Ekseriyetle İstanbul'da okuyan üniversite seviyesindeki genç kardeşlerimizin katılmış olduğu kalabalık bir kafile ile beş gün süren uzun bir Şark seyahatinde bulunduk.
Ağırlığını "Nur menzilleri"nin teşkil ettiği bu seyahatimizin güzergâhı şu şekilde gerçekleşti: Malatya, Solhan (Bingöl), Van, Hizan, Nurs, Veyselkaran (Baykan), Tillo (Siirt), Batman ve Şanlıurfa.
Koca bir otobüsü dolduran 45–50 kişilik kafilemizin öncelikle Malatya'daki kardeşlerden görmüş olduğu hüsn–ü alâka ve muhabbetli karşılama, on altı saatlik yol yorgunluğunu izâle ettiği gibi, fevkalâde yüksek bir moral ve şevk unsurunu da ateşlemiş oldu.
Aynı muhabbet ve alâkadarlığı Van'da, Hizan'da, Nurs'ta, Siirt'te, Batman'da ve Şanlıurfa'da da görmenin mürüvvetini, bahtiyarlığını bihakkın yaşayarak İstanbul'a döndük.
Solhan'da ise, bambaşka bir sürprizle karşılaştık. Kafilemizin akşam namazını camide kıldığını gören o yörenin eşrafından bazıları, ısrarlı bir şekilde bizleri dâvet ederek izzet û ikramda bulunmak istediler. Yolumuz uzundu; ancak onları kırmak da olmazdı. Mecburen dâvete icabet ederek, ilk defa karşılaştığımız bu civanmert insanların gönlünü almaya çalıştık.
İşte, o bölgenin insanı ekseriyet itibariyle böyledir: Merttir, cömerttir, dindardır, kalbîdir, hasbidir... Dahası, fevkalâde bir misafirperverlik meziyetiyle sizleri ağırlayıp uğurlamaktan, ayrıca bir sevinç ve memnuniyet hissediyor. Yani, sizlere hem hizmet ediyor, hem de bundan dolayı apayrı bir haz ve lezzet alıyor.
Hâsılı, Şark vilâyetlerinde yaşayan insanlarımızın buna mümasil meziyetlerini saymakla bitiremeyiz. Bizlerin duyduğu memnuniyeti hakkıyla ifade etmeye ise, cidden kelimeler kifâyet etmez.
Cenâb–ı Hak, onlardan ebeden razı olsun ve bu insanlarımızı bir ân evvel terör belâsından kurtararak huzura, sükûna kavuştursun.
NURSLULARIN BEKLENTİSİ
Nursluların anlattığına göre, bu seyahatimizde bir ilk gerçekleşmiş oldu: Elli kişi kapasiteli bir büyük otobüs (üstelik Mercedes 403 model), Nurs Köyüne ilk defa vasıl olmuş. Ancak, hemen ifade edelim ki, bu koca otobüsle Nurs'a varmak hiç de kolay olmadı.
Nurs'ta iklim şartları çok çekindir. Yapılan yollar, köprüler, vesaire, kar, yağmur ve bilhassa coşkun akan sel sularının tazyikine dayanamıyor, çabuk bozuluyor.
Bu arada, Nursluların pek mühim bir beklentisini ifade etmeden geçemeyiz.
Çoğunuzun bildiği gibi, Nurs Köyünde üç–dört sene evvel inşasına başlanan ve artık bitirilme safhasına gelinen bir Bediüzzaman Külliyesi var.
Esasında, şu ana kadar inşaatı tamamen bitirilmesi, hatta hizmete açılmış olması gereken bu külliyedeki inşa faaliyeti, yaşanan kriz ve maddî imkânsızlıklar sebebiyle maalesef geri kaldı. Hele yapılan nakdî yardımlar, neredeyse durma noktasına geldi.
Neredeyse tamamı fakir olan Nurslular ise, yaşanan bu tavakkuftan dolayı hayli üzüntülüdürler. Onlar bedenen çalışıyor, her türlü işçilik, amelelik yapıyorlar.
Ancak, onlar bilhassa Nur Talebelerinden de aynî ve nakdî yardım bekliyorlar. Zira, külliyenin bitmesi ve hizmete girmesi için buna şiddetle ihtiyaç duymaktadılar. Bizim onlarla birlikte tesbit edebildiğimiz aynî yardım listesi şöyledir:
* Külliyenin üst kaplaması için, yaklaşık 2.5 ton kadar alüminyüm. Bunun maliyeti, 30 bin liranın üzerinde.
* Yer döşemesi için "rabıta" denilen tahta parke. Yaklaşık 700 metre kare.
* İç mekânda kullanılacak lambiriler. Bu da 350 metre kare olarak tahmin ediliyor.
* Külliyenin cami kısmı için ahşaptan bir mimber ve mihrap kaplaması.
* Altı bölümlük külliyeye ayrıca ilâve etme ihtiyacı duyulan yemekhane bölümünün duvarı için yekûn 90 metre kare tutarında tuğla.
Ayrıca, resmî bir dernek tarafından inşası takip edilen bu külliyeye nakdî yardımda bulunmak isteyenler için de gerekli bilgileri tekraren belirtelim.
Ziraat Bankası Hizan Şubesi
Hesap no: 4450 6210
Dernek Başkanı ve Külliyenin bilfiil sorumlusu: Hikmet Okur
Telf: 0505 950 00 62 0532 593 07 97
M. Latif SALİHOĞLU
YENİ ASYA
Ağırlığını "Nur menzilleri"nin teşkil ettiği bu seyahatimizin güzergâhı şu şekilde gerçekleşti: Malatya, Solhan (Bingöl), Van, Hizan, Nurs, Veyselkaran (Baykan), Tillo (Siirt), Batman ve Şanlıurfa.
Koca bir otobüsü dolduran 45–50 kişilik kafilemizin öncelikle Malatya'daki kardeşlerden görmüş olduğu hüsn–ü alâka ve muhabbetli karşılama, on altı saatlik yol yorgunluğunu izâle ettiği gibi, fevkalâde yüksek bir moral ve şevk unsurunu da ateşlemiş oldu.
Aynı muhabbet ve alâkadarlığı Van'da, Hizan'da, Nurs'ta, Siirt'te, Batman'da ve Şanlıurfa'da da görmenin mürüvvetini, bahtiyarlığını bihakkın yaşayarak İstanbul'a döndük.
Solhan'da ise, bambaşka bir sürprizle karşılaştık. Kafilemizin akşam namazını camide kıldığını gören o yörenin eşrafından bazıları, ısrarlı bir şekilde bizleri dâvet ederek izzet û ikramda bulunmak istediler. Yolumuz uzundu; ancak onları kırmak da olmazdı. Mecburen dâvete icabet ederek, ilk defa karşılaştığımız bu civanmert insanların gönlünü almaya çalıştık.
İşte, o bölgenin insanı ekseriyet itibariyle böyledir: Merttir, cömerttir, dindardır, kalbîdir, hasbidir... Dahası, fevkalâde bir misafirperverlik meziyetiyle sizleri ağırlayıp uğurlamaktan, ayrıca bir sevinç ve memnuniyet hissediyor. Yani, sizlere hem hizmet ediyor, hem de bundan dolayı apayrı bir haz ve lezzet alıyor.
Hâsılı, Şark vilâyetlerinde yaşayan insanlarımızın buna mümasil meziyetlerini saymakla bitiremeyiz. Bizlerin duyduğu memnuniyeti hakkıyla ifade etmeye ise, cidden kelimeler kifâyet etmez.
Cenâb–ı Hak, onlardan ebeden razı olsun ve bu insanlarımızı bir ân evvel terör belâsından kurtararak huzura, sükûna kavuştursun.
NURSLULARIN BEKLENTİSİ
Nursluların anlattığına göre, bu seyahatimizde bir ilk gerçekleşmiş oldu: Elli kişi kapasiteli bir büyük otobüs (üstelik Mercedes 403 model), Nurs Köyüne ilk defa vasıl olmuş. Ancak, hemen ifade edelim ki, bu koca otobüsle Nurs'a varmak hiç de kolay olmadı.
Nurs'ta iklim şartları çok çekindir. Yapılan yollar, köprüler, vesaire, kar, yağmur ve bilhassa coşkun akan sel sularının tazyikine dayanamıyor, çabuk bozuluyor.
Bu arada, Nursluların pek mühim bir beklentisini ifade etmeden geçemeyiz.
Çoğunuzun bildiği gibi, Nurs Köyünde üç–dört sene evvel inşasına başlanan ve artık bitirilme safhasına gelinen bir Bediüzzaman Külliyesi var.
Esasında, şu ana kadar inşaatı tamamen bitirilmesi, hatta hizmete açılmış olması gereken bu külliyedeki inşa faaliyeti, yaşanan kriz ve maddî imkânsızlıklar sebebiyle maalesef geri kaldı. Hele yapılan nakdî yardımlar, neredeyse durma noktasına geldi.
Neredeyse tamamı fakir olan Nurslular ise, yaşanan bu tavakkuftan dolayı hayli üzüntülüdürler. Onlar bedenen çalışıyor, her türlü işçilik, amelelik yapıyorlar.
Ancak, onlar bilhassa Nur Talebelerinden de aynî ve nakdî yardım bekliyorlar. Zira, külliyenin bitmesi ve hizmete girmesi için buna şiddetle ihtiyaç duymaktadılar. Bizim onlarla birlikte tesbit edebildiğimiz aynî yardım listesi şöyledir:
* Külliyenin üst kaplaması için, yaklaşık 2.5 ton kadar alüminyüm. Bunun maliyeti, 30 bin liranın üzerinde.
* Yer döşemesi için "rabıta" denilen tahta parke. Yaklaşık 700 metre kare.
* İç mekânda kullanılacak lambiriler. Bu da 350 metre kare olarak tahmin ediliyor.
* Külliyenin cami kısmı için ahşaptan bir mimber ve mihrap kaplaması.
* Altı bölümlük külliyeye ayrıca ilâve etme ihtiyacı duyulan yemekhane bölümünün duvarı için yekûn 90 metre kare tutarında tuğla.
Ayrıca, resmî bir dernek tarafından inşası takip edilen bu külliyeye nakdî yardımda bulunmak isteyenler için de gerekli bilgileri tekraren belirtelim.
Ziraat Bankası Hizan Şubesi
Hesap no: 4450 6210
Dernek Başkanı ve Külliyenin bilfiil sorumlusu: Hikmet Okur
Telf: 0505 950 00 62 0532 593 07 97
M. Latif SALİHOĞLU
YENİ ASYA