YARIŞ
Bir ihtiyar, yaşlandığı için kendini yormamasını ve istirahat etmesini isteyenlere şu cevabı vermiş:
-Eğer bir yarışa katılmış olsaydınız hedefinize yaklaştığınızda yavaşla mıydınız?
***
Bir gün Eflatun, talebelerinden birini kumar oynarken yakalamış ve şiddetle azarlamış.
Talebesi:
-'İyi ama ben çok az bir parayla oynuyordum' diye itiraz edince,
Eflatun cevap vermiş:
-'Ben seni kaybittiğin paran için değil,kaybettiğin zaman için azarlıyorum.'
***
Dünya nimetlerine ehemmiyet vermeyen yaşayış ve felsefesiyle ünlü Flozof Diyojen bir gün çok dar bir sokaktan zenginliğinden başka birşeyi olmayan kibirli bir adamla karşılaşır.İkisinden biri kenara çekilmedikçe geçmek mümkün değildir.Mağrur zengin hor gördüğü Filozofa:
-'Ben bir serserinin önünden kenara çekilmem 'der.Diyojen,kenara çekilerek gayet sakin şu cevabı vermiş:
-'Ben çekilirim .'
***
Kulaklarının büyüklüğü ile ünlü Galile'ye hasımlarından biri :
-'Efendim'demiş kulaklarınız ,bir insan için biraz küçük değilmi?
Galile:
-'Doğru' demiş 'benim kulaklarım bir insan için büyük ama seninkiler bir eşek için fazla küçük sayılmaz mı?
***
NAPOLYON
Vaktiyle Fransa hükümet ricalinden biri Napolyon Bonapart'ı bir muharebesinde tenkide kalkışıp parmağını harita üzerinde gezdirerek:
-'Önce şurayı almalıydınız sonra buradan geçerek ötesini zaptetmeliydiniz,
gibi fikirler yürütmeye başlayınca Napolyon:
-'Evet 'demiş,onlar parmakla alınabilseydi dediğin gibi yapardım'.
***
Bir toplantıda,bir genç Mehmet Akif Ersoy'u küçük düşürmek ister:
-'Affedersiniz, siz veteriner misiniz?'
Mehmet Akif hiç istifini bozmadan şöyle yanıtlamış:
-'Evet bir yeriniz mi ağrıyordu?'
***
Bir flozofa sormuşlar:
-'Şansa inanır mısınız ?
Flozof:
-'Evet, yoksa sevmediğim insanların başarılarını neyle açıklayabilirdim.'
***
Cenab Şahabettin'e:
-'şu edepsize neden bir tokat vurmadınız?'dediklerinde şu cevabı vermiş:
-'Eldivenim yoktu.İğrendim!'
***
MEZAR
Amerikalı işadamı çinliyle alay ederek sövmüş:
-'Mezarlarınıza koyduğunuz pirinçleri ölüleriniz ne zaman yiyecek?'
Çinli başını kaldırmadan cevap vermiş:
-'Sizin ölüleriniz koyduğunuz çiçekleri kokladığı zaman.
Bir ihtiyar, yaşlandığı için kendini yormamasını ve istirahat etmesini isteyenlere şu cevabı vermiş:
-Eğer bir yarışa katılmış olsaydınız hedefinize yaklaştığınızda yavaşla mıydınız?
***
Bir gün Eflatun, talebelerinden birini kumar oynarken yakalamış ve şiddetle azarlamış.
Talebesi:
-'İyi ama ben çok az bir parayla oynuyordum' diye itiraz edince,
Eflatun cevap vermiş:
-'Ben seni kaybittiğin paran için değil,kaybettiğin zaman için azarlıyorum.'
***
Dünya nimetlerine ehemmiyet vermeyen yaşayış ve felsefesiyle ünlü Flozof Diyojen bir gün çok dar bir sokaktan zenginliğinden başka birşeyi olmayan kibirli bir adamla karşılaşır.İkisinden biri kenara çekilmedikçe geçmek mümkün değildir.Mağrur zengin hor gördüğü Filozofa:
-'Ben bir serserinin önünden kenara çekilmem 'der.Diyojen,kenara çekilerek gayet sakin şu cevabı vermiş:
-'Ben çekilirim .'
***
Kulaklarının büyüklüğü ile ünlü Galile'ye hasımlarından biri :
-'Efendim'demiş kulaklarınız ,bir insan için biraz küçük değilmi?
Galile:
-'Doğru' demiş 'benim kulaklarım bir insan için büyük ama seninkiler bir eşek için fazla küçük sayılmaz mı?
***
NAPOLYON
Vaktiyle Fransa hükümet ricalinden biri Napolyon Bonapart'ı bir muharebesinde tenkide kalkışıp parmağını harita üzerinde gezdirerek:
-'Önce şurayı almalıydınız sonra buradan geçerek ötesini zaptetmeliydiniz,
gibi fikirler yürütmeye başlayınca Napolyon:
-'Evet 'demiş,onlar parmakla alınabilseydi dediğin gibi yapardım'.
***
Bir toplantıda,bir genç Mehmet Akif Ersoy'u küçük düşürmek ister:
-'Affedersiniz, siz veteriner misiniz?'
Mehmet Akif hiç istifini bozmadan şöyle yanıtlamış:
-'Evet bir yeriniz mi ağrıyordu?'
***
Bir flozofa sormuşlar:
-'Şansa inanır mısınız ?
Flozof:
-'Evet, yoksa sevmediğim insanların başarılarını neyle açıklayabilirdim.'
***
Cenab Şahabettin'e:
-'şu edepsize neden bir tokat vurmadınız?'dediklerinde şu cevabı vermiş:
-'Eldivenim yoktu.İğrendim!'
***
MEZAR
Amerikalı işadamı çinliyle alay ederek sövmüş:
-'Mezarlarınıza koyduğunuz pirinçleri ölüleriniz ne zaman yiyecek?'
Çinli başını kaldırmadan cevap vermiş:
-'Sizin ölüleriniz koyduğunuz çiçekleri kokladığı zaman.