Konuya cevap cer

Yedinci Şua - Ayet-ül Kübra Risalesi 


Bu Âyet-ül Kübra Risalesi, 1941 yılında Kastamonu'da te'lif edilmiştir.


(Şualar sh: 99) 


ﻭَ ﺑِﺎْﻟﺎٰﻳَﺔِ ﺍﻟْﻜُﺒْﺮٰﻯ ﺍَﻣِﻨِّﻰ ﻣِﻦَ ﺍﻟْﻔَﺠَﺖْ

Ayet-ül Kübra ile beni musibetten emin kıl. 


(Şualar sh: 100) 


ﺑِﺴْﻢِ ﺍﻟﻠّٰﻪِ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤٰﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla 


ﻭَﻣَﺎ ﺧَﻠَﻘْﺖُ ﺍﻟْﺠِﻦَّ ﻭَﺍْﻟﺎِﻧْﺲَ ﺍِﻟﺎَّ ﻟِﻴَﻌْﺒُﺪُﻭﻥِ

Cinleri ve insanları ancak Beni tanısınlar ve Bana îman ve ibâdet etsinler diye yarattım. (Zâriyat Sûresi, 51:56) 


(Şualar sh: 104) 


ﺍَﻟﻠّٰﻪُ ﺍَﻛْﺒَﺮُ ٭ ﺍَﻟﻠّٰﻪُ ﺍَﻛْﺒَﺮُ ٭ ﺍَﻟﻠّٰﻪُ ﺍَﻛْﺒَﺮُ ٭ ﺍَﻟﻠّٰﻪُ ﺍَﻛْﺒَﺮُ

Allah en büyüktür. Allah en büyüktür. Allah en büyüktür. Allah en büyüktür. 


ﺍَﻟْﻌَﻈَﻤَﺔُ ﺍِﺯَﺍﺭِﻯ ﻭَ ﺍﻟْﻜِﺒْﺮِﻳَٓﺎﺀُ ﺭِﺩَﺍﺋِﻰ

Azamet gömleğim, Kibriyâ ise kaftanımdır. (Müslim, Birr: 136; Ebû Dâvud, Libâs: 25; İbn-i Mâce, Zühd: 16; Müsned: 2:248, 376, 414, 427, 442, 4:416; İbn-i Hibban, Sahih, 1:272, 7:413; Alâuddin el-Hindî, Kenzü'l-Ummâl: 3:534) 


ﻳَﺎ ﻣَﻦْ ﻟﺎَ ﻣُﻠْﻚَ ﺍِﻟﺎَّ ﻣُﻠْﻜَﻪُ ٭ ﻳَﺎ ﻣَﻦْ ﻟﺎَ ﻳُﺤْﺼِﻰ ﺍﻟْﻌِﺒَﺎﺩُ ﺛَﻨَٓﺎﺋَﻪُ ٭ ﻳَﺎ ﻣَﻦْ ﻟﺎَ ﺗَﺼِﻒُ ﺍﻟْﺨَﻠﺎَٓﺋِﻖُ ﺟَﻠﺎَﻟَﻪُ ٭ ﻳَﺎ ﻣَﻦْ ﻟﺎَ ﺗَﻨَﺎﻝُ ﺍْﻟﺎَﻭْﻫَﺎﻡُ ﻛُﻨْﻬَﻪُ ٭ ﻳَﺎ ﻣَﻦْ ﻟﺎَ ﻳُﺪْﺭِﻙُ ﺍْﻟﺎَﺑْﺼَﺎﺭُ ﻛَﻤَﺎﻟَﻪُ ٭ ﻳَﺎ ﻣَﻦْ ﻟﺎَ ﻳَﺒْﻠُﻎُ ﺍْﻟﺎَﻓْﻬَﺎﻡُ ﺻِﻔَﺎﺗَﻪُ ٭ ﻳَﺎ ﻣَﻦْ ﻟﺎَ ﻳَﻨَﺎﻝُ ﺍْﻟﺎَﻓْﻜَﺎﺭُ ﻛِﺒْﺮِﻳَٓﺎﺋَﻪُ ٭ ﻳَﺎ ﻣَﻦْ ﻟﺎَ ﻳُﺤْﺴِﻦُ ﺍْﻟﺎِﻧْﺴَﺎﻥُ ﻧُﻌُﻮﺗَﻪُ ٭ ﻳَﺎ ﻣَﻦْ ﻟﺎَ ﻳَﺮُﺩُّ ﺍﻟْﻌِﺒَﺎﺩُ ﻗَﻀَٓﺎﺋَﻪُ ٭ ﻳَﺎ ﻣَﻦْ ﻇَﻬَﺮَ ﻓِﻰ ﻛُﻞِّ ﺷَﻰْﺀٍ ﺍٰﻳَﺎﺗُﻪُ ٭ ﺳُﺒْﺤَﺎﻧَﻚَ ﻳَﺎ ﻟﺎَٓ ﺍِﻟٰﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﺍَﻧْﺖَ ﺍْﻟﺎَﻣَﺎﻥُ ﺍْﻟﺎَﻣَﺎﻥُ ﻧَﺠِّﻨَﺎ ﻣِﻦَ ﺍﻟﻨَّﺎﺭِ


Ey mülkünden başka memleket bulunmayan Zât..


Ey kullarının senâlarıyla Onu övmekte âciz kaldıkları Zât,


Ey mahlûkatı Onun yüceliğini vasfedemeyen Zât..


Ey künhüne vehimler bile yetişemeyen Zât, (yalnız bu cümle Cevşen'in 54. ukdesinde yer almaktadır.)


Ey kemâli gözle idrak edilemeyen Zât..


Ey sıfât-ı kudsiyesine fehimler ulaşamayan Zât,


Ey kibriyâsına fikirler erişemeyen Zât..


Ey evsâf-ı cemâliyesini insanların güzel gösteremediği Zât.


Ey hüküm ve kazâsı kullar tarafından geri çevrilemeyen Zât..


Ey herbir şeyde âyetleri zâhir olan Zât,


Sen aczden ve şerikten münezzeh ve mukaddessin. Senden başka ilâh yok ki bize imdad etsin. El-aman, el-aman! Bizi azap ateşinden ve Cehennemden kurtar. 


(Osmanlıca Şualar sh: 219) 


ﺳُﺒْﺤَﺎﻥَ ﻣَﻦِ ﺍﺧْﺘَﻔٰﻰ ﺑِﺸِﺪَّﺓِ ﺍﻟﻈُّﻬُﻮﺭِ

Ey şiddet-i zuhurundan gizlenmiş olan Zat, Sen her türlü ku-surdan münezzehsin. 


ﻟﺎَ ﺍِﻟٰﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﺍَﻟﻠّٰﻪ*

Allahtan başka ilah yoktur 


ﻫﻮ ﻫﻮ ﻫﻮ

O.. O.. O.. 


(Osmanlıca Şualar sh: 220) 


ﺑِﺸَﻬَﺎﺩَﺓِ ﻋَﻈَﻤَﺔِ ﺍﻟﻰ ﺁﺧﺮﻩ...

.. nın azametinin şehadetiyle 


ﺑِﻤُﺸَﺎﻫَﺪَﺓِ ﻋَﻈَﻤَﺔِ ﺍِﺣَﺎﻃَﺔِ ﺍﻟﻰ ﺁﺧﺮﻩ...

.. nın azametinin müşahedesiyle 


(Osmanlıca Şualar sh: 221) 


ﺗُﺴَﺒِّﺢُ ﻟَﻪُ ﺍﻟﺴَّﻤٰﻮَﺍﺕُ ﺍﻟﺴَّﺒْﻊُ ﻭَ ﺍْﻟﺎَﺭْﺽُ ﻭَ ﻣَﻦْ ﻓِﻴﻬِﻦَّ ﻭَ ﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ

Yedi gök ve yer ve onların içindekiler Onu (Allah'ı) tesbih eder. (İsrâ Sûresi, 11:44) 


ﺍِﻥَّ ﻓِﻰ ﺧَﻠْﻖِ ﺍﻟﺴَّﻤٰﻮَﺍﺕِ ﻭَ ﺍْﻟﺎَﺭْﺽِ

Göklerin ve yerin yaratılmasında,.... (Bakara Sûresi, 2:164) 


(Şualar sh: 105) 


ﺑِﺴْﻢِ ﺍﻟﻠّٰﻪِ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤٰﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla 


ﺗُﺴَﺒِّﺢُ ﻟَﻪُ ﺍﻟﺴَّﻤٰﻮَﺍﺕُ ﺍﻟﺴَّﺒْﻊُ ﻭَﺍْﻟﺎَﺭْﺽُ ﻭَﻣَﻦْ ﻓِﻴﻬِﻦَّ ﻭَ ﺍِﻥْ ﻣِﻦْ ﺷَﻲْﺀٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ ﻭَﻟٰﻜِﻦْ ﻟﺎَ ﺗَﻔْﻘَﻬُﻮﻥَ ﺗَﺴْﺒِﻴﺤَﻬُﻢْ ﺍِﻧَّﻪُ ﻛَﺎﻥَ ﺣَﻠِﻴﻤًﺎ ﻏَﻔُﻮﺭًﺍ

Yedi gökle yer ve onların içindekileri Onu tesbih eder. Hiçbir şey yoktur ki Onu övüp Onu tesbih etmesin; fakat siz onların tesbihlerini anlamazsınız. Şüphesiz ki O Halîmdir, cezâ vermekte acele etmez; Gafûrdur, günahları çokça bağışlar. (İsrâ Sûresi, 17:44) 


(Şualar sh: 106) 


ﻟﺎَٓ ﺍِﻟٰﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﺍﻟﻠّٰﻪُ ﺍﻟْﻮَﺍﺟِﺐُ ﺍﻟْﻮُﺟُﻮﺩِ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﺩَﻝَّ ﻋَﻠٰﻰ ﻭُﺟُﻮﺏِ ﻭُﺟُﻮﺩِﻩِ ﻓِﻰ ﻭَﺣْﺪَﺗِﻪِ ﺍﻟﺴَّﻤٰﻮَﺍﺕُ ﺑِﺠَﻤِﻴﻊِ ﻣَﺎ ﻓِﻴﻬَﺎ ﺑِﺸَﻬَﺎﺩَﺓِ ﻋَﻈَﻤَﺔِ ﺍِﺣَﺎﻃَﺔِ ﺣَﻘِﻴﻘَﺔِ ﺍﻟﺘَّﺴْﺨِﻴﺮِ ﻭَ ﺍﻟﺘَّﺪْﺑِﻴﺮِ ﻭَ ﺍﻟﺘَّﺪْﻭِﻳﺮِ ﻭَ ﺍﻟﺘَّﻨْﻈِﻴﻢِ ﻭَ ﺍﻟﺘَّﻨْﻈِﻴﻒِ ﻭَ ﺍﻟﺘَّﻮْﻇِﻴﻒِ ﺍﻟْﻮَﺍﺳِﻌَﺔِ ﺍﻟْﻤُﻜَﻤَّﻠَﺔِ ﺑِﺎﻟْﻤُﺸَﺎﻫَﺪَﺓِ

Allah'tan başka ilâh yoktur. O Vâcibü'l-Vücud ki, vüs'at ve mükemmeliyeti bilmüşahede görünen teshir ve tedbir ve tedvir (döndürme) ve tanzim ve tanzif ve tavzif hakikatlerinin azamet-i ihatasının şehadetiyle, semâvât bütün içindekilerle beraber Onun vahdet içindeki vücub-u vücuduna delâlet eder. 


(Şualar sh: 108) 


ﻭَﺗَﺼْﺮِﻳﻒِ ﺍﻟﺮِّﻳَﺎﺡِ ﻭَﺍﻟﺴَّﺤَﺎﺏِ ﺍﻟْﻤُﺴَﺨَّﺮِ ﺑَﻴْﻦَ ﺍﻟﺴَّﻤَٓﺎﺀِ ﻭَﺍْﻟﺎَﺭْﺽِ

Ve rüzgârları sevk etmesinde ve gökle yer arasında Allah'ın emrine boyun eğmiş bulutlarda... (Bakara Sûresi, 2:164) 


(Şualar sh: 109) 


ﻭَﻫُﻮَ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﻳُﻨَﺰِّﻝُ ﺍﻟْﻐَﻴْﺚَ ﻣِﻦْ ﺑَﻌْﺪِ ﻣَﺎ ﻗَﻨَﻄُﻮﺍ ﻭَﻳَﻨْﺸُﺮُ ﺭَﺣْﻤَﺘَﻪُ

İnsanlar ümitsizliğe düştüklerinde yağmuru indiren ve rahmetini her tarafa yayan da Odur. (Şûrâ Sûresi, 42:28) 


ﻭَﻳُﺴَﺒِّﺢُ ﺍﻟﺮَّﻋْﺪُ ﺑِﺤَﻤْﺪِﻩِ

Gök gürültüsü Onu hamd ederek, tesbih eder. (Ra'd Sûresi, 13:13) 


ﻳَﻜَﺎﺩُ ﺳَﻨَﺎ ﺑَﺮْﻗِﻪِ ﻳَﺬْﻫَﺐُ ﺑِﺎْﻟﺎَﺑْﺼَﺎﺭِ

Şimşeğin parıltısı ise neredeyse gözleri alıverir. (Nûr Sûresi, 24:43) 


(Şualar sh: 110) 


ﻟﺎَٓ ﺍِﻟٰﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﺍﻟﻠّٰﻪُ ﺍﻟْﻮَﺍﺟِﺐُ ﺍﻟْﻮُﺟُﻮﺩِ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﺩَﻝَّ ﻋَﻠٰﻰ ﻭُﺟُﻮﺏِ ﻭُﺟُﻮﺩِﻩِ ﺍﻟْﺠَﻮُّ ﺑِﺠَﻤِﻴﻊِ ﻣَﺎ ﻓِﻴﻪِ ﺑِﺸَﻬَﺎﺩَﺓِ ﻋَﻈَﻤَﺔِ ﺍِﺣَﺎﻃَﺔِ ﺣَﻘِﻴﻘَﺔِ ﺍﻟﺘَّﺴْﺨِﻴﺮِ ﻭَ ﺍﻟﺘَّﺼْﺮِﻳﻒِ ﻭَ ﺍﻟﺘَّﻨْﺰِﻳﻞِ ﻭَ ﺍﻟﺘَّﺪْﺑِﻴﺮِ ﺍﻟْﻮَﺍﺳِﻌَﺔِ ﺍﻟْﻤُﻜَﻤَّﻠَﺔِ ﺑِﺎﻟْﻤُﺸَﺎﻫَﺪَﺓِ

Allah'tan başka ilâh yoktur. O Vâcibü'l-Vücud ki, vüs'at ve mükemmeliyeti bilmüşahede görünen teshir ve tasrif ve tenzil ve tedbir hakikatlerinin azamet-i ihatasının şehadetiyle, cevv-i semâ bütün içindekilerle beraber Onun vücub-u vücuduna delâlet eder. 


(Şualar sh: 111) 


ﻓَﺎﻧْﻈُﺮْ ﺍِﻟٰﻰ ﺍٰﺛَﺎﺭِ ﺭَﺣْﻤَﺖِ ﺍﻟﻠّٰﻪِ ﻛَﻴْﻒَ ﻳُﺤْﻴِﻰ ﺍْﻟﺎَﺭْﺽَ ﺑَﻌْﺪَ ﻣَﻮْﺗِﻬَﺎ ﺍِﻥَّ ﺫٰﻟِﻚَ ﻟَﻤُﺤْﻴِﻰ ﺍﻟْﻤَﻮْﺗٰﻰ ﻭَﻫُﻮَ ﻋَﻠٰﻰ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻗَﺪِﻳﺮٌ

Şimdi bak Allah'ın rahmet eserlerine: Yeryüzünü ölümünün ardından nasıl diriltiyor? Bunu yapan, elbette ölüleri de öylece diriltecektir; O herşeye hakkıyla kàdirdir. (Rum Sûresi, 30:50) 


ﻟﺎَ ﺍِﻟٰﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﻟﻠّٰﻪِ

Ondan (C.C) başka ilah yoktur. 


ﻟﺎَٓ ﺍِﻟٰﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﺍﻟﻠّٰﻪُ ﺍﻟْﻮَﺍﺟِﺐُ ﺍﻟْﻮُﺟُﻮﺩِ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﺩَﻝَّ ﻋَﻠٰﻰ ﻭُﺟُﻮﺏِ ﻭُﺟُﻮﺩِﻩِ ﻓِﻰ ﻭَﺣْﺪَﺗِﻪِ ﺍْﻟﺎَﺭْﺽُ ﺑِﺠَﻤِﻴﻊِ ﻣَﺎ ﻓِﻴﻬَﺎ ﻭَ ﻣَﺎ ﻋَﻠَﻴْﻬَﺎ ﺑِﺸَﻬَﺎﺩَﺓِ ﻋَﻈَﻤَﺔِ ﺍِﺣَﺎﻃَﺔِ ﺣَﻘِﻴﻘَﺔِ ﺍﻟﺘَّﺴْﺨِﻴﺮِ ﻭَ ﺍﻟﺘَّﺪْﺑِﻴﺮِ ﻭَ ﺍﻟﺘَّﺮْﺑِﻴَﺔِ ﻭَ ﺍﻟْﻔَﺘَّﺎﺣِﻴَّﺔِ ﻭَ ﺗَﻮْﺯِﻳﻊِ ﺍﻟْﺒُﺬُﻭﺭِ ﻭَ ﺍﻟْﻤُﺤَﺎﻓَﻈَﺔِ ﻭَ ﺍْﻟﺎِﺩَﺍﺭَﺓِ ﻭَ ﺍْﻟﺎِﻋَﺎﺷَﺔِ ﻟِﺠَﻤِﻴﻊِ ﺫَﻭِﻯ ﺍﻟْﺤَﻴَﺎﺓِ ﻭَ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﺎﻧِﻴَّﺔِ ﻭَ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻤِﻴَّﺔِ ﺍﻟْﻌَﺎﻣَّﺔِ ﺍﻟﺸَّﺎﻣِﻠَﺔِ ﺍﻟْﻤُﻜَﻤَّﻠَﺔِ ﺑِﺎﻟْﻤُﺸَﺎﻫَﺪَﺓِ

Allah'tan başka ilâh yoktur. O Vâcibü'l-Vücud ki, umumiyet ve şümul ve mükemmeliyeti bilmüşahede görünen, bütün zevilhayatın iaşesi için tohumların teshir ve tedbir ve terbiye ve feth ve tevzi ve muhafaza ve idaresi ve Rahmâniyet ve Rahîmiyet hakikatlerinin azamet-i ihatasının şehadetiyle, arz bütün içindekiler ve üzerindekilerle Onun vahdet içindeki vücub-u vücuduna delâlet eder. 


(Şualar sh: 112) 


ﻫَﻞْ ﻣِﻦْ ﻣَﺰِﻳﺪٍ

Daha yok mu? 


(Şualar sh: 113) 


ﻟﺎَ ﺍِﻟٰﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﻟﻠّٰﻪِ

Ondan (C.C) başka ilah yoktur. 


ﻟﺎَٓ ﺍِﻟٰﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﺍﻟﻠّٰﻪُ ﺍﻟْﻮَﺍﺟِﺐُ ﺍﻟْﻮُﺟُﻮﺩِ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﺩَﻝَّ ﻋَﻠٰﻰ ﻭُﺟُﻮﺏِ ﻭُﺟُﻮﺩِﻩِ ﻓِﻰ ﻭَﺣْﺪَﺗِﻪِ ﺟَﻤِﻴﻊُ ﺍﻟْﺒِﺤَﺎﺭِ ﻭَ ﺍْﻟﺎَﻧْﻬَﺎﺭِ ﺑِﺠَﻤِﻴﻊِ ﻣَﺎ ﻓِﻴﻬَﺎ ﺑِﺸَﻬَﺎﺩَﺓِ ﻋَﻈَﻤَﺔِ ﺍِﺣَﺎﻃَﺔِ ﺣَﻘِﻴﻘَﺔِ ﺍﻟﺘَّﺴْﺨِﻴﺮِ ﻭَ ﺍﻟْﻤُﺤَﺎﻓَﻈَﺔِ ﻭَ ﺍْﻟﺎِﺩِّﺧَﺎﺭِ ﻭَ ﺍْﻟﺎِﺩَﺍﺭَﺓِ ﺍﻟْﻮَﺍﺳِﻌَﺔِ ﺍﻟْﻤُﻨْﺘَﻈَﻤَﺔِ ﺑِﺎﻟْﻤُﺸَﺎﻫَﺪَﺓِ

Allah'tan başka ilâh yoktur. O Vâcibü'l-Vücud ki, genişlik ve intizamı gözle görünen teshir ve muhafaza ve iddihar ve idare hakikatlerindeki ihatanın büyüklüğünün şehadetiyle, denizler ve nehirler bütün içindekilerle beraber Onun birlik içindeki vücub-u vücuduna delâlet eder.


ﻭَ ﺍﻟْﺠِﺒَﺎﻝَ ﺍَﻭْﺗَﺎﺩًﺍ

Dağları direk (yapmadık mı?) (Nebe Sûresi, 78:7) 


ﻭَﺍَﻟْﻘَﻴْﻨَﺎ ﻓِﻴﻬَﺎ ﺭَﻭَﺍﺳِﻰَ

Yeryüzünde sâbit dağlar diktik." (Hicr Sûresi, 15:19) 


ﻭَﺍﻟْﺠِﺒَﺎﻝَ ﺍَﺭْﺳٰﻴﻬَﺎ

Dağları sapa sağlam dikti. (Nâziât Sûresi, 19:32) 


(Şualar sh: 114) 


ﻟﺎَ ﺍِﻟٰﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﻟﻠّٰﻪِ

Ondan (C.C) başka ilah yoktur. 


ﻟﺎَٓ ﺍِﻟٰﻪَ ﺍِﻟﺎَّ ﺍﻟﻠّٰﻪُ ﺍﻟْﻮَﺍﺟِﺐُ ﺍﻟْﻮُﺟُﻮﺩِ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﺩَﻝَّ ﻋَﻠٰﻰ ﻭُﺟُﻮﺏِ ﻭُﺟُﻮﺩِﻩِ ﺟَﻤِﻴﻊُ ﺍﻟْﺠِﺒَﺎﻝِ ﻭَ ﺍﻟﺼَّﺤَﺎﺭٰﻯ ﺑِﺠَﻤِﻴﻊِ ﻣَﺎ ﻓِﻴﻬَﺎ ﻭَ ﻋَﻠَﻴْﻬَﺎ ﺑِﺸَﻬَﺎﺩَﺓِ ﻋَﻈَﻤَﺔِ ﺍِﺣَﺎﻃَﺔِ ﺣَﻘِﻴﻘَﺔِ ﺍْﻟﺎِﺩِّﺧَﺎﺭِ ﻭَ ﺍْﻟﺎِﺩَﺍﺭَﺓِ ﻭَ ﻧَﺸْﺮِ ﺍﻟْﺒُﺬُﻭﺭِ ﻭَ ﺍﻟْﻤُﺤَﺎﻓَﻈَﺔِ ﻭَ ﺍﻟﺘَّﺪْﺑِﻴﺮِ ﺍْﻟﺎِﺣْﺘِﻴَﺎﻃِﻴَّﺔِ ﺍﻟﺮَّﺑَّﺎﻧِﻴَّﺔِ ﺍﻟْﻮَﺍﺳِﻌَﺔِ ﺍﻟْﻌَﺎﻣَّﺔِ ﺍﻟْﻤُﻨْﺘَﻈَﻤَﺔِ ﺍﻟْﻤُﻜَﻤَّﻠَﺔِ ﺑِﺎﻟْﻤُﺸَﺎﻫَﺪَﺓِ

Allah'tan başka ilâh yoktur. O Vâcibü'l-Vücud ki, Rabbânî ihtiyat maddelerinin bilmüşahede vâsi ve âmm ve muntazam ve mükemmel iddihar ve idare ve muhafaza ve tedbiri ve tohumların neşri hakikatlerinin azamet-i ihatasının şehadetiyle, bütün dağlar ve sahrâlar bütün içindekiler ve üzerindekilerle beraber Onun vücub-u vücuduna delâlet eder.


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst