Alman Profesör Wilfried Siebold, 50’ye yakın ülke gezdiğini ancak Türkiye’deki gibi bir insan sevgisi ve konukseverlikle karşılaşmadığını ifade etti.
Bremen Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Wilfried Siebold, Anadolu insanındaki içten davranma, çıkarsız sevme ve karşılıksız yardım etme duygusunu dünyanın hiç bir ülkesinde göremediğini söyledi. Kırk beş yıl içinde 50'ye yakın ülke gezdiğini ve dinlenmek için yılın 3 ayını Türkiye'de geçirdiğini belirten Wilfried Siebold, uzun yıllar İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi'nde sanat tarihi derslerine girdiğini ifade etti.
Kırk yıldır tatilini Türkiye'de yaptığını ve Almanya'da kaldığı süre içinde en çok özlediği şeyin Türk dostlarıyla Türkçe sohbet etmek olduğunu anlatan Siebold, ünlü ozan Âşık Veysel'in ‘Uzun İnce Bir Yoldayım' türküsü ile folklor araştırmacısı ve bağlama virtüözü arkadaşı Hamit Çine'den Teke yöresi türküleri dinleyince gün içindeki yorgunluğunun geçtiğini dile getirdi.
Avrupa'da doğup büyümesine rağmen, samimi dostlarının Türkiye'de olduğunu vurgulayan Siebold, dünyanın Anadolu insanının yüreğinde sakladığı içten, çıkarsız, doğal, başkasının mutluluğuyla mutlu olma ve karşılıksız sevme duygusuna ihtiyacının bulunduğunu kaydetti.
Anadolu insanın içten sevgisini Avrupa ülkelerinde bulamadığını söyleyen Alman profesör, “Türklerde misafir ağırlama başlı başına bir kültür. Türkiye'de yaşadığım ilk yıllarda Türk arkadaşlarım yemek sofrasına davet ettiğinde ısrarcı olmaları beni rahatsız ediyordu. İki kaşık yemek yediğimde niye az yedin diye darılıyorlardı. Fakat Ege, Karadeniz'i İç Anadolu'yu, Akdeniz'i ve Doğu illerini gezince misafire yardım etme duygusunun bu topraklara ait bir kültür olduğunu öğrendim. Sabahları tarhana çorbasıyla kahvaltı yapmayı Antalya'nın Elmalı ilçesinde öğrendim. 30 yıl önce Elmalı'nın Akçainiş köyünde yediğim nohut ve bulgur pilavının lezzetini unutamadım.” Türkiye'de yaşadığı süre içinde dikkat çeken en önemli unsurun Türklerin tatile gelen yabancı misafirlere yakın komşusundan daha fazla ilgi göstermesi olduğunun altını çizen Siebold, köylerdeki içten davranışın halen devam ettiğini kaydetti. Siebold, 40 yıllık Türkiye'ye gidip gelme ve Manavgat Side'de tatil yapma alışkanlığını ‘Kardeşim Mehmet Yine Ben Geldim' ismiyle kitaplaştıracağını sözlerine ekledi.
Bremen Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Wilfried Siebold, Anadolu insanındaki içten davranma, çıkarsız sevme ve karşılıksız yardım etme duygusunu dünyanın hiç bir ülkesinde göremediğini söyledi. Kırk beş yıl içinde 50'ye yakın ülke gezdiğini ve dinlenmek için yılın 3 ayını Türkiye'de geçirdiğini belirten Wilfried Siebold, uzun yıllar İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi'nde sanat tarihi derslerine girdiğini ifade etti.
Kırk yıldır tatilini Türkiye'de yaptığını ve Almanya'da kaldığı süre içinde en çok özlediği şeyin Türk dostlarıyla Türkçe sohbet etmek olduğunu anlatan Siebold, ünlü ozan Âşık Veysel'in ‘Uzun İnce Bir Yoldayım' türküsü ile folklor araştırmacısı ve bağlama virtüözü arkadaşı Hamit Çine'den Teke yöresi türküleri dinleyince gün içindeki yorgunluğunun geçtiğini dile getirdi.
Avrupa'da doğup büyümesine rağmen, samimi dostlarının Türkiye'de olduğunu vurgulayan Siebold, dünyanın Anadolu insanının yüreğinde sakladığı içten, çıkarsız, doğal, başkasının mutluluğuyla mutlu olma ve karşılıksız sevme duygusuna ihtiyacının bulunduğunu kaydetti.
Anadolu insanın içten sevgisini Avrupa ülkelerinde bulamadığını söyleyen Alman profesör, “Türklerde misafir ağırlama başlı başına bir kültür. Türkiye'de yaşadığım ilk yıllarda Türk arkadaşlarım yemek sofrasına davet ettiğinde ısrarcı olmaları beni rahatsız ediyordu. İki kaşık yemek yediğimde niye az yedin diye darılıyorlardı. Fakat Ege, Karadeniz'i İç Anadolu'yu, Akdeniz'i ve Doğu illerini gezince misafire yardım etme duygusunun bu topraklara ait bir kültür olduğunu öğrendim. Sabahları tarhana çorbasıyla kahvaltı yapmayı Antalya'nın Elmalı ilçesinde öğrendim. 30 yıl önce Elmalı'nın Akçainiş köyünde yediğim nohut ve bulgur pilavının lezzetini unutamadım.” Türkiye'de yaşadığı süre içinde dikkat çeken en önemli unsurun Türklerin tatile gelen yabancı misafirlere yakın komşusundan daha fazla ilgi göstermesi olduğunun altını çizen Siebold, köylerdeki içten davranışın halen devam ettiğini kaydetti. Siebold, 40 yıllık Türkiye'ye gidip gelme ve Manavgat Side'de tatil yapma alışkanlığını ‘Kardeşim Mehmet Yine Ben Geldim' ismiyle kitaplaştıracağını sözlerine ekledi.