Bismillâhirrahmânirrahîm,
Kelam ilmi, mevzuu ve gayesi itibariyle iki türlü tarif edilmiştir. Mevzuuna göre kelam ilmi, Allahu tealanın zatından ve sıfatlarından, nübüvvet ve risaletine dair meselelerden, mebde ve mada, dünya ve ahiret itibariyle yaratılmışların mahiyetlerinden İslami esaslara göre bahs eden bir ilimdir. Gayesine göre ilm-i kelam ise: kesin, kati deliller kullanmak ve vakı' olacak şübheleri izale etmek soretiyle dini akideleri ve inançları isbatlayan bunlara güç veren bir ilimdir.
Alimler kelam ilmiyle beraber bütün İslami ilimlerin gayesini "dunya ve ahiret saadetini temin etmek" diye hulasa ederler bununla beraber İslam uleması kelam ilminin tali derecede bazı gaye ve faidelerinden de bahs etmişlerdirki onları şöyle sıralamak mümkündür. Kelam ilmi, insanın imanını taklid derecesinden kurtarıb tahkiki kesin ve sarsılmaz iman derecesine yükseltir. Doğru yolu arayanı irşad eder, dinsizleri ve bidat taraftarlarını susdurur, akaid esaslarıı dalalet ehlinin ileriye sürecekleri şübhelerle sarsıntıya uğramakdan kurtarır, amel sahasında insanın niyyetini saflaştırır itiikadını sağlamlaştırır.
Risale-i Nur yukarıda sıralanan gayeler itibariyle kelam ilmini de ihtiva eder. Fakat eski kılasik kelam ilminden usul açısından ayrılır. Mesesla klasik kelam : tevhid mevzuunda daha çok hudus ve imkan delilini kullanırken Risale-i Nur ağırlıklı olarak Kur'ani ve metod olan nizam ve gaye delilini kullanmış "her şeyde cenab-ı hakka giden bir yol" bulmuştur.
Bediuzzaman Hazretleri nur hizmetinin ilm-i kelam noktasındaki bu hususiyetini bir talebesine verdiği bir cevabda şöyle ifade ediyor.
"mektubunda ilm-i kelam dersini benden almak arzu etmişsiniz. Zaten o dersi alıyorsunuz yazdığınız umum sözler o nurlu ve hakiki ilm-i kelamın dersleridir imam-ı rabbani gibi bazı kudsi muhakkıklar demişlerki ahir zamanda ilm-i kelamı yani ehl-i hak mezhebi olan mesail-i imaniyeyi kelamiyeyi birisi öyle bir surette beyan edecekki.. umum ehl-i keşf ve tarikatin fevkınde o nurların neşrine sebebiyet verecektir." (osm.barla lahikası s.162)
Nur risalelerinin bu işaret-i gaybiyeye mazhariyeti şubhesizdir.
سُبْحَانَكَلاَعِلْمَلَنَاۤاِلاَّمَاعَلَّمْتَنَااِنَّكَاَنْتَالْعَلِيمُالْحَكِيمُ
el Fatiha
16-Risale-i Nur Kuvvetli Bir Kelam Dersidir
Kelam ilmi, mevzuu ve gayesi itibariyle iki türlü tarif edilmiştir. Mevzuuna göre kelam ilmi, Allahu tealanın zatından ve sıfatlarından, nübüvvet ve risaletine dair meselelerden, mebde ve mada, dünya ve ahiret itibariyle yaratılmışların mahiyetlerinden İslami esaslara göre bahs eden bir ilimdir. Gayesine göre ilm-i kelam ise: kesin, kati deliller kullanmak ve vakı' olacak şübheleri izale etmek soretiyle dini akideleri ve inançları isbatlayan bunlara güç veren bir ilimdir.
Alimler kelam ilmiyle beraber bütün İslami ilimlerin gayesini "dunya ve ahiret saadetini temin etmek" diye hulasa ederler bununla beraber İslam uleması kelam ilminin tali derecede bazı gaye ve faidelerinden de bahs etmişlerdirki onları şöyle sıralamak mümkündür. Kelam ilmi, insanın imanını taklid derecesinden kurtarıb tahkiki kesin ve sarsılmaz iman derecesine yükseltir. Doğru yolu arayanı irşad eder, dinsizleri ve bidat taraftarlarını susdurur, akaid esaslarıı dalalet ehlinin ileriye sürecekleri şübhelerle sarsıntıya uğramakdan kurtarır, amel sahasında insanın niyyetini saflaştırır itiikadını sağlamlaştırır.
Risale-i Nur yukarıda sıralanan gayeler itibariyle kelam ilmini de ihtiva eder. Fakat eski kılasik kelam ilminden usul açısından ayrılır. Mesesla klasik kelam : tevhid mevzuunda daha çok hudus ve imkan delilini kullanırken Risale-i Nur ağırlıklı olarak Kur'ani ve metod olan nizam ve gaye delilini kullanmış "her şeyde cenab-ı hakka giden bir yol" bulmuştur.
Bediuzzaman Hazretleri nur hizmetinin ilm-i kelam noktasındaki bu hususiyetini bir talebesine verdiği bir cevabda şöyle ifade ediyor.
"mektubunda ilm-i kelam dersini benden almak arzu etmişsiniz. Zaten o dersi alıyorsunuz yazdığınız umum sözler o nurlu ve hakiki ilm-i kelamın dersleridir imam-ı rabbani gibi bazı kudsi muhakkıklar demişlerki ahir zamanda ilm-i kelamı yani ehl-i hak mezhebi olan mesail-i imaniyeyi kelamiyeyi birisi öyle bir surette beyan edecekki.. umum ehl-i keşf ve tarikatin fevkınde o nurların neşrine sebebiyet verecektir." (osm.barla lahikası s.162)
Nur risalelerinin bu işaret-i gaybiyeye mazhariyeti şubhesizdir.
سُبْحَانَكَلاَعِلْمَلَنَاۤاِلاَّمَاعَلَّمْتَنَااِنَّكَاَنْتَالْعَلِيمُالْحَكِيمُ
el Fatiha