İlim-irfan
Well-known member
Vaaz ve nasihat dinler misiniz?
Peki, dinlediklerinizle/öğrendiklerinizle amel eder misiniz? Dinlemeden öncesiyle dinledikten sonrası arasında kendinizde bir fark görür müsünüz? Öğrenmek size haz verir mi?
Öğrendiklerinizle amel edince mutluluk duyar mısınız? İbadetlerden sonra kendinizde vazifenizi yapmanın hazzını duyar mısınız?
Bu soruları sıralamaktan maksadım bir Allah dostunun nasihatlerini nakletmektir. Bir güzel insan diyor ki:
Muhteremler!
(Muhterem: Kıymetli ve şerefli kimselerdir.)
Dört şey orucu ve abdesti bozup iyi amelleri mahveder. Bunlar:
1- Yalan,
2- Gıybet,
3- Nemime/Lâf götürüp getirmek,
4- Mahremi olmayana bakmaktır.
Bu dört şey her kötülüğün aslıdır.
Hz. İsa aleyhisselâm ashabına demiş ki:
- Bana söyleyin bakalım: Siz uyuyan bir kimsenin yanında olsanız, rüzgar da onun avret yerini açsa, sizler onun açılan avret yerlerini örter misiniz?
- Evet örteriz, demişler.
Hz. İsa:
- Hayır! demiş. Belki açılmamış yerlerini de açarsınız, deyince:
- Sübhan
, biz o açılmayan yerlerini nasıl açarız? demişler.
Hz. İsa bu soruya şu cevabı vermiş:
- Bir kimse sizin yanınızda kötülüğü ile anıldığında, siz onu müdafaa edeceğiniz yerde onun kötü hallerini söylemez misiniz?
Dinleyenler susmuşlar.
Onları Hz. İsa (AS) böyle ikaz buyurmuş.
* Mü'minlere üç günden fazla dargın durmak helâl olmaz.
* İki kişinin en hayırlısı önce selâm verip konuşandır.
* Az bir sadakada bile çok hayır vardır.
* İki mü'minin arasını düzeltene köle azad etmiş kadar sevap vardır.
* Büyükler derler ki:
Bir kilometre mesafeye gidip bir hastayı ziyaret ediniz.
İki kilometre mesafeyi yürüyüp bir mü'min kardeşinizi ziyaret ediniz.
Üç kilometre mesafeyi yürüyüp iki mü'minin arasını ıslah ediniz.
* Etbaı/olur olmaz kişilerle bağlantısı çok olanların şeytanı çok olur.
* Mütevazileri görürseniz, onlara tevazu eyleyiniz. Mütekebbirleri görünce, onlara tekebbür eyleyiniz. Bu onlara bir mezellettir, sizlere tasadduk ve izzettir.
* İyi ve kötü huylar vardır. Sizler huylarınızı güzelleştiriniz. Bunlardan bir kısmını hatırlamamız için birlikte hatırlayalım. Kötü/çirkin huylar:
* İftira, bühtan, kazf (kazf: Namuslu kadına zina iftirasında bulunmaya denir.)
* Sövüp saymak, kerih söz söylemek,
* Gıybet,
* Nemime (laf götürüp getirmek),
* Yalancılık,
* Alay etmek/istihza,
* Tahkir/hakaret etmek,
* Darılmak,
* Boğazına düşkün olmak,
* Tembellik,
* Zulmetmek/hadde tecavüz etmek,
* İsraf,
* Tûl-i emel,
* Haya azlığı,
* Kibir ve kin.
İyi/hoş huylardan bazıları:
* Ahde vefa,
* Emanete riayet,
* Kanaat,
* Az yemek-az uyumak,
* Cömertlik,
* İffet,
* Tevekkül,
* İhlâs
.
Mevlüt Özcan - Milli Gazete
21/11/2009
Peki, dinlediklerinizle/öğrendiklerinizle amel eder misiniz? Dinlemeden öncesiyle dinledikten sonrası arasında kendinizde bir fark görür müsünüz? Öğrenmek size haz verir mi?
Öğrendiklerinizle amel edince mutluluk duyar mısınız? İbadetlerden sonra kendinizde vazifenizi yapmanın hazzını duyar mısınız?
Bu soruları sıralamaktan maksadım bir Allah dostunun nasihatlerini nakletmektir. Bir güzel insan diyor ki:
Muhteremler!
(Muhterem: Kıymetli ve şerefli kimselerdir.)
Dört şey orucu ve abdesti bozup iyi amelleri mahveder. Bunlar:
1- Yalan,
2- Gıybet,
3- Nemime/Lâf götürüp getirmek,
4- Mahremi olmayana bakmaktır.
Bu dört şey her kötülüğün aslıdır.
Hz. İsa aleyhisselâm ashabına demiş ki:
- Bana söyleyin bakalım: Siz uyuyan bir kimsenin yanında olsanız, rüzgar da onun avret yerini açsa, sizler onun açılan avret yerlerini örter misiniz?
- Evet örteriz, demişler.
Hz. İsa:
- Hayır! demiş. Belki açılmamış yerlerini de açarsınız, deyince:
- Sübhan
Hz. İsa bu soruya şu cevabı vermiş:
- Bir kimse sizin yanınızda kötülüğü ile anıldığında, siz onu müdafaa edeceğiniz yerde onun kötü hallerini söylemez misiniz?
Dinleyenler susmuşlar.
Onları Hz. İsa (AS) böyle ikaz buyurmuş.
* Mü'minlere üç günden fazla dargın durmak helâl olmaz.
* İki kişinin en hayırlısı önce selâm verip konuşandır.
* Az bir sadakada bile çok hayır vardır.
* İki mü'minin arasını düzeltene köle azad etmiş kadar sevap vardır.
* Büyükler derler ki:
Bir kilometre mesafeye gidip bir hastayı ziyaret ediniz.
İki kilometre mesafeyi yürüyüp bir mü'min kardeşinizi ziyaret ediniz.
Üç kilometre mesafeyi yürüyüp iki mü'minin arasını ıslah ediniz.
* Etbaı/olur olmaz kişilerle bağlantısı çok olanların şeytanı çok olur.
* Mütevazileri görürseniz, onlara tevazu eyleyiniz. Mütekebbirleri görünce, onlara tekebbür eyleyiniz. Bu onlara bir mezellettir, sizlere tasadduk ve izzettir.
* İyi ve kötü huylar vardır. Sizler huylarınızı güzelleştiriniz. Bunlardan bir kısmını hatırlamamız için birlikte hatırlayalım. Kötü/çirkin huylar:
* İftira, bühtan, kazf (kazf: Namuslu kadına zina iftirasında bulunmaya denir.)
* Sövüp saymak, kerih söz söylemek,
* Gıybet,
* Nemime (laf götürüp getirmek),
* Yalancılık,
* Alay etmek/istihza,
* Tahkir/hakaret etmek,
* Darılmak,
* Boğazına düşkün olmak,
* Tembellik,
* Zulmetmek/hadde tecavüz etmek,
* İsraf,
* Tûl-i emel,
* Haya azlığı,
* Kibir ve kin.
İyi/hoş huylardan bazıları:
* Ahde vefa,
* Emanete riayet,
* Kanaat,
* Az yemek-az uyumak,
* Cömertlik,
* İffet,
* Tevekkül,
* İhlâs
Mevlüt Özcan - Milli Gazete
21/11/2009