- Bu konu 2,186 yanıt içerir, 35 izleyen vardır ve en son Anonim tarafından güncellenmiştir.
-
YazarYazılar
-
11 Mayıs 2011: 13:41 #791270Anonim.İstiğfar edin, salevât okuyun,Kur’ân-ı kerîm okuyun,her şeyi Kur’ân’da bulursunuz.(Hz. Ahmed Amiş Kuddise-i Sirrühû)12 Mayıs 2011: 20:42 #791412Anonim.
Nefse, Allahü teâlânın kazâ ve kaderine rızâ göstermek kadar zor gelen bir şey yoktur.
Çünkü, kadere râzı olmak, Allahü teâlânın hükmüne boyun eğmek, nefsin isteklerine zıttır.
Nefs bunları istemez. Saâdete kavuşmak, nefsin rızâsını terk edip, Allahü teâlânın rızâsına koşmakla mümkündür.
Saâdete kavuşanlara müjdeler olsun.(Hz. Ebu’l-Alameyn Ahmed el Kebîr er Rüfâi Kuddise-i Sirrühû)
12 Mayıs 2011: 20:44 #791413Anonim.Aklı güzel kullanmak için, daima dini sohbetlere gidilmeli ve o sohbetlerde Allah ‘u Zülcelal’in kelamına, Hz. Peygamber (S.A.V) ‘in hadis-i şeriflerine ve büyük zatların menkıbelerine yer verilmelidir.(Hz. Seyda Muhammed Konyevî Kuddise-i Sirrühû)12 Mayıs 2011: 20:50 #791414Anonim”Bir insan ilim kazanmak için bir yola girerse, Cenâb-ı Hak ona cennete doğru bir yol açar. Melekler ilim peşinde koşanlardan hoşnut oldukları için kanatlarını onun altına gererler. İlim sahipleri için yerdekiler ve göktekiler mağfiret niyaz ederler… Peygamberlerin vârisleri âlimlerdir’
(Ahmed b. Hanbel, Müsned, V. 128).12 Mayıs 2011: 20:53 #791415Anonim”Rasûlullah vahy ile korunuyordu. Benim ise beni yalnız bırakmayan bir şeytanım vardır… Hayır işlerinde acele edin, çünkü arkanızdan acele gelen eceliniz var… Allah için söylenmeyen bir sözde hayır yoktur… Herhangi bir yericinin yermesinden korktuğu için hakkı söylemekten çekinen kimsede hayır yoktur… Amelin sırrı sabırdır… Hiç kimseye imandan sonra sağlıktan daha üstün bir nimet verilmemiştir… Hesaba çekilmeden kendinizi hesaba çekiniz”
(Ayr. bk. Ebû Nuaym, Hılye, l )13 Mayıs 2011: 17:20 #791520Anonim.
Yalancı Dünyâya Aldanma yâ Hû
Bu Dernek Dağılır Dîvân Eğlenmez.
İki Kapılı Bir Virânedir Bu
Bunda Konan Göçer, Konuk Eğlenmez.(Hz. Azîz Mahmud Hüdâyi Kuddise-i Sirrühû)
14 Mayıs 2011: 20:44 #791666Anonim.
Allahü teâlânın yolunda olan bir kimsenin kalbinde, Allahü teâlâya kavuşmaktan başka bir arzu bulunmaz.(Hz. Seyyid Emîr Buhârî Kuddise-i Sirrühû)
14 Mayıs 2011: 20:47 #791667AnonimO azîz, kesin olarak bilmelidir ki, insan iki şeyden ibârettir.
Sûret ve sıfat. Hüküm sıfata göredir, sûrete göre değil.
Hadîs-i şerîfte;Allahü teâlâ, sûretlerinize ve amellerinize bakmaz, kalblerinize bakar”buyruldu.
Ama sıfatın hükmü, hakîkat üzere, ancak âhirette görünür.
Çünkü orada her şeyin hakîkatı zâhir olur.
Bu sûret gidicidir ve herkes kendi sıfatına uygun şekilde haşrolunur.(Hz. Rükneddîn Ebu’l-Feth Çeştî Kuddise-i Sirrühû)14 Mayıs 2011: 20:52 #791668Anonim“Allah için çalışanın dünya arkasından gelir.”
Gavs-ı Sâni (k.s)14 Mayıs 2011: 20:54 #791670AnonimAllah o kadar zahirdir ki
zuhurunun şiddetinden gaiptir
önemli olan hızlı dönen tekerleğin,
döndüğünü görmek…
Hz. Ali r.a.18 Mayıs 2011: 21:33 #791934Anonim.Haramı terk etmek vâcibdir.
Şüphelileri terk etmek sünnettir.
Buna takvâ denir.
Zühd, helâlin azıyla kanâat etmektir.
Verâ, mübahları ihtiyaç mikdârı kullanmaktır.
Bu zâhire âit zühddür.
Bir de mânevî zühd vardır.
O ise dünyâ sevgisini terk etmek, gönlü dünyâ sevgisinden temizlemek
ve âhiret ile meşgûl olmaktır.(Hz. Sâfiyüddîn-i Erdebîlî Kuddise-i Sirrühû)9 Haziran 2011: 23:08 #792913Anonim–
Dünyâ ve dünyâ nîmeti hayaldir.Gök kubbesi altında hiçbir şey aynı hal üzere kalmaz, hep değişir.Onun için dünyâ malına, makâmına ve dünyâ hayâtına güvenme.Biz bu dünyâda misâfiriz, yolcuyuz.Sonunda ayrılıp gideceğiz.Sıkıntın varsa üzülme.Bir an sonra ne olacağımız belli değil.(Hz. Âzîz Mahmud Hüdâi Kuddise-i Sirruh)9 Haziran 2011: 23:11 #792914Anonim.
Ey karanlık geceyi uykuda geçiren mü’min, dua etmek zamanı geldi.
Haydi kalk.
Ey kötülük etmeyi adet edinmiş Nefs, ibadet etme, iyilik etme zamanı geldi.
Pencereden bak, tevbe kapısını aç, evi tertibe koy, düzelt.
Haydi durma Bizim nöbetimiz geldi.
Suçtan, kötülüklerden neden temizlenemiyorsun?
Günahlardan ellerini yıka, yüzüne su vur, Abdest al, namaza durma zamanı geldi.
Seni mezara koydukları, lahitte yüzünü Kıble’ye döndürdükleri zaman, Hayatta şu karşında duran Kıble’yi hatırlarsın, amma, namazını kılamadığın, kazaya bıraktığın için içinin Yanmasından eline ne geçer?
Sen şimdi hayatta iken, bu Kıble’den bir nur, bir ışık ara.
Bir ışık elde et de, o nur, o Işık, senin kabrini ışıtsın.
Allah’ın nuru gelince, kabir bir gül bahçesi olur”.Hz. Mevlana23 Haziran 2011: 23:44 #793801Anonim.İstikamet Peygamber(s.a.v)’in şeriâtına uymaktır.
İstikâmet emirleri tatbik etmek ve yüce Allah’ın nehyettiklerinden uzak kalmaktır.
İstikâmet nefsin hevasına tabi olmamaktır.
Çünkü nefsin hevâsına tabi olunduğu zaman o kalbin basireti kör olur.
O kalp doğruyu yanlış, yanlışı da doğru algılar.
Delaleti, hidayet; hidayeti de delalet olarak görür.
İşte nefse tabi olmak insanın basiretini köreltir ve insanı böyle yanlışlıklara götürür.(Hz. Muhammed Mu’tâ el Haznevî (Kaddesallahu Sırrahu’l-Lâtif))23 Haziran 2011: 23:47 #793802Anonim.
Mal yılana benzer. Hem zehiri hem de panzehiri vardır.
Eğer insan fayda ve zararını bilirse o yılanın şerrinden kurtulur. Malın faydası; şahsına, çocuklarına, hanımına isrâf etmeden sarf etmek, geri kalanı da hac, cihâd, dîn-i İslâmı yayma, câmi yaptırma ve fakirlere vermekle olur.
[Hz. Muhammed Hilmî Dârendevî (Kaddesallahu Sırrahu’l-Lâtif)] -
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.