bunun sesi, hafif ve ince olduğundan ve içi de tıkabasa dolu olmayıp boş bulunduğundan dolayı sesi çok çıkar. Mide de böyledir. Boş olduğu zaman okuma, ibâdet ve uyku için daha istekli olur.”
Hadis-i şerifte şöyle buyurulmuştur: “Nefislerinize karşı açlık ve susuzluk (silahlarıy)la mücahede ediniz, çünkü buradaki sevap, Allah yolunda mücahede eden kimsenin sevabı gibidir. Allahü teâlâ nezdinde açlık ve susuzluktan daha sevimli bir amel yoktur.”
Resulullah Efendimize, insanların hangisinin daha faziletli olduğu sorulduğunda, şöyle buyurmuştur:
“Yemesi ve gülmesi az olup avret mahallini örten bir elbiseyle yetinerek lükse ve sükseye kaçmayan kimse, insanların en faziletlisidir.”
“Amellerin efendisi (en hayırlısı) açlıktır. Nefsin zilleti ise yün elbiseler giymektir.”
Ebu Said el-Hudrî, Resul aleyhisselamdan şu hadîs-i şerifi rivayet eder:
“Giyiniz, yiyip içiniz, fakat karınlarınızı yarısına kadar doldurunuz; çünkü bu, peygamberliğin bir parçasıdır.”
Hasan Basrî hazretleri, Hazreti Peygamber’in şöyle buyurduğunu rivayet eder:
“Düşünce, ibâdetin yarısıdır; az yemekse ta kendisidir.”
Yine Hasan Basrî hazretleri, Hazreti Peygamberin şöyle buyurduğunu rivayet eder:
“Kıyâmet günü Allahü teâlâ nezdinde derece bakımından en üstününüz, en fazla aç kalanınız
Hikmetler
Mehmet Oruç
mehmet.oruc@tg.com.tr
10 Ocak 2010 Pazar
TÜRKİYE GAZETESİ