Cenâb-ı Hak: Hakkın ta kendisi olan sonsuz şeref ve yücelik sahibi Allah | Hâlık: her şeyi yaratan Allah |
Rabbü'l-Âlemîn: âlemlerin Rabbi olan Allah | Sâni: her şeyi san’atla yaratan Allah |
beşer: insanlık | cihet: yön, taraf |
cilve: görüntü, akis | câmiiyet: kapsamlı oluş |
derc etmek: içine yerleştirmek | ekser: pek çok |
esbab: sebebler | fihriste: özet, içindekiler bölümü |
gayet: son derece | gayr-ı mütenâhî: nihayetsiz, sonsuz |
hakîmâne: hikmetle, bir maksat ve faydaya yönelik bir şekilde | halk etmek: yaratmak |
hâtem: mühür | ihya: hayat verme, diriltme |
iktidar: güç, kudret | isnad etmek: dayandırmak |
itibarla: …bakımıdan, özellikle | itibarıyla: özelliğiyle |
katre: damla | kevn: varlık, âlem, kâinat |
keyfiyet: hal, özellik, nitelik | kezalik: bunun gibi |
kitab-ı kâinat: kâinat kitabı | kuvve-i hafıza: hafıza gücü, bellek |
kâinat: evren, bütün yaratılmışlar | maada: başka, dışında, ötesinde |
mahiyet: öz nitelik, içyapı | mahlûk: yaratılmış, varlık |
mahlûkat: yaratılmışlar, varlıklar | mahsus: has, özel |
mesâil: meseleler | misal: örnek, benzetme |
muayyen: belirlenmiş, kararlaştırılmış | nakış: işleme, süsleme |
nefh-i hayat: hayat üfleme; cansızlara can verme | netice: son, sonuç |
nizam: düzen | nümune: örnek, misal |
nüve: çekirdek | seyyar: hareketli, yerinde sabit durmayan |
sikke: damga, işaret | taallûkat: ilgili unsurlar |
tahvil etmek: dönüştürmek, değiştirmek | tarih-i hayat: hayat tarihi, özgeçmiş |
tasarruf: dilediği gibi kullanma ve yönetme | tecellî-i ehadiyet: Allah’ın birliğinin her bir varlıkta görünmesi |
teemmül: düşünme, inceden inceye araştırma | turra: padişaha özel mühür, nişan |
vaz’ edilen: konulan, yerleştirilen | vücud: varlık, var oluş |
yed-i tasarruf: tasarruf eli, icraat sahibi | zîhayat: canlı |
âlem: dünya, kâinat | îcad etmek: var etmek, ortaya çıkarmak |
Şems-i Ezelî: Ezelî Güneş; yokluk ve hiçlik karanlıklarını eserleriyle aydınlatan mânâsında Allah’ın unvanı | şecere-i âlem: âlem ağacı, bir ağaca benzeyen kâinat |
şems: güneş | şuur: bilinç, anlayış, idrak |