- Bu konu 2,186 yanıt içerir, 35 izleyen vardır ve en son Anonim tarafından güncellenmiştir.
-
YazarYazılar
-
15 Ekim 2010: 14:56 #779680Anonim
Gayen su üstünde yürümek, havada uçmak olmasın.
Bunları balıklar ve kuşlar da yapıyor.
MÜKEMMEL…ALLAH RAZI OLSUN..O KADAR UÇAN VAR Kİ …16 Ekim 2010: 19:01 #779721AnonimBilinmeli ki, kalp, gayba ve manevi âleme açılan bir kapıdır. Akıl ise, zahire ve maddi âleme açılan bir kapıdır. Öyle ise, birinciyi ikinci ile aramak sapıklık, ikinciyi birinciyle aramak da gaflet ve cehalettir. Bunu inceden inceye düşünmek gerek..
(Hz. Muhammed Nurullah el Cezerî Kuddise-i Sirrühû)
17 Ekim 2010: 21:57 #779770AnonimDilini, Allahü teâlânın ismini anmaktan başka işlerle uğraşmaktan ve başka şeyler konuşmaktan koru. Nefsini hesâba çek. İlme yapış ve edebi muhâfaza et. Hak ve hukûka riâyet et. İbâdetten ayrılma. Güzel ahlâklı, merhamet sâhibi ve yumuşak ol. Allahü teâlâyı unutturacak her şeyden uzak dur ve onlara kapılma.(Hz. Bâyezid-i Üveysiyyü’l-Bestami)19 Ekim 2010: 13:14 #779851Anonimİstikamet Peygamberin(s.a.v) şeriatına uymaktır.
İstikamet emirleri tatbik etmek ve yüce Allah’ın nehy ettiklerinden uzak kalmaktır.
İstikamet nefsin hevasına tabi olmamaktır.
Çünkü nefsin hevasına tabi olunduğu zaman o kalbin basireti kör olur.O kalp doğruyu yanlış,yanlışı da doğru algılar.
Delaleti, hidayet,hidayeti de delalet olarak görür.İşte nefse tabi olmak insanın basiretini köreltir ve insanı böyle yanlışlıklara götürür.
(Hz. Muhammed Mu’ta Haznevî)19 Ekim 2010: 13:16 #779852AnonimDin-i Mübin-i İslâm’ın devam ve bekası, emr-i bi’l-maruf ve nehy-i ani’l-münkerin devamına; dîn-i mübin-i İslâm’ın inkırazı (yıkılması) ise emr-i bi’l-maruf ve nehy-i ani’l-münkerin terkine bağlıdır.(Hz. Ali Haydar Ahıskavî)25 Ekim 2010: 06:46 #780162Anonimkız, sevdiğine giderken, dağda bir dervişle karşılaşır. derviş:
– nereye gidiyorsun?
diye sorar. kız, uzakta bir araziyi işaret ederek:
– orada benim yarim var, ona elma götürüyorum
der sepetteki elmaları göstererek. derviş:
– kaç elman var, kaç tane elma götürüyorsun?
diye sorar. kız:
– o ne biçim soru, insan sevdiğine ikram edeceği şeyi sayar mı?!
der. derviş başını öne eğer, bir adım geri çekilir ve kızın fark etmeyeceği şekilde, elindeki 99’luk tespihin ipini koparır, çünkü o “saymaktadır”..25 Ekim 2010: 22:49 #780197AnonimEy oğul! Allah bize ve sana müslümanlara yardım etmeyi, nasib etsin. Amin. Sana Allah’dan korkmayı, O’na ibadet etmeyi, şeriatına bağlanmayı ve Allah’ın hududunu muhafaza etmeyi tavsiye ederim. Çünki bizim yolumuz, kitab ve sünnete; gönlün selametine, elin cömertliğine; hayrı yaymağa; cefayı defetmeye; eziyete katlanmaya ve ihvanın hatalarını görmemeye dayanmaktadır.
(Hz. Gavsu’l-Âzâm Seyyid Şerîf Muhyîddîn Abdülkâdîr-i Geylânî Kuddise-i Sirrühû)27 Ekim 2010: 23:40 #775250Anonimİnsanların dünya ile olan kuvvetli bağlantıları, sahip oldukları mal varlıklarıdır. Dünya ve ona ait olan mal varlığına sahip olmak her insanın tabiî arzularındandır. Fakat Cenâb-ı Hakk (c.c.) Kur’ân-ı Mübîn’inde dünyayı ve ona ait olan şeyleri levm ederken Cenâb-ı Rasûlullah Efendimiz: “Dünya sevgisi bütün kötülüklerin başıdır.” Hadis-i Şerifi ile mü’minleri dünyanın fitnesine karşı ayık olmaya çağırmıştır.
(Hz. Muzaffer Es-Sıddıkî Kuddise-i Sirrühû)
27 Ekim 2010: 23:44 #775223AnonimDört yüz hocadan ders okudum. Bunlardan dört bin hadîs-i şerîf öğrendim. Bütün bu hadîslerden bir tânesini seçip kendimi ona uydurdum, diğerlerini bıraktım. Çünkü, kurtuluşu ve ebedî seâdete kavuşmayı bunda buldum ve bütün nasîhatleri hep bunun içinde gördüm. Seçtiğim hadîs-i şerîf şudur: Peygamber efendimiz bir Sahâbîye buyurdu ki: “Dünyâ için, dünyâda kalacağın kadar çalış! Âhiret için, orada sonsuz kalacağına göre çalış! Allahü teâlâya muhtâç olduğun kadar itâat et! Cehennem’e dayanabileceğin kadar günâh işle!”
(Hz. Ebû Bekri’ş-Şiblî Kuddise-i Sirrühû)
28 Ekim 2010: 06:28 #780283Anonim“Dünyâ için, dünyâda kalacağın kadar çalış! Âhiret için, orada sonsuz kalacağına göre çalış! Allahü teâlâya muhtâç olduğun kadar itâat et! Cehennem’e dayanabileceğin kadar günâh işle!”
hayatımızın düstürü etmeyi nasıp eyle
ALLAHIM Allah razı olsun abim..29 Ekim 2010: 09:55 #780347AnonimEy müslümanlar! Dünyâ dedikleri bir hiçten ibârettir. Hiç olduğu şuradan anlaşılıyor ki, sonucu hiçtir. Hiç olan dünyâya gönül veren, yolunda ömrünü çürüten ve hiç olan şeyi isteyenler de bir hiçten ibâret kalacaklardır. Amma hiçi hiç sayan âriftir.(Hz. Eşrefoğlu Abdullah-ı Rûmî Kuddise-i Sirrühû)30 Ekim 2010: 15:18 #780444Anonim
– Her işe Besmele ile başla.
– Temiz ol.
– Daima iyiliği adet edin.
– Tembel olma .
– Namaza önem ver !
– Nimete şükür, belaya sabır et .
– Dünyanın mutluluğuna mağrur olma.
– Kendini başkalarına meth etme!
– Namahreme bakma. Harama bakmak gaflet verir.
– Kimsenin kalbini kırıp viran eyleme.
– Düşen şeyi alıp, temizleyerek yersen; fakirlikten kurtulursun.
– Edepli, mütevazı ve cömert ol !
– Tırnağınla dişini kurcalama.
– Elbiseni üzerinde dikmekten sakın.
– Cünüp kimse ile yemek yemek gam verir.
– Yalnız bir evde yatmaktan sakın.
– Çıplak yatmak fakirliğe sebep olur.Akşemseddin Hz.(Rahmetullahi aleyh)
30 Ekim 2010: 20:46 #780451AnonimEba Yezid Bestami r.a dedi ki: İşin başında dört şeyi yanlış öğrenmisim. Zira öyle vehmetmisim ki, ben O’nu ıstiyor, zikrediyor, biliyor ve seviyorum. İşin sonunda uyanıp gördüm ki, O, benden önce beni ıstiyor, anıyor, biliyor, ve seviyormuş.
31 Ekim 2010: 22:27 #780483AnonimGönlünde günahlar ve dünyâ sevgisi olanın, kalbi nasıl parlar?
Yahut, nefsi emmârenin arzularına göre hareket eden,
Allahü teâlânın rızâsını nasıl kazanır?
Gaflet ve günahlardan temizlenmeden, Allahü teâlânın huzûruna girmeyi nasıl ister? Çirkin işlerinden tövbe etmeyen, ince sırları anlamayı nasıl umar?
(Hz. Ahmed bin Muhammed İbn Ataullah el İskenderî Kuddise-i Sirrühû)31 Ekim 2010: 22:28 #780484Anonimİlmin tamamı iki şeyden ibârettir
1) Allahü teâlânın, ezelde, senin için takdir ettiği rızık için endişe etme.
2) Allahü teâlânın emir ve yasaklarına riâyet eyle.(Hz. İbrahim-i Havvâs Kuddise-i Sirrühû)
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.