İ'lem Eyyühel-Aziz! (Ey saygıdeğer şerefli bil.)
İnsan seyyiatıyla, Allah'a zarar vermiş olmuyor. Ancak nefsine zarar eder. Meselâ: Hariçte, vaki'de ve hakikatte Allah'ın şeriki yoktur ki, onun hizbine girmekle Cenab-ı Hakk'ın mülküne ve âsârına müdahale edebilsin. Ancak, şeriki zihninde düşünür, boş kafasında yerleştirir. Çünki hariçte şerikin yeri yoktur. O halde o kafasız, kendi eliyle kendi evini yıkıyor.
Vaki': Olan, gerçekleşen, olmuş, gerçekleşmiş.
Hakikat: Gerçek.
Şerik: Ortak.
Âsâr: Eserler, işaretler.
İnsan seyyiatıyla, Allah'a zarar vermiş olmuyor. Ancak nefsine zarar eder. Meselâ: Hariçte, vaki'de ve hakikatte Allah'ın şeriki yoktur ki, onun hizbine girmekle Cenab-ı Hakk'ın mülküne ve âsârına müdahale edebilsin. Ancak, şeriki zihninde düşünür, boş kafasında yerleştirir. Çünki hariçte şerikin yeri yoktur. O halde o kafasız, kendi eliyle kendi evini yıkıyor.
Mesnevi-i Nuriye
Seyyiat: Günahlar, kötülükler, suçlar.
Vaki': Olan, gerçekleşen, olmuş, gerçekleşmiş.
Hakikat: Gerçek.
Şerik: Ortak.
Âsâr: Eserler, işaretler.