Konuya cevap cer

Bismihi Sübhanehu

Ve bihi nesteıyn.



Bu dersimizde dünyada olup biten hadiselere şiddetli alaka göstermenin, mü'minler için ne gibi menfi neticeler vereceği üzerinde durmaya çalışalım. Katılımlarınızı bekliyoruz. Allah'ın selamı hepimizin üzerine olsun. Amin.



[BILGI]Zulme Razı Olmak Dahi Zulümdür.



Bismillahirrahmanirrahim


    Aziz, sıddık kardeşlerim,


     Dün, Emin, bu havaliye gelen bir kolordu münasebetiyle, istemediğim    ve  Rusun harbe devamını bilmediğim halde, Rusya’nın Kafkasla  ittisali    kesilmesini söyledi. Ben, onun sözünü kesip susturduğum  halde, kalbim    ehemmiyetle bir alâka gösterdi.


    Sonra, bugün namazda ve tesbihatında iken, mânevî tarzda denildi ki:


    Küre-i arzda çarpışan, mücadele eden cereyanlardan herhalde birisi İslâmiyete ve Kur’ân’a ve Risale-i Nur’a ve mesleğimize taraftar olacak; bu noktadan ona karşı bakmak gerektir. Bakmamak için bir iki mektupda yazdığım sebepler çendan kalbe, akla kâfidir; fakat meraklı ve hevesli olan nefse kâfi gelmiyor diye kalbime geldi. Aynen tesbihatta ihtar edildi ki:


    Ehemmiyetli sebebi ise: Bakmakta  bir tarafa   tarafgirlik hissi  uyanır; tarafgir nazarı, taraftar olduğu  taraf   cereyanın kusurunu  görmez, zulmüne rıza gösterir, belki alkışlar. Halbuki küfre rıza, küfür olduğu gibi, zulme razı olmak dahi zulümdür.


    Elbette zemin yüzünde bu dehşetli düelloda semavatı ağlatacak zulümler ve tahribat oluyor. Çok mâsum ve mazlumların hukukları kayboluyor, mahvoluyor. Mimsiz, gaddar medeniyetin zâlimâne düsturu olan, “Cemaat için fert feda edilir; milletin selâmeti için cüz’î hukuklara bakılmaz” diye, öyle dehşetli bir zulüm meydanı açmış ki, kurûn-u ûlâ vahşetlerinde de emsali vuku bulmamış. Kur’ân-ı     Mu’cizü’l-Beyânın adalet-i hakikiyesi, bir ferdin hakkını cemaate   feda   etmez; “Hak haktır; küçüğe, büyüğe, aza, çoğa bakılmaz” diye   kanun-u   semavî ve hakikî adalet noktasında Risale-i Nur şakirtleri   gibi   hakikat-i Kur’âniyeyle meşgul adamlar, zaruret  olmadan,    lüzumsuz, yalnız hevesli bir merak için, netice itibarıyla  fâidesi    bulunan ve netice daha gelmeden evvel lüzumsuz bakmak ve zâlimâne     tahribatlarını alkışlamak suretiyle İslâmiyet ve Kur’ân lehine hizmet     edeceği o cereyanın harekâtını fikren takip etmekle meşgul olmak    münasip  olmadığı için, nefis de, akıl ve kalbe tâbi olup merakını    bırakmış diye  anladım. 


[Kastamonu Lahikası]

[/BILGI]


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst