
Müslüman kadını anlamak için başörtüsü takan ABD'li öğrenciler, ''2 gün süresince başörtüsü ile, kendilerine saygı duyduk"larını söyledi.
Montclair State Üniversitesi'nde okuyan 15 öğrenci, müslüman kadını anlamak için 2 gün boyunca başörtüsü taktı. Aralarında müslüman olmayan öğrencilerin de bulunduğu gurubun etkinliği Montclair State University's Muslim Student Union ve Women Center tafından organize edildi.
Program sonunda tecrübelerini birbirleriyle paylaşan öğrencilerin sıradışı yorumlarıyla dikkat çekti. Başörtüsü takan 15 öğrenciden biri olan Eve Awari, ''Başörtüsü taktığım 2 gün süresince, kendime saygı duydum.'' diyerek tecrübesini özetledi.
Women Center yöneticisi Esmilda Abreu, 11 Eylül'ün ardından birçok öğrencinin başörtüsü takmaya başladığını; bir kısmının ise başını açmak zorunda kaldığını belirterek başörtüsünün duygusal, politik, güvenlik gibi farklı birçok gerekçeye bağlı olarak takıldığını söyledi. Abreu, ''Ben bir feministim. Niçin başörtüsü takıyorum, diyerek kendi kendime çok sordum. Bu sıradışı tecrübeyi 'içsel ve dışsal' olarak tanımlıyorum.'' dedi.
"POZİTİF REAKSİYON ALDIM"
Programa katılan bir diğer isim Courtney DiGiovanni, 2 gün boyunca etrafından çok sayıda soru aldığını; başörtüsü taktığı iki gün süresince etrafında başörtüsü takan insanları daha çok farkettiğini söyledi. Courtney DiGiovanni, ''İlk başlarda pek rahat edemedim fakat çok büyük bir oranda pozitif reaksiyon aldım'' diye konuştu.
Yaşadıklarını İslam ve Başörtüsü konferansında anlatan öğrenciler, başörtüsünün dünyada tartışılan bir konu olduğunu; bazı ülkelerde yasaklandığını ve bu yüzden duygusal bir sembol haline geldiğini belirtti.
İslam ve Başörtüsü konferansının açılış konuşmasını yapan ve aynı zaman kendisi de başörtülü olan Lamia Hermas, Kuzey Jersey'de pek başörtülü insan görülmediğini anlatarak 80'li yıllarda üniversiteye başörtülü olarak giden tek öğrenci olduğunu söyledi.
Lamia Hermas, '' Üniversitedeki tek başörtülüydüm. O yıllarda İranlı bir gurup uçak kaçırmıştı. Başörtülü olduğum için sataşmalar yaşadım. Halbuki İran'lı bile değildim'' dedi.
"BENİ ÖZGÜRLEŞTİREN EN BÜYÜK DENEYİMDİ"
Başörtüsünü alçakgönüllülük ve özgürleştirici bir kavram olarak tanımlayan katılımcılar; başörtüsünün kadınları sosyal hayattan uzak tuttuğu fikrine de karşı çıktı. Lamia Hermas, ''Ben bir master öğrencisiyim ve aynı zamanda bir devlet okulunda öğretmenlik yapıyorum. Başörtüsünün kadınları sosyal hayattan uzak tuttuğu düşüncesine katılmıyorum. Erkekleri memnun etmek ya da onlara güzel görünmek için yaşamıyorum. İyi bir eğitim alıp topluma katkıda bulunmak için yaşıyorum.'' dedi.
Programda başörtüsünü seçen Amerikalı öğrencilerin bunu bir özgürlük ifade olarak gördüğüde kaydedildi. Program katılan bir diğer öğrenci Nahid Shahidi, 2002 yılında başörtüsü takmaya başladığını belirterek tecrübesi şu sözlerle özetledi: '' Beni özgürleştiren en büyük deneyimdi.''
Haber Bülteni