durmuþ göktekin
Active member
TEKRAR, ALLAH’IN KOYDUĞU KANUNDUR…
Önümüzde bir yol var. Nerde biter bilmiyoruz. Yaşıyoruz hece, hece. Gidiyoruz gündüz gece. Tesellimiz bir bilmece. İnsanız ya işlerimiz hep imece. Gövdesi yaşlanmış, dibinden sürgünler çıkmış, meyvesiz ağaçlara dönüyoruz. Gençliğimizde gölgemizde olanların gölgesine sığınıyoruz. İhtiyarlıkla gelen gariplik, insanı mahzun ediyor. Gözü yaşlı, bağrı yanık, gönlü yıkık oluyoruz. Viraneleşmiş evlere, eşyalara benziyoruz. Varlığın tabiatından olsa gerek, insansız, her şey harabeleşiyor. Yalnızlık değersizleştiriyor insanı. Demek insan, her şeye, değer katıyor. Tekrar ile Allah bizi hayata bağlıyor. Bugün bittiğinde yarın başlıyor, güneş yeniden doğuyor ve hayat tekrar ile devam ediyor.
Geride kalan hayal-meyal bir hatıra, dökülmüş, saçılmış bir hayatın devamı. Sanki yaşayanlar yaşamamış ve yaşananlar, yaşanmamış gibi oluyor. Mazide kalanlar insanın içine doluyor. Olup bitene baktıkça hayatın tekrar ettiğini görüyoruz. İlk insandan buyana hayat hep aynı yaşanmış. Yiyip içmişiz, doğmuşuz, yaşamışız, ölmüşüz, hastalanmışız, sağlıklı olmuşuz, huzur bulmuşuz, kavgalar etmişiz. Bunlar hep tekrar etmiş. Böylece hayatın tekrar olduğunu anlamayan kalmamış. Bir öncekilerin yaptığını, yaşadığını, değişik şekillerle şimdi biz yaşıyoruz. Tekrar, Allah’ın koyduğu kanundur!
Değişim ve tekrarları ne kadar değiştirebiliyoruz? Değiştirdiklerimizi ve tekrarladıklarımızı ne kadar yenileyebiliyoruz? Âlimler ilmini, zalimler zulmünü, fasıklar fıskını, dostlar vefasını, âşıklar sevgisini, sorumlular saygısını, abidler ibadetini, münafıklar fitne ve fesadını, deliler cezbesini hem yeniliyor, hem de tekrarlıyor. En önemlisi; Allah yaratmayı, yaşatmayı, diriltmeyi, öldürmeyi, gündüzü geceyi ve mevsimleri tekrarlıyor. Kışın hazinesine aldığı nadide meyve ve sebzeleri mevsimi geldiğinde bize tekrar sunuyor.
Bütün bunların karşısında durup düşünmeliyiz: Biz neyi tekrarlıyoruz? Kendimizi her gün yenileyebiliyor muyuz? Neden ibadetleri tekrar edip duruyoruz? Allah’ı anmak için. Vefa için dostluklar kuruyoruz. Sevgi ve saygıya ihtiyacımız var, tekrar ediyoruz. Başkaları kin, nefret ve düşmanlığı tekrarlıyor. Herkes tercih hakkını kullanıyor. Böylece imtihana tabi tutulmuş oluyoruz. Allah, bize dünya ve ahirette faydalı, hayırlı olanları tekrarlamayı nasip etsin. Biz, Unutulanlardan ve unutanlardan olmayalım! Allah’ım hepimizi akıl tutulmasından koru. Hakk’ın tekrarı haktır. Rabbim, bizi kendine baktır!..
29. 02. 2012
Durmuş Göktekin
Önümüzde bir yol var. Nerde biter bilmiyoruz. Yaşıyoruz hece, hece. Gidiyoruz gündüz gece. Tesellimiz bir bilmece. İnsanız ya işlerimiz hep imece. Gövdesi yaşlanmış, dibinden sürgünler çıkmış, meyvesiz ağaçlara dönüyoruz. Gençliğimizde gölgemizde olanların gölgesine sığınıyoruz. İhtiyarlıkla gelen gariplik, insanı mahzun ediyor. Gözü yaşlı, bağrı yanık, gönlü yıkık oluyoruz. Viraneleşmiş evlere, eşyalara benziyoruz. Varlığın tabiatından olsa gerek, insansız, her şey harabeleşiyor. Yalnızlık değersizleştiriyor insanı. Demek insan, her şeye, değer katıyor. Tekrar ile Allah bizi hayata bağlıyor. Bugün bittiğinde yarın başlıyor, güneş yeniden doğuyor ve hayat tekrar ile devam ediyor.
Geride kalan hayal-meyal bir hatıra, dökülmüş, saçılmış bir hayatın devamı. Sanki yaşayanlar yaşamamış ve yaşananlar, yaşanmamış gibi oluyor. Mazide kalanlar insanın içine doluyor. Olup bitene baktıkça hayatın tekrar ettiğini görüyoruz. İlk insandan buyana hayat hep aynı yaşanmış. Yiyip içmişiz, doğmuşuz, yaşamışız, ölmüşüz, hastalanmışız, sağlıklı olmuşuz, huzur bulmuşuz, kavgalar etmişiz. Bunlar hep tekrar etmiş. Böylece hayatın tekrar olduğunu anlamayan kalmamış. Bir öncekilerin yaptığını, yaşadığını, değişik şekillerle şimdi biz yaşıyoruz. Tekrar, Allah’ın koyduğu kanundur!
Değişim ve tekrarları ne kadar değiştirebiliyoruz? Değiştirdiklerimizi ve tekrarladıklarımızı ne kadar yenileyebiliyoruz? Âlimler ilmini, zalimler zulmünü, fasıklar fıskını, dostlar vefasını, âşıklar sevgisini, sorumlular saygısını, abidler ibadetini, münafıklar fitne ve fesadını, deliler cezbesini hem yeniliyor, hem de tekrarlıyor. En önemlisi; Allah yaratmayı, yaşatmayı, diriltmeyi, öldürmeyi, gündüzü geceyi ve mevsimleri tekrarlıyor. Kışın hazinesine aldığı nadide meyve ve sebzeleri mevsimi geldiğinde bize tekrar sunuyor.
Bütün bunların karşısında durup düşünmeliyiz: Biz neyi tekrarlıyoruz? Kendimizi her gün yenileyebiliyor muyuz? Neden ibadetleri tekrar edip duruyoruz? Allah’ı anmak için. Vefa için dostluklar kuruyoruz. Sevgi ve saygıya ihtiyacımız var, tekrar ediyoruz. Başkaları kin, nefret ve düşmanlığı tekrarlıyor. Herkes tercih hakkını kullanıyor. Böylece imtihana tabi tutulmuş oluyoruz. Allah, bize dünya ve ahirette faydalı, hayırlı olanları tekrarlamayı nasip etsin. Biz, Unutulanlardan ve unutanlardan olmayalım! Allah’ım hepimizi akıl tutulmasından koru. Hakk’ın tekrarı haktır. Rabbim, bizi kendine baktır!..
29. 02. 2012
Durmuş Göktekin