Konuya cevap cer

Üçüncü Pencere 

Zeminin yüzünde dörtyüzbin muhtelif taifeden {(Haşiye): Hattâ o taifelerden bir kısım var ki; bir senedeki efradı, zaman-ı Âdem'den kıyamete kadar vücuda gelen bütün insan efradından ziyadedir.} ibaret olan bütün hayvanat ve nebatat enva'ının ordusu; bilmüşahede ayrı ayrı erzakları, suretleri, silâhları, libasları, talimatları, terhisatları kemal-i mizan ve intizamla hiçbir şey unutulmayarak, hiçbirini şaşırmayarak bir surette tedbir ve terbiye etmek öyle bir sikkedir ki; -hiçbir şübhe kabul etmez- güneş gibi parlak bir sikke-i Vâhid-i Ehad'dir. Hadsiz bir kudret ve muhit bir ilim ve nihayetsiz bir hikmet sahibinden başka kimin haddi var ki, o hadsiz derecede hârika olan şu idareye karışsın. Çünki şu birbiri içinde girift olan enva'ları, milletleri, umumunu birden idare ve terbiye edemeyen, onlardan birisine karışsa elbette karıştıracak. Halbuki ﻓَﺎﺭْﺟِﻊِ ﺍﻟْﺒَﺼَﺮَ ﻫَﻞْ ﺗَﺮَﻯ ﻣِﻦْ ﻓُﻄُﻮﺭٍ Haydi, çevir gözünü: En küçük bir kusur görüyor musun? (Mülk Suresi: 3.) sırrıyla, hiçbir karışık alâmeti yoktur. Demek ki hiçbir parmak karışamıyor.



Sözler



Muhtelif: Çeşitli, farklı, ayrı ayrı.

Efrad: Fertler, kişiler, erler.

Zaman-ı Âdem'den: Hz.Adem (as) zamanından.

Ziyade: Fazla, çok.

Hayvanat: Hayvanlar.

Nebatat: Bitkiler.

Enva': Nevler, türler, çeşitler.

Bilmüşahede: Gözle görüldüğü gibi, gözönünde olarak.

Libas: Elbise.

Kemal-i mizan: Tam ölçü, mükemmel ölçü.

Sikke-i Vâhid-i Ehad: Allah'ın (cc) eşi ve benzeri olmadığını ve bir tek olduğunu gösteren damga (işaret).

Kudret: Güç.

Muhit: Kuşatan, ihata eden, çevreleyen.

Girift: Dolaşık, karışık, içiçe girmiş.


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst