Konuya cevap cer


Elli altıncı ve elli yedinci cümleler:


Fakat yine kaçtı. Ta altmış arşın derinliğinde bir susuz kuyuya rast geldi, kendini içine attı. O.M.


 Fakat yine de kaçar ve altmış arşın derinliğindeki susuz bir kuyuya rast gelir, içine atlar. S.M.



Bu iki cümlede bize yabancı olan tek kelime "arşın" kelimesidir.  Maksat sadeleştirme ise tek değişikliğin bu olması gerekirdi. Halbuki  bu kelime bile olduğu gibi bırakılmıştır. O halde yapılan  değişikliklerin manası nedir ? Bir hata neticesi yaptıkları  sadeleştirmeyi -kendilerine göre- gerektirecek  hemen her cümlede bir ya da birkaç kelime bulunmaktadır ve birçok  cümlede ise anlaşılmayan tek kelime dahi yoktur. Oysa ki bu kelimeler  haricinde yapılan değişiklikler çok daha fazladır. Demekki sadeleştirme  fiili bir hata olmakla birlikte, o hatanın içinde ondan çok daha vahim  ve büyük hatalar ya kasten, ya cehalet neticesinde yapılmıştır. 


1. "Fakat yine kaçtı" cümlesi müstakil tek cümle iken, "fakat yine de kaçar" şeklinde değiştirilmiş ve cümle "ve" bağlacı konulmak suretiyle devam ettirilmiş. Bu daha önce sıkça belirttiğimiz Yayıncı Notu ndaki izahlarına ters düşen bir durumdur. Hem bu kısa cümle çok net anlaşıldığı halde, "yine" yi "yine de", "kaçtı""kaçar" şeklinde  değiştirmekle tahrif etmişlerdir. Bu değişikliklerin mantıklı hiçbir  izahı olamayacağı herkesçe malumdur. Hem eğer ki bunda bir kasıt yoksa,  hemen her cümlenin fiillerinde gördüğümüz "di" li geçmiş zaman eklerini, geniş zaman ekleri ile değiştirmek tam bir cehalettir. 


2. "Ta altmış arşın derinliğinde" "ve altmış arşın derinliğindeki" şeklinde değiştirilmiş. "Ta" işaret sıfatı tamamen kaldırılmış. Bu manaya kısmen de olsa zarardır. Sonra iki cümle tek cümle yapıldığı için "ve" bağlacı ilave edilmiştir. Hem "derinliğinde" "derinliğindeki"  şeklinde değiştirilerek bu 4 kelimelik kısmın 3 kelimesinde 3 hata  yapılmıştır. Tahrifçilerin, bu işte ehil oldukları düşüncesiyle bu işe  girdikleri malumdur. Peki madem cahil değillerse bu yapılan  değişiklikler kasıttan başka ne ile izah edilebilir ?


3. "Bir susuz kuyuya rast geldi" "susuz bir kuyuya rast gelir" şeklinde değiştirilmiş. İki kelimenin yerini değiştirince güya metin anlaşılmazken, anlaşılır hale getirilmiş. Sonra "rast geldi" "rast gelir" şeklinde değiştirilerek, fiildeki zaman yine değiştirilmiştir. Tahrifatın yüzlerce misallerinden birisi daha..


4. "Kendini içine attı" "içine atlar"  şeklinde değiştirilmiş. Hem fiildeki zaman değiştirilmiş, hem de mana  bozulmuş. Çünkü kendini birşeyin içine atmak, istemeyerek yapılan  birşeydir. Bir yandan kişinin kaçtığınıda düşündüğümüzde kontrolsüz bir  atlayış olduğu malum olur. Tahrif edilmiş metinde ise bilinçli bir  atlama manası verilerek mana katledilmiştir.


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst