Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Lahika Analizi
Kelime Analizi
1.Lem'anın Kelimetolojisi
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="kenz-i mahfi" data-source="post: 341695" data-attributes="member: 1024011"><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">TAHLİL </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Risale-i Nur Külliyatı'ndan Lem'alar kitabının 1. Lem'asının kelime sayıları bakımından tahlilinde şu sonuçlar çıkmıştır. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Mükerrer kelimeler bir kelime sayılmak şartıyla yaklaşık 314 kelime mevcuttur. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Mükerrer kelimeleri ilave ettiğimiz zaman yaklaşık olarak 520 kelime ediyor. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Şimdiki dilde karşılığını bilemeyeceğimiz kelimeler ise takriben 98 tanedir. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Bunlar: </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Münacat, Hazret, Mağrib, İşa, Fazilet, Mübarek, Lem’a, Azim, Mühim, İcabe, Kıssa, Meşhur, Hülasa, Dağdağa, Necat, Vaziyet, Esbab, Bilkülliye, Sukut, Cevv-i sema, Aleyh, İttifak, Musahhar, Selamet, Te’sir, Müsebbib-ül Esbab, Melce', Ayn-el yakin, Sırr-ı Ehadiyet, Nur-u Tevhid, İnkişaf, Hut, Taht-el bahir, Zelzele, Dağ-vari, Emvac, Dehşet, Cevelan, Tenezzühgah, Kamer, Tazyik, Mahlukat, Şecere-i yaktin, Lutf-u Rabbani, Müşahede, Müthiş, İstikbal, Nazar, Gaflet, Sergerdan, Küre-i zemin, Mahv, Sür’aten, Heva-i nefis, Ebedi, İktidaen, İltica, Dalalet, Halık-ı Semavat ve arz, Hatırat-ı kalb, Ahiret, Zat-ı Vacib-ül Vücud, Mehtap, Latif, Tenezzüh, Merhamet, Celbetmek, Vahşet, Ünsiyet, Adem, İnkılap, Mütemadiyen, Mevt, Karn, Merkub, Sefine, Manevi, İbret, Tefekkür, Müteellim, Furkan, Elhası, Camiiyet, Mahiyet, Ulvi, İhtizaz, Hengam, Kübra, Hurdebini, Kabza-i tasarruf, Ecram, Zuhur, Müştakane, Ma’bud, Zerrat, Seyyarat, Vari, Hizmetkar, Cihet, Envar, Halaskar, Tenevvür, Hakikat" kelimeleridir. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">1.Bu kelimeler içinde 1. Lem’a’da takip eden ibarede karşılığı verilen kelimeler ise şunlardır: </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">En azim bir münacattır ve en mühim bir vesile-i icabe-i duadır</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Münacat = Dua</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Hem balığa, hem denize, hem geceye</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">(Bir alt satırda)</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">“Gece, deniz ve hût” </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Hût = Büyük bir balık </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">O vaziyette esbab bilkülliye sukut etti. Çünkü o halde…</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Vaziyet = Hal </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Bütün halk onun hizmetkarı ve yardımcısı olsa idiler. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Hizmetkar = Yardımcı</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Müsebbib-ül Esbabdan başka bir melce’ olamadığını ayn-el-yakin gördüğünden..</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Ayn-el-yakin = Görür gibi inanmak</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Her taraftan onu tehdit ve tazyik eden o mahlukat, her cihette ona dostluk yüzünü gösterdiler</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Cihet = Taraf</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Merkubumuz olup, bizi ona bindirip </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Merkub = Üzerine binilmiş, bindirilmiş</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Kainatın kıyamet hengamındaki zelzele-i kübrasından</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Zelzele-i Kübra = kıyamet </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Ecram-ı ulviyeden zuhur eden kuyruklu yıldızdan dahi korkar</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Ecram = Yıldızlar</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">2. Bilemeyeceğimiz kelimelerin bir kısmının ise yine 1. Lem’a’nın değişik yerlerinde tam kelime karşılığı verilmiştir. Bunlar:</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Envar = Nurlar</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Müthiş = Dehşetli</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Esbab = Sebepler</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Bahir = Deniz</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Halaskar = Kurtarıcı</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Halaskar olmak = İmdat etmek, kurtarmak </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Tenevvür etmek = Işıklandırmak </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Sefine = Gemi </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Küre-i zemin = Dünya </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Melce’ = Kurtulacak yer </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Mahiyet = Hakikat </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Hakikat-i hal = Hakiki vaziyet</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Dünya =Zemin</span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Sür’aten = Birdenbire </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Müşahede = Gözle görmek </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Ünsiyet = Dostluk </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">-vari = Gibi </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">3. Az çok manasını belki tam ifade edemeyeceğimiz fakat bize yabancı olmayan ve günlük hayatta kullandığımız kelimeler ise “hazret, meşhur, mübarek, fazilet, mühim, kıssa, aleyh, necat, ittifak, selamet, tesir, zelzele, dehşet, mahlukat, istikbal, nazar, gaflet, ebedi, ahiret, mehtap, merhamet, vahşet, inkılap, manevi, ibret, tefekkür” olmak üzere 26 adettir. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">4. Türkçe’de karşılığı olmayan kelimeler “Lem’a, icabe, müsebbib-ül esbab, sırr-ı ehadiyet, nur-u tevhid, cevelan, lutf-u Rabbani, Halık-ı Semavat ve Arz, Zat-ı Vacib-ül Vücud, dalalet, Furkan, camiiyet, ihtizaz, kabza-i tasarruf, ma’bud, tenezzüh” olmak üzere 16 adettir. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">5. Bu dört maddede sayılan kelimeleri çıkardığımız zaman geriye kalanlar: “Mağrib, işa, azim, hülasa, dağdağa, bilkülliye, sukut, cevv-isema, musahhar, inkişaf, dağ-vari, emvac, kamer, tazyik, şecere-i yaktin, mahv, heva-i nefis, iktidaen, iltica, latif, celbetmek, adem, mütemadiyen, mevt, karn, müteellim, elhasıl, ulvi, hengam, hurdebini, zuhur, zerrat, seyyarat” olmak üzere 33 adettir. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">6. 5.maddedeki kelimelerden külliyatın farklı yerlerinde karşılığı verilenler: “mağrib, işa, azim, hülasa, dağdağa, bilkülliye, sukut, cevv-i sema, musahhar, inkişaf, dağ-vari, emvac, iktidaen, kamer, tazyik, iktidaen, iltica, latif, celbetmek, adem, mütemadiyen, mevt, karn, müteellim, ulvi, hengam, hurdebini, elhasıl, zuhur, zerrat, seyyarat” olmak üzere 30 adettir. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">7. Buraya kadar saydıklarımız çıkarıldıktan sonra geriye kalanlar: “ şecere-i yaktin, heva-i nefis, elhasıl” kelimeleri olarak 3 adettir. Bu kelimelerden “şecere-i yaktin” kelimesinin yarısına yani “şecer = ağaç” kelimesine külliyatın çok yerinde geçtiği için aşinayız. Geriye “yaktin = kabak” kelimesi kalıyor ki bu sadece külliyatta 1 yerde geçiyor. Ayrıca ”heva-i nefis” kelimesinin yarısını yani “nefis” kelimesini biliyoruz. Geriye “heva” kelimesi kalıyor ki onun karşılığı “kötü istekler” manasındadır. “elhasıl” kelimesiyle “hülasa” hemen hemen aynı manalara geliyor. İki kelime de külliyatta çokça kullanılıyor. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">8. 1.Lem’ada günümüzde çokça kullandığımız “deniz, fırtına, karanlık, kesik, çünkü, gece, birden, halk, sinema, perde, cenaze, kuyruklu yıldız, mikrop, insan, dünya, hayat, bahçe” gibi her tabakadan insanın rahatlıkla anlayabileceği yüzden fazla kelime kullanılmıştır. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Türkçede karşılığı olmayan “Vacib-ül Vücud”, “sırr-ı Ehadiyet” gibi tabirler için üstadımız nice eserler kaleme almıştır. Bu tabirleri bir iki kelime ile ifade edebilmek zaten mümkün değildir ve hakiki manasını asla gösteremez. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">“meydan-ı cevelan”, “sahil-i selamet”, “kıssa-i meşhure” gibi terkiplerde geçen iki kelimeden birisini anlayabiliyoruz ve manasını biliyoruz. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Şimdi bu kadar süzgeçlerden geçirildikten sonra anlayamayacağımız bir tek kelime olan “şecere-i yaktin” kalıyor. Onu da bi zahmet lügata bakarak öğrenelim. Şimdi buraya kadarki çalışmalardan görüldüğü gibi hiçbir lügata müracaat etmeden dahi rahatlıkla külliyattaki kelimeler anlaşılabiliyormuş. Öncelikle </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">a. Bir kısım kelimelerin karşılığı takip eden ibarede veya bir öncesinde geçmektedir. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">b.Bir kısım kelimelerin karşılığı aynı eserin muhtelif yerlerinde geçmektedir. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">c.Bir kısmının tam manasını bilemesek de bize yabancı değildir. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">d.Bir kısmının kullandığımız dilde karşılığı yoktur. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">e.Bilmediğimiz kelimeler elbette ki vardır. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">f. Fakat bu bilmediğimiz kelimelerin başka risalelerde tam karşılığı verilerek bu sorun da izale edilmiştir. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">g. Geriye karşılığı verilmeyen kelimeler vardır ki onlar çok azdır. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'"></span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">80-90 yıl önce yazılan bu eserler için dili ağır diyenlerin ve en ilginci şudur ki “en çok satılan ve en çok okunan kitaplar için”, “anlaşılmıyor” diyenlerin neyi anlamadıklarını veya anlayamadıklarını, sadeleştirme hevesine kapılanların neyi sadeleştirdiklerini veya sadeleştirmek istediklerini bir nebze olsun göstermek istedim. Belki lüzumsuz bir çalışma oldu fakat Risale-i Nur gibi en çok satılan ve en çok okunan eserlerin anlayan ve istifade eden müştakları çok ki dilin ağırlığı değil, mananın zenginliğine bakılıyor. Zaten bu haliyle döneminin eserleri arasında en rahat ve kolay anlaşılan bir eser olmakla benzersizdir. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Bu konuda herhangi bir çalışma yapılıp yapılmadığını bilmiyorum. Kusurlar varsa tamamen şahsıma aittir. Sadeleştirmeye karşı tepkimizi göstermek için acizane yapılmış bir çalışmadır. Belki zaman israf ettik fakat sırf bu çalışmada dahi şahsım adına çok istifade ettim ve Risalelerin kudsiyetini bir kez daha anlamış oldum. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Kusurlar şahsıma aittir. </span></p><p><span style="font-family: 'Palatino Linotype'">Saygılarımla...</span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="kenz-i mahfi, post: 341695, member: 1024011"] [SIZE=4][/SIZE][FONT=Palatino Linotype]TAHLİL Risale-i Nur Külliyatı'ndan Lem'alar kitabının 1. Lem'asının kelime sayıları bakımından tahlilinde şu sonuçlar çıkmıştır. Mükerrer kelimeler bir kelime sayılmak şartıyla yaklaşık 314 kelime mevcuttur. Mükerrer kelimeleri ilave ettiğimiz zaman yaklaşık olarak 520 kelime ediyor. Şimdiki dilde karşılığını bilemeyeceğimiz kelimeler ise takriben 98 tanedir. Bunlar: Münacat, Hazret, Mağrib, İşa, Fazilet, Mübarek, Lem’a, Azim, Mühim, İcabe, Kıssa, Meşhur, Hülasa, Dağdağa, Necat, Vaziyet, Esbab, Bilkülliye, Sukut, Cevv-i sema, Aleyh, İttifak, Musahhar, Selamet, Te’sir, Müsebbib-ül Esbab, Melce', Ayn-el yakin, Sırr-ı Ehadiyet, Nur-u Tevhid, İnkişaf, Hut, Taht-el bahir, Zelzele, Dağ-vari, Emvac, Dehşet, Cevelan, Tenezzühgah, Kamer, Tazyik, Mahlukat, Şecere-i yaktin, Lutf-u Rabbani, Müşahede, Müthiş, İstikbal, Nazar, Gaflet, Sergerdan, Küre-i zemin, Mahv, Sür’aten, Heva-i nefis, Ebedi, İktidaen, İltica, Dalalet, Halık-ı Semavat ve arz, Hatırat-ı kalb, Ahiret, Zat-ı Vacib-ül Vücud, Mehtap, Latif, Tenezzüh, Merhamet, Celbetmek, Vahşet, Ünsiyet, Adem, İnkılap, Mütemadiyen, Mevt, Karn, Merkub, Sefine, Manevi, İbret, Tefekkür, Müteellim, Furkan, Elhası, Camiiyet, Mahiyet, Ulvi, İhtizaz, Hengam, Kübra, Hurdebini, Kabza-i tasarruf, Ecram, Zuhur, Müştakane, Ma’bud, Zerrat, Seyyarat, Vari, Hizmetkar, Cihet, Envar, Halaskar, Tenevvür, Hakikat" kelimeleridir. 1.Bu kelimeler içinde 1. Lem’a’da takip eden ibarede karşılığı verilen kelimeler ise şunlardır: En azim bir münacattır ve en mühim bir vesile-i icabe-i duadır Münacat = Dua Hem balığa, hem denize, hem geceye (Bir alt satırda) “Gece, deniz ve hût” Hût = Büyük bir balık O vaziyette esbab bilkülliye sukut etti. Çünkü o halde… Vaziyet = Hal Bütün halk onun hizmetkarı ve yardımcısı olsa idiler. Hizmetkar = Yardımcı Müsebbib-ül Esbabdan başka bir melce’ olamadığını ayn-el-yakin gördüğünden.. Ayn-el-yakin = Görür gibi inanmak Her taraftan onu tehdit ve tazyik eden o mahlukat, her cihette ona dostluk yüzünü gösterdiler Cihet = Taraf Merkubumuz olup, bizi ona bindirip Merkub = Üzerine binilmiş, bindirilmiş Kainatın kıyamet hengamındaki zelzele-i kübrasından Zelzele-i Kübra = kıyamet Ecram-ı ulviyeden zuhur eden kuyruklu yıldızdan dahi korkar Ecram = Yıldızlar 2. Bilemeyeceğimiz kelimelerin bir kısmının ise yine 1. Lem’a’nın değişik yerlerinde tam kelime karşılığı verilmiştir. Bunlar: Envar = Nurlar Müthiş = Dehşetli Esbab = Sebepler Bahir = Deniz Halaskar = Kurtarıcı Halaskar olmak = İmdat etmek, kurtarmak Tenevvür etmek = Işıklandırmak Sefine = Gemi Küre-i zemin = Dünya Melce’ = Kurtulacak yer Mahiyet = Hakikat Hakikat-i hal = Hakiki vaziyet Dünya =Zemin Sür’aten = Birdenbire Müşahede = Gözle görmek Ünsiyet = Dostluk -vari = Gibi 3. Az çok manasını belki tam ifade edemeyeceğimiz fakat bize yabancı olmayan ve günlük hayatta kullandığımız kelimeler ise “hazret, meşhur, mübarek, fazilet, mühim, kıssa, aleyh, necat, ittifak, selamet, tesir, zelzele, dehşet, mahlukat, istikbal, nazar, gaflet, ebedi, ahiret, mehtap, merhamet, vahşet, inkılap, manevi, ibret, tefekkür” olmak üzere 26 adettir. 4. Türkçe’de karşılığı olmayan kelimeler “Lem’a, icabe, müsebbib-ül esbab, sırr-ı ehadiyet, nur-u tevhid, cevelan, lutf-u Rabbani, Halık-ı Semavat ve Arz, Zat-ı Vacib-ül Vücud, dalalet, Furkan, camiiyet, ihtizaz, kabza-i tasarruf, ma’bud, tenezzüh” olmak üzere 16 adettir. 5. Bu dört maddede sayılan kelimeleri çıkardığımız zaman geriye kalanlar: “Mağrib, işa, azim, hülasa, dağdağa, bilkülliye, sukut, cevv-isema, musahhar, inkişaf, dağ-vari, emvac, kamer, tazyik, şecere-i yaktin, mahv, heva-i nefis, iktidaen, iltica, latif, celbetmek, adem, mütemadiyen, mevt, karn, müteellim, elhasıl, ulvi, hengam, hurdebini, zuhur, zerrat, seyyarat” olmak üzere 33 adettir. 6. 5.maddedeki kelimelerden külliyatın farklı yerlerinde karşılığı verilenler: “mağrib, işa, azim, hülasa, dağdağa, bilkülliye, sukut, cevv-i sema, musahhar, inkişaf, dağ-vari, emvac, iktidaen, kamer, tazyik, iktidaen, iltica, latif, celbetmek, adem, mütemadiyen, mevt, karn, müteellim, ulvi, hengam, hurdebini, elhasıl, zuhur, zerrat, seyyarat” olmak üzere 30 adettir. 7. Buraya kadar saydıklarımız çıkarıldıktan sonra geriye kalanlar: “ şecere-i yaktin, heva-i nefis, elhasıl” kelimeleri olarak 3 adettir. Bu kelimelerden “şecere-i yaktin” kelimesinin yarısına yani “şecer = ağaç” kelimesine külliyatın çok yerinde geçtiği için aşinayız. Geriye “yaktin = kabak” kelimesi kalıyor ki bu sadece külliyatta 1 yerde geçiyor. Ayrıca ”heva-i nefis” kelimesinin yarısını yani “nefis” kelimesini biliyoruz. Geriye “heva” kelimesi kalıyor ki onun karşılığı “kötü istekler” manasındadır. “elhasıl” kelimesiyle “hülasa” hemen hemen aynı manalara geliyor. İki kelime de külliyatta çokça kullanılıyor. 8. 1.Lem’ada günümüzde çokça kullandığımız “deniz, fırtına, karanlık, kesik, çünkü, gece, birden, halk, sinema, perde, cenaze, kuyruklu yıldız, mikrop, insan, dünya, hayat, bahçe” gibi her tabakadan insanın rahatlıkla anlayabileceği yüzden fazla kelime kullanılmıştır. Türkçede karşılığı olmayan “Vacib-ül Vücud”, “sırr-ı Ehadiyet” gibi tabirler için üstadımız nice eserler kaleme almıştır. Bu tabirleri bir iki kelime ile ifade edebilmek zaten mümkün değildir ve hakiki manasını asla gösteremez. “meydan-ı cevelan”, “sahil-i selamet”, “kıssa-i meşhure” gibi terkiplerde geçen iki kelimeden birisini anlayabiliyoruz ve manasını biliyoruz. Şimdi bu kadar süzgeçlerden geçirildikten sonra anlayamayacağımız bir tek kelime olan “şecere-i yaktin” kalıyor. Onu da bi zahmet lügata bakarak öğrenelim. Şimdi buraya kadarki çalışmalardan görüldüğü gibi hiçbir lügata müracaat etmeden dahi rahatlıkla külliyattaki kelimeler anlaşılabiliyormuş. Öncelikle a. Bir kısım kelimelerin karşılığı takip eden ibarede veya bir öncesinde geçmektedir. b.Bir kısım kelimelerin karşılığı aynı eserin muhtelif yerlerinde geçmektedir. c.Bir kısmının tam manasını bilemesek de bize yabancı değildir. d.Bir kısmının kullandığımız dilde karşılığı yoktur. e.Bilmediğimiz kelimeler elbette ki vardır. f. Fakat bu bilmediğimiz kelimelerin başka risalelerde tam karşılığı verilerek bu sorun da izale edilmiştir. g. Geriye karşılığı verilmeyen kelimeler vardır ki onlar çok azdır. 80-90 yıl önce yazılan bu eserler için dili ağır diyenlerin ve en ilginci şudur ki “en çok satılan ve en çok okunan kitaplar için”, “anlaşılmıyor” diyenlerin neyi anlamadıklarını veya anlayamadıklarını, sadeleştirme hevesine kapılanların neyi sadeleştirdiklerini veya sadeleştirmek istediklerini bir nebze olsun göstermek istedim. Belki lüzumsuz bir çalışma oldu fakat Risale-i Nur gibi en çok satılan ve en çok okunan eserlerin anlayan ve istifade eden müştakları çok ki dilin ağırlığı değil, mananın zenginliğine bakılıyor. Zaten bu haliyle döneminin eserleri arasında en rahat ve kolay anlaşılan bir eser olmakla benzersizdir. Bu konuda herhangi bir çalışma yapılıp yapılmadığını bilmiyorum. Kusurlar varsa tamamen şahsıma aittir. Sadeleştirmeye karşı tepkimizi göstermek için acizane yapılmış bir çalışmadır. Belki zaman israf ettik fakat sırf bu çalışmada dahi şahsım adına çok istifade ettim ve Risalelerin kudsiyetini bir kez daha anlamış oldum. Kusurlar şahsıma aittir. Saygılarımla...[/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Lahika Analizi
Kelime Analizi
1.Lem'anın Kelimetolojisi
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst