Abdülmecid Nursî: (bk. bilgiler) | Arabî: Arapça |
Bediüzzaman: (bk. bilgiler – Bediüzzaman Said Nursî) | Kur’ânî: Kur’ân’a ait; Kur'ân'da bulunan |
avn: yardım | azîm: büyük, yüce |
bahtiyar addedmek: talihli, mutlu saymak | cesîm: çok büyük |
cevher-baha: mücevher gibi değerli | cezalet: güçlü ve akıcı ifade |
cihanbaha: dünyalar kıymetinde | el-Mesneviyyü'l-Arabî: Arapça Mesnevî-i Nuriye |
evlâd-ı vatan: vatan evlatları | fabrika-i dımağiye: akıl fabrikası |
hakaik: gerçekler, esaslar | imanî: imanla ilgili, imana dair |
inayet: lütuf, yardım, bağış | itizar: özür dileme |
kisve: örtü, kıyafet | kıymettar: kıymetli, değerli |
lisan: dil | lâfız: söylenen ifade, kelime |
meal: kısa açıklamalı tercüme | muanven: isimli; namlı |
muvaffak olmak: başarmak | müellif: telif eden, yazan |
müellif-i muhterem: hürmetli müellif; saygıdeğer yazar | neseben: soyca, sülâle bakımından |
nâkıs ve kasır: eksik ve kısa | tayyedilmek: atlanmak, çıkarılmak |
tayyetmek: çıkarmak | tedarik etmek: elde etmek |
ulviyet: yücelik | zarf olmak: kılıf olmak, sarmak |