Gönlü başkasına kaymış
Evlilik öncesi bir proplem yaşayan bir genç te “Benim 5 aylık birlikteliğim varken kız arkadaşım ‘gönlüm başkasına kaydı’ gerekçesiyle benden ayrıldı. Ben de anlayışla karşıladım ve ilişkimizi bitirdim. Sizce ben böyle bir insandan ayrıldığıma sevinmeli miyim, üzülmeli miyim? Lütfen yardımcı olun bana, doğru yolu gösterin.” diyor.
Sevinmelisiniz, hem de çok sevinmelisiniz. Niye mi? Vefadan, sadakatten, muhabbetten ve dostluktan hissesi bitmiş insanlarla daha ne kadar yürüyeceksiniz?
Aslına bakarsanız, kalbinizi, gönlünüzü bu tür insanlara kaptırmayacaktınız. “Şıpsevdi” karakterler insana dünyayı zindan eder. Sevginize karşılık bulamadığınız için “mukabele görememe elemi” sizi ıstıraplara sürüklemiş.
Sen sevgini, aşkını ve ilgini öyle birisine vermelisin ki, öyle birisine bağlamalısın ki, sevginden dolayı ne acı duyasın, ne kalbin sızlasın, ne canın yansın, ne böyle ortada kalasın, ne de sevgi başına bela olsun…
O da sevgiyi vereni sevmek, kalbini göğsüne koyanı sevmek, sevgiyi kalbine yerleştirene muhabbet duymaktır, O’na karşı sonsuz bir aşkla bağlanmaktır.
O sevginle bayram edersin, aşkınla semalara çıkarsın, cana değil, canana kavuşursun.
Onu gerçek anlamda sevdikten sonra artık her şey seni O’nun sevgisine taşır, O’nun sevgisine götürür, O’nun sevgisiyle buluşturur.
Sevgin sana dert olmaz, derman olur: ıstırap vermez, sonsuz bir lezzet verir.
Bundan sonra gönlünü verdiğin kişi senin müstakbel eşin olur, hayat arkadaşın olarak elinden tutar. Seni gerçek Sevgili’yle buluşturur.
Mehmed Paksu
