Cevap: Sadeleştirilmiş Sözler Hatalarla Dolu - On Dördüncü Lem'a'dan..
Orjinal metin:
Ve bu hadsiz ihtiyacat içinde yuvarlanan mahlûkatı terbiye eden, bilbedâhe, yine rahmettir.
Orjinal olmayan metin:
Sonsuz ihtiyaçlar içinde yuvarlanan mahlûkatı terbiye eden, apaçık görüldüğü üzere, yine rahmettir.
Birincisi: Cümlenin başındaki "ve" ve "bu" tamamen kald ırılmış. "Ve" nin kald ırılması ile, cümlenin önceki cümleyle irtibatı kesilmiş. "Bu" nun kaldırılması ile de, terbiye edilenin ne olduğuna vurgu yapan mana bozulmuş.
İkincisi: "Hadsiz" "sonsuz" şeklinde çok misalini gösterdiğimiz klasik değişiklik devam ettirilmiş.
Üçüncüsü: "İhtiyacat" "ihtiyaçlar" olarak değiştirilmiş. Buradaki ve buna benzer çoğu yerdeki "at" eki zaten çoğulu ifade eden bir ektir. Okuyan kişi bunu bir kez öğrense, ondan sonraki karşısına çıkan, bu ekin olduğu bütün kelimeleri anlayabilir. Yani yapılan işin mantıksızlığı içinde, her defasında balık yakalamaktansa, bir defa balık yakalamayı öğretmek çok daha mantıklıdır.
Dördüncüsü: Görüldüğü üzere "mahlûkat" kelimesine dokunulmamış. O halde "ihtiyacat" ın değişmesine ne gerek vardı ?
Beşincisi: "Bilbedâhe" lugatlarda şu şekilde geçiyor.."Açıklıkla, açıktan, meydanda olarak, besbelli, ap açık bir şekilde." Yani bu ke limenin "apaçık görüldüğü üzere" şeklinde bir karşılığı yok. Her zamanki gibi 3 lugatta baktım böyle birşey göremedim. Hem bu kelimenin manası bir önceki cümlede "açıkça" olarak değişmişken ve burada da diğer cümledeki manayı aynen ifade ederken neden bu cümlede farklı değiştirilmiş ? Tahrifçiler yaptıkları işin her noktasında kendileri ile çelişiyorlar. Ya 2 dakika önce yaptıkları çeviriyi bile dikkate almayıp, hemen ardından gelen aynı kelimeyi başka manalara çeviriyorlar, ya da Allah onlara unutturuyor ki maskara oluyorlar..
Şu cümleyi karşısına alan biri cümle içinde geçen "bilbedâhe" nin ne olduğunu bilmese dahi, cümlenin ne manaya geldiğini çok değil 10-20 sn. düşünse anlar, belki o kadara da gerek kalmaz, okurken anlar. Hatta o kelimenin de cümle içindeki halinden, az çok tahmini bir karşılığını bulabilir. Ki bu kelimenin Risalelerde sıkça geçtiğini hatırlarsak, karşısına her çıkışında biraz daha bu kelimenin manasına vakıf olur. Tahrifçi zihniyet acaba, bir saat tefekkürün bir sene nafile ibadetten daha hayırlı olduğunu hiç hatırlamaz mı ? Herşeyi çevirdiğinizde insanlar bu içi boş kelimelerinizi mi tefekkür edecek ? Tam manasını veremediğiniz hatta çoğu yerde aksi mana verdiğiniz cümleleri kelimeleri mi tefekkür edecek ? İnsanları nelerden mahrum ettiğinizin farkında mısınız ? Hadi diyelim, sizin bu çevirilerinizi tefekkür ettiler. İşte o zaman daha da korkun. Çünkü o kadar yanlış çeviri insanların fikirlerini nereye götürür bilinmez..