Kırk yedinci ve kırk sekizinci cümleler:
Kardeşi dahi böyle birisine girmişti. Fakat murdar şeylere dikkat edip meşgul olmuş, midesini bulandırmış, hiç istirahat etmeden çıkıp gitmişti. O.M.
Kardeşi de böyle bir yere girmişti; fakat pis şeylere dikkat edip onlarla meşgul olmuş, midesini bulandırmış, hiç istirahat edemeden çıkıp gitmişti. S.M.
Bu iki cümlede yine anlaşılmayan ya da anlaşılması bir ihtimal zor olan tek kelime "murdar" kelimesidir. Buna rağmen cümle her zamanki gibi keyfi olarak bozulmuştur.
1. "Kardeşi dahi böyle birisine girmişti" "Kardeşi de böyle bir yere girmişti" şeklinde değiştirilmiş. İlk olarak bu kısa cümlede "dahi" yerine "da" getirilmiş. "Birisine" yerine "bir yere" tercih edilmiş. Bu tercihlerin ne kadar manasız ver yersiz olduğunu çocuklar da anlayabilir.
2. Klasik tezatları olan iki ayrı cümleyi yine manasız bir şekilde tek cümle haline getirmişler.
3. "Meşgul olmuş" "onlarla meşgul olmuş" şeklinde değiştirilmiş. Buradaki "onlarla" ilavesi de manasız ve ekstradan anlayışı kolaylaştıran birşey değildir. Ki zaten cümle anlaşılır bir cümledir.
4. "Hiç istirahat etmeden" "hiç istirahat edemeden" şeklinde değiştirilmiş. Bu kısım manayı kısmende olsa bozan bir değişikliktir, çünkü; "etmeden" dendiğinde kişinin kendi tercihi anlaşılırken, "edemeden" dendiğinde ise başkaları ya da bazı sebebler yüzünden bu istirahatten mahrum olduğu sonucu ortaya çıkıyor. Oysa orjinal metinde bahsedilen kişi kendi tercihiyle bu istirahatten mahrum kalmıştır. Tahrif edilen metinde bu mana tersine döndürülmüştür.