MEN DAKKA DUKKA
Atalarımız bu dünya için, çeşitli şeyler söylemişlerdir Uzun asırların deneyimlerinden sonra söylenmiş o güzel sözlerden biri de şudur:
"Etme bulma dünyası"
Gerçekten de bu dünyada insan ne ederse, kendisine de o ettiği şeyle karşılık veriliyor
"Ne ekersen onu biçersin, sözü de aynı anlama gelmiyor mu?"
Men dakka dukka sözü de aynı gerçeği ifade ediyor:
"Çalma kapıyı, çalarlar kapını!"
Allah'ın adaleti çoğu zaman bu dünyada gerçekleşiyor ve insan yaptığına uğruyor Ettiği başına geliyor
Şu halde bize yapılmasını istemediğimiz şeyi, biz de başkasına yapmayacağız Mademki mutlu olmak istiyoruz Öyleyse başkalarının mutluluğunu sağlamalıyız Hiç olmazsa istemeliyiz
Üzülmek istemeyenler, üzmemelidirler
Hem iyi hem de kötü dilekler, dönüp sahibini bulur sonunda Kötü niyetler, fena duygular, zararlı düşünceler sahibi için olumsuz bir elektrik oluşturur Yani insan kendi zehrini kendisi üretir
İyilik dileyelim, iyilik bulalım
"İnsanların size karşı nasıl tavır takınacakları, büyük ölçüde sizin onlara karşı nasıl davrandığınıza bağlıdır"
"Kendinize yapılmasını istemediğiniz bir şeyi, sizde başkasına yapmayınız" hadisi, adalet duygumuzun da gereğidir
Herkes kendine yaraşanı yapar Kendine iyilik yapmayı yakıştıranlar, iyilik yaparlar İyiliğin mükafatı ise fazla gecikmez Misliyle, yada fazlasıyla döner gelir gerisin geriyeAma biz, karşılaştığımız iyiliğin, hangi davranışlarımızın karşılığı olduğunu bilemeyebiliriz
Ancak mutlaka bilelim ki iyilik de fenalık da boşa gitmez, yitmez, sonuçsuz kalmaz Bir gün mutlaka, Allah'ın adaleti gereği karşımıza çıkar Burada değilse bile ahirette
Sözün burasında yine bir güzel atasözümüzü hatırlamakta yarar var:
"İyilik yap denize at, balık bilmezse Hâlık bilir"
Evet, balıklar bilmese de Yaratıcı mutlaka bilir ve değerlendirir Fakat iyiliğin asıl ödülü kendindedir İyiliğin kendisi ruhumuza sunduğumuz bir sevinçtir Yani iyilik ibadettir ve mükafatının ilki içindedir
Bir başkasına yaptığınız yardım, önce sizin içinizi ısıtır, yumuşatır, mutlu eder Bu açıdan baktığımızda iyice görürüz ki başkasına iyilik yapan, önce kendine iyilik yapmış olur
Bu bakımdan zengin bir Veli, "Yardım alan eli öpesim gelir" diyor
Alan el, niçin öpülmek istenir ki?
Çünkü verene hem sevap kazandırıyor, hem de saf bir sevinç sunuyor yüreğine
İyilik yapın, iyilik bulun
Verin, sevinin
Mutlu edin, saadet bulun
Yardım edin, destek bulun
Sunun yüreğinizi bir kırılmış gönüle, bin yürek dolusu huzur sizin olsun
Vererek alın
Bölüşerek çoğaltın
Var mısınız!
VEHBİ VAKKASOĞLU