Cevap: Sadeleştirilmiş Sözler Hatalarla Dolu - On Dördüncü Lem'a'dan..
Orjinal metin:
Yani, meselâ, nasıl ki güneş ziyasıyla hadsiz eşyayı ihata ediyor.
Orjinal olmayan metin:
Mesela, nasıl ki güneş, ışığıyla sayısız şeyi kuşatır.
Birincisi: Kelimeleri özellikle renklendirdim ki, hangi kelimeye ne mana verilmiş, biraz daha kolay anlayabilelim. Cümlenin daha ilk başında tahrif operasyonu kendini belli etmiş. Orjinaldeki "Yani" tahrifçileri rahatsız etmiş ki kaldırılmış. Bunun iki sebebi olabilir. Ya cehalet olacak ki, bunun manayı etkilemeyeceği ve bir alimin sözünün mühim olmadığı zannedilsin. Yahut "tahrif yaptık" demeye mecbur olacaklar. Yani tahrifçiler bu iki seçenekten birini mutlaka kabullenmeliler. Yaptıkları ya tahriftir, yahut cehalettir.
İkincisi: "hadsiz" kelimesi burada da değişime uğramış. Böyle çok bilinen bir kelimeyi değiştirenlere "Haddinizi bilin" denir herhalde.
Üçüncüsü: "eşya" kelimesini "şey" olarak çevirmişler. 7 den 77 ye "eşya" yı bilen bir toplumu, hatta Avrupadaki Türkler de dahil hepsini, bu kelimeyi bilmemekle itham ederek "cahil" yerine koymuşlar. Allah cc. akıl fikir versin.
Dördüncüsü: "ihata ediyor" ifadesini, "kuşatır" şeklinde değiştirmişler. Bunu bile "kuşatıyor" şeklinde yazamayacak kadar ilimden mahrum olanlar, kalkmışlar Risale-i Nur Külliyatını sadeleştiriyorlar güya. Kıskançlık herhalde tavan yapmış, ya da hiç ilim yok ki neredeyse sonu "yor" ile biten bütün cümle sonlarını geniş zaman ifadeleri ile değiştirmişler. Yazık olsun size, şu mübarek üç aylarda bari çıkında insanlardan özür dileyin. Yaptığınız hatadan Allah'a cc. sığının. Yoksa çok samimi dillerin ahını alacaksınız..