Mübarek zatlarda nefsin olgunlaşmasını müteakip, vazifesini asaba devretmesi ne demektir? Risalelerde asab, asabiyet ne anlamda kullanılmıştır?
Allah insanın mahiyetine nihayetsiz terakki ve tedenni edecek istidat ve kabiliyetler vermiştir. İnsanın vazifesi ise, bu terakki yolunda istidatlarını nemalandırıp inkişaf ettirmektir. Bu inkişaf ise, mücadele ve mücahede ile mümkündür. Bu yüzden Allah, insana nefis, heva, şeytan, vehim gibi düşmanları musallat etmiştir. İnsan bu düşmanlar ile mücadele ettikçe, mahiyetindeki istidatlar inkişaf eder, istidatlar inkişaf ettikçe de terakki ve tekemmül eder.
İşte bu terakki ve tekemmülün devamı için, nefis bir takım ağır riyazet metotları ile öldürülmüş olsa bile, Allah nefsin vazifesini görecek yeni düşmanları insana musallat ediyor. Ta ki terakki ve tekemmül yolu açılsın. Nefislerini tamamen öldürüp ıslah etmiş büyük zatların nefisten şikayet etmeleri bundandır.
Nefsin asaplara devretmesi ise nefsin görev ve misyonunu başka bir cihaz-ı maddinin devralması olarak anlayabiliriz. Bunun kemiyet ve mahiyetini bilemememiz önemli değildir. Zira eserlerinden anlaşılıyor. Tıpkı ruhun mahiyetini bilemememize rağmen eserlerini çok iyi bilmemiz gibi. Asabı, nefis gibi kesif olan bedenin, cismani arzu ve hassasiyetleri olarak anlayabiliriz.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale-i Nur Editör
Allah insanın mahiyetine nihayetsiz terakki ve tedenni edecek istidat ve kabiliyetler vermiştir. İnsanın vazifesi ise, bu terakki yolunda istidatlarını nemalandırıp inkişaf ettirmektir. Bu inkişaf ise, mücadele ve mücahede ile mümkündür. Bu yüzden Allah, insana nefis, heva, şeytan, vehim gibi düşmanları musallat etmiştir. İnsan bu düşmanlar ile mücadele ettikçe, mahiyetindeki istidatlar inkişaf eder, istidatlar inkişaf ettikçe de terakki ve tekemmül eder.
İşte bu terakki ve tekemmülün devamı için, nefis bir takım ağır riyazet metotları ile öldürülmüş olsa bile, Allah nefsin vazifesini görecek yeni düşmanları insana musallat ediyor. Ta ki terakki ve tekemmül yolu açılsın. Nefislerini tamamen öldürüp ıslah etmiş büyük zatların nefisten şikayet etmeleri bundandır.
Nefsin asaplara devretmesi ise nefsin görev ve misyonunu başka bir cihaz-ı maddinin devralması olarak anlayabiliriz. Bunun kemiyet ve mahiyetini bilemememiz önemli değildir. Zira eserlerinden anlaşılıyor. Tıpkı ruhun mahiyetini bilemememize rağmen eserlerini çok iyi bilmemiz gibi. Asabı, nefis gibi kesif olan bedenin, cismani arzu ve hassasiyetleri olarak anlayabiliriz.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale-i Nur Editör