Konuya cevap cer

Orijinal metin: Fısk ve sefahet yolu ise; -hatta fâsıkın itirafiyle dahi- menfaatsiz olduğu halde, ondan dokuz ihtimal ile şekavet-i ebediye helaketi bulunduğu; 

Sadeleştirilmiş metin: Nefsin arzularına uyma ve Allah’a isyan yolunda ise –o yolda gidenlerin de itirafiyle- fayda yoktur ve onda dokuz ihtimalle ebedi azap ve helâk bulunur. 

Bu sözün başında “fısk” kelimesi “Allah’a isyan” olarak sadeleştirildiği halde burada “nefsin arzularına uyma” olarak sadeleştirilmiştir. Aynı metinde kullanılan “fısk” kelimesinin birbirinden çok farklı olarak sadeleştirilmesi gerçekten büyük bir tezattır. 

Hem yine bu sözün başında “sefahet “kelimesi “haram zevklere düşkünlük” olarak sadeleştirildiği halde burada “Allah’a isyan” olarak sadeleştirilmiş ki bu büyük bir tezattır. 

Sadeleştirenler bu cümlede  halt etmişlerdir. 

Orijinal metinde “hatta fasıkın itirafiyle” denildiği halde sadeleştirilmiş metinde “o yolda gidenlerin de itirafiyle” denilmiştir. Halbuki fısk yolunda gidenlere fasık denildiği halde, sefahet yolunda gidenlere sefih denilmiştir. Burada bir ayrım yapılarak sadece fasık zikredildiği halde sadeleştirilmiş metinde hem fasıkı hem de sefihi birleştirerek “o yolda gidenler” olarak sadeleştirmek büyük hatadır. Çünkü “fısk” ve “sefahet” kelimeleri birbirinden farklıdır. Fasık insan günahıyla iftihar edip açıktan işleyebildiği halde, sefih insanda böyle bir hususiyet bulunmayabilir. Bu iki yolda gidenleri aynı kefeye koyup “o yolda gidenler” diye sadeleştirmek hatadır. 

“Şekavet-i ebediye helaketi” ifadesini “ebedi azap ve helak” olarak çevirmek de hatadır. Araya “ve” bağlacını koymak manayı değiştirmek demektir. Sanki iki farklı ifade varmış da “ve” ile bağlıyormuş gibi yapmışlar, halbuki orijinal metinde böyle bir şey yoktur. 

İlginçtir ki “menfaat” kelimesini anlamayan anlayışsız kardeşlerinin “helâk” kelimesini bildiği farzedilmiştir ki bu bir tezattır. 


Orijinal metin: …icma ve tevatür derecesinde hadsiz ehl-i ihtisasın ve müşahedenin şehadetiyle sabittir. Ve ehl-i zevkin ve keşfin ihbaratiyle muhakkaktır. 

Sadeleştirilmiş metin: Bu, şu hususta söz sahibi olan, gözü manevi alemlere açık sayısız zâtın şahitliğiyle sabittir; zevk ve keşf ehlinin haber vermesiyle, yanlışlığına ihtimal bulunmayacak derecede kesindir.

Orijinal metindeki cümlenin yapısı tamamen alt üst edilmiştir. Burada mana tamamen değiştirilmiş ve tahrip edilmiştir. 

Cümleye “Bu, şu” diye başlamak hangi edebi sanat veya üsluba girmektedir? 

Orijinal metinde ehl-i ihtisas ve müşahedenin şehadetinin “icma ve tevatür” derecesinde olduğu anlatılmak istendiği halde sadeleştirilmiş metinde böyle bir hususiyetten bahsedilmemiştir. “İcma” kelimesinin karşılığı verilmediği gibi “tevatür” kelimesi sanki müstakil bir kelime zannedilerek “yanlışlığına ihtimal bulunmayan” manası verilmiştir. Halbuki burada “icma ve tevatür” kelimeleriyle anlatılmak istenilen şey “ehl-i ihtisas ve müşahedenin şehadetinin icma ve tevatür derecesinde olduğu”dur. Sadeleştiren zevatlar daha zahir manayı anlayamadıkları halde anlamayan kardeşlerine anlatmak sevdasına düşmüşler. Çok yazık doğrusu… 


Orijinal metin: Elhasıl:Ahiret gibi, dünya saadeti dahi, ibadette ve Allah’a asker olmaktadır. 

Sadeleştirilmiş metin: Kısacası: Ahiret saadeti gibi dünya saadetin de ibadette ve Allah’a kulluktadır. 

Orijinal cümlede anlaşılmayan hiçbir kelime yoktur. Böyle olduğu halde kalem karıştırmak sırf enaniyetten dolayıdır. “Elhasıl” kelimesi genellikle “netice olarak” manasına gelmektedir. Bu şekilde kullanılması daha uygundur. Bu kelimeyi “kısacası” olarak sadeleştirmek çok uygun değildir. “dünya saadeti dahi” ifadesi mutlak bırakıldığı halde “dünya saadetin de” şeklinde sadece insanın kendine mahsus bırakılması manayı katletmektir. “asker olmak” ifadesinin karşılığı “kulluk” mudur? 


Orijinal metin: Öyle ise biz daima: “Elhamdülillahi alettaati vettevfîk” demeliyiz. Ve Müslüman olduğumuza şükretmeliyiz. 

Sadeleştirilmiş metin: Öyleyse daima “Elhamdülillahi alet-taati vettevfik” demeli ve Müslüman olduğumuza şükretmeliyiz. 

Orijinal metinde anlaşılmayan hiçbir kelime yoktur. Böyle olduğu halde kalem karıştırmak sırf enaniyetten dolayıdır. Orijinal metinde “biz” kelimesi sadeleştirilmiş metinde uçmuştur. Demek ki lüzumsuz görülmüş!!! 


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst