İslam eleştirmenleri diyorlar ki: "Taberi ve Mevdudi tefsirinde ve Fetava-yı Hindiye'de açıkça ergenliğe girmemiş
kız çocuğuyla cinsel ilişkiye girilebileceği yazıyor. Fakih ve müfessirlerin ezici bir çoğunluğu da Talak 65/4 ayetinden yaşı küçük olduğu için adet görmeyenlerin (yani kız çocuklarının) evlendirilebileceği hükmünü çıkarmış. Kur'an'da hurilerden söz edilirken "göğüsleri tomurcuklanmış yaşıt kızlar" (Nebe 78/33) deniliyor. Buhari'de Muhammed'in 9 yaşındaki Aişe ile gerdeğe girdiği yazılıdır. Bütün bunlar İslam'da sübyancılığın teşvik edildiğini gösteriyor."
Bu iddiaya nasıl cevap verebiliriz? İslam'da kız çocuklarının evlendirilmesine neden izin verilmiştir?
TALAK/4'ÜN TEFSİRİNDEN ÖRNEKLER:
Mevdudi, Tefhimu'l Kuran, Talak/4'ün tefsiri
Büluğa ermediği için hayız görmeyen veya bazı nedenler dolayısıyla geç hayız gören ya da çok büyük bir istisna olup da hiç hayız görmeyen kadınlar, hayızdan kesilmiş kadınlar gibi talaktan sonra 3 ay iddet beklerler.
Kur'an'ın bu açıklamasına göre, burada "Mudhale" (kocasıyla gerdeğe girmiş) bir kadının sözkonusu olduğuna dikkat edilmelidir. Çünkü mübaşeret olmasaydı eğer, iddet sözkonusu olmazdı. (Bkz. Ahzab: 49) Bu yüzden, henüz hayız görmeye başlamamış kızların, iddetinin beyan edilmesinden anlaşıldığına göre, bu yaştaki kızlarla evlenmek ve kocalarının kendileriyle cinsel ilişkide bulunması caizdir. Dolayısıyla Kur'an'ın caiz gördüğü bir davranışı hiçbir Müslümanın yasaklamaya hakkı yoktur.
Seyyid Kutub, Fizilal'il Kuran, Talak/4-5'in tefsiri:
Boşanma sonrası bekleme döneminin süresine ilişkin bu sınırlandırma hayız görmeyen, bir de hamile olmayan kadınlar içindir. Hayız görmeme durumu hem hayızdan kesilmiş kocamış kadınlar hem de yaşının küçüklüğünden veya bir hastalıktan dolayı henüz hayız görmeyen kadınları kapsıyor.
Ömer Nasuhi Bilmen, Kuran Tefsiri, Talak/4'ün tefsiri
Ve o kadınlar ki, altmış veya elli beş yaşında oldukları için hayzdan kesilmişler veya pek genç oldukları için henüz hayz görmeğe başlamamışlardır, eğer bunların boşandıkları vakit iddetleri hususunda şüpheye düşmüş iseniz biliniz ki: onların iddetleri üç aydır. Bu kadar müddet bekleyince kendilerini boşamış olan kocaları ile bağları tamam kesilmiş olur, artık başkaları ile evlenebilirler.
Elmalılı M. Hamdi Yazır, Hak Dini - Kuran Dili, Talak/4'ün tefsiri
Bunlar gerek on yedi yaşından küçük olup henüz büluğa ermemiş olduklarından dolayı hayız görmemiş olanları ve gerek büluğ yaşının en üst sınırı olan on yedi yaşını geçmiş, binaenaleyh yaş itibariyle büluğa ermiş oldukları halde âdet görmeyenleri kapsamaktadır.
İbn-i Kesir,
Hadislerle Kuran-ı Kerim Tefsiri (Çağrı Yayınları), çevirenler: Prof.
Dr. Bekir Karlığa / Prof. Dr. Bedriddin Çetiner, Talak/4'ün tefsiri
Allah Teâlâ, yaşlılık nedeniyle âdetten kesilmiş olan kadınların iddet müddetinin âdet gören kadınlarla ilgili olarak Bakara sûresinde (228. âyet) belirtildiği gibi üç temizlik üzerine üç ay olduğunu belirti*yor. Henüz âdet yaşına erişmemiş olan küçük kızların da âdetten kesil*miş hanımlar gibi üç ay iddet bekleyeceklerini bildiriyor
Celal Yıldırım, İlmin Işığında Asrın Kuran Tefsiri (Anadolu Yayınları), Talak/4'ün tefsiri
İniş Sebebi:
Ubey b. Kâb (R.A.), Peygamber Efendimize: «Ya Resûlellah! Kadınların iddetiyle ilgili âyet inince Medineli bazı kişiler, ayhalinden ümidi kesilenle henüz ayhali olmayan kadınların ve bir de hâmile kadınların iddeti hakkında Kur'ân'da bir açıklama ve hüküm yoktur, diyorlar. Bu hususta ne buyurursunuz?» diye sorunca, ilgili âyetler indi.< (...) Yaşı küçük olduğundan henüz ayhali görmüyorsa, o da boşandıktan sonra üç ay bekler; bu süre dolmadan başka biriyle evlenemez.
Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü’t Tefasir(Ensar Neşriyat), Talak/4'ün tefsiri
Aynı şekilde, küçüklüğünden dolayı hayız görmeyenlerin iddeti de üç aydır.
Ali Küçük, Besairu'l Kuran (Adım Yayınevi), Talak/4'ün tefsiri
Yaşlılıklarından dolayı hayızdan kesilmiş, hayızdan ümidi kesilmiş, hayız görme dönemi bitmiş ve henüz hayız görmemiş, hayız görecek yaşa gelmemiş kadınların iddetleri hususunda bir şüpheye düşerseniz, bilesiniz ki onların iddetleri üç aydır. Gebe olan kadınların iddetleri ise doğumları ile tamamlanmış olur.
Konyalı Mehmed Vehbi, Büyük Kuran Tefsiri (Üçdal Neşriyat), Talak/4'ün tefsiri
Vacip Tealâ kadınların hayız görenlerinin iddetini beyan buyurunca huzur-u risalette bulunan ashaptan (Müaz b. Cebel) ''Ya Resulallah! Hayız erbabının iddetini bildik. Erbab-ı hayızdan olmayanların iddeti nedir?'' ve diğer bir kimsenin dahi ''sabiyye olanların iddeti nedir?'' ve bir başkasının da ''karnında çocuk olanların iddeti nedir?'' demeleri üzerine şu suâl olunan hatunların iddetlerini beyan etmek üzere buyuruyor: ''Talâk verdiğiniz nisvandan sol hatunlar ki onlar hayızdan kesilmekle çocuk getirmekten me'yııs oldular. Eğer onların iddetlerinde şüphe ederseniz onların ve hiç hayız görmeyen sabiyye hatunların müddet-i iddetleri üç aydır ve üzerleri çocuklu olan hatunların gerek mutalleka olsun ve gerek kocaları vefat etmiş olsun iddetleri üzerlerinde olan çocukları doğuruncaya kadardır.
Yani elli-ellibeş yaşını tecavüz etmekle hayızdan ve çocuktan ümidi kesilmiş me'yus ve yaşlı olan kadınlara ve henüz sinn-i rüşde baliğ olmamış sabiyye olanlara talâk verip de iddetinde şekkederseniz onların iddetleri eğer talâk ayın bidâyesine tesadüf ederse o ayın ibtidası ve ayın ortasına tesadüf ederse gün hesabiyle üç aydır.