Konuya cevap cer

Birinci Kısım - Sayfa 49


وَاْلاٰخِرُ 1 ismine mazhar olan meyvesi ise, çekirdekleriyle o ağacın işlediği bütünfıtrî vazifelerinin fihristesini ve amellerinin listesini ve hayat-ı saniyesinin düsturlarınıihtiva eden bir sandukçuktur ki, âzamî derecede hafîziyete şehadet eder.


وَالظَّاهِرُ 2 ismine mazhar olan o ağacın suret-i cismâniyesi ise, öyle tenasüplü ve san’atlı ve süslü bir hulle, bir libas ve ayrı ayrı nakışlar ve zîynetler ve yaldızlı nişanlarla tezyin edilmiş, güya yetmiş renkli bir hûri elbisesidir ki, hafîziyet içindeazamet-i kudret ve kemâl-i hikmet ve cemâl-i rahmeti gözlere gösterir.


وَالْبَاطِنُ 3 ismine âyine olan o ağacın içindeki makinesi ise, öyle muntazam ve mükemmel ve mu’cizatlı bir fabrika, bir destgâh, bir kimyahâne ve hiçbir dalı ve meyveyi ve yaprağı gıdasız bırakmayan mizanlı bir kazan-ı erzaktır ki, hafîziyet içindekemâl-i kudret ve adalet ve cemâl-i rahmet ve hikmeti güneş gibi ispat eder.


Aynen öyle de, küre-i arz, senevî mevsimler cihetinde bir ağaçtır. İsm-i Evvelcilvesiyle güz mevsiminde hafîziyete emanet edilen bütün tohumlar ve çekirdekler, bahar çarşafını giyen zemin yüzünün milyarlar dal, budak, meyve veren ve çiçek açan ağacının teşkilatına dair İlâhî emirlerin mecmuacıkları ve kaderden gelendüsturların listeleri ve geçen yazın işlediği vazifelerin küçücük sahife‑i amelleri vedefter-i hidematıdır ki, bilbedahe bir Hafîz-i Zülcelâl-i ve’l-İkramın hadsiz kudret, adalet, hikmet, rahmet ile iş gördüğünü gösteriyor.




[NOT]Dipnot-1

 Âhir: her şeyin sonunu ezelî ilmiyle belirleyen ve sonu gelen varlıkların neslini tohum ve çekirdeklerde tanzim eden ve her şeyden sonra yalnız Kendisi bâkî kalan Allah.

Dipnot-2

 Zâhir: her şeyin dış yüzlerini çeşitli cihaz ve ince nakışlarla süsleyerek mükemmel ve güzel yaratan ve her şeyde varlık ve birliğinin işaretleri açıkça görünen Allah.

Dipnot-3

 Bâtın: bütün varlıkların içyüzlerini mükemmel bir fabrikanın harika makineleri gibi yaratıp işleten ve bununla da isim ve sıfatlarının her türlü noksandan uzak olduğunu gösteren Allah.[/NOT]




Hafîz-i Zülcelâl-i ve’l-İkram: sonsuz haşmet, yücelik ve ikram sahibi olan, herşeyi koruyup gözeten ve muhafaza eden Allahamel: davranış, iş
azamet-i kudret: güç ve iktidarın büyüklüğübilbedâhe: apaçık bir şekilde
cemâl-i rahmet: rahmetin güzelliğicihet: taraf, yön
cilve: görüntü, yansımadefter-i hidemat: hizmetler defteri
destgâh: tezgâhdüstur: kâide, kural
fihriste: içindekilerfıtrî: doğal, yaratılıştan gelen
hadsiz: sayısız, sınırsızhafiziyet: koruyuculuk
hayat-ı saniye: ikinci hayathikmet: fayda, gaye; Allah’ın herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde yaratma sıfatı
hulle: Cennet elbisesihûri: Cennet kızı
ihtiva etmek: içine almakism-i Evvel: Allah’ın başlangıcı olmadığı gibi, bütün varlıkların başlangıcı da Onun ilim ve kudretine bağlı olduğunu bildiren ismi
kader: Allah’ın meydana gelecek hâdiseleri olmadan önce bilmesi, takdir etmesi, plânlamasıkazan-ı erzak: erzak kazanı
kemâl-i hikmet: hikmetin mükemmelliği, tam ve yerli yerinde olmakemâl-i kudret: Allah’ın kudretinin mükemmelliği
kimyahâne: kimya evikudret: Allah’ın bütün varlığı kuşatan güç ve iktidarı
küre-i arz: yerküre, dünyalibas: elbise
mazhar olma: erişme, nail olma; ayna olma, yansıma ve görünmemecmuacık: kitapçık
mizanlı: ölçülümuntazam: düzenli, intizamlı
mu’cizât: mu’cizeler; benzerini yapma konusunda başkalarını âciz bırakan olağanüstü şeylerrahmet-i İlâhiye: Allah’ın sonsuz rahmeti, şefkat ve merhameti
sahife-i a’mâl: iş ve davranışların yazıldığı sahifelersenevî: yıllık
suret-i cismaniye: dış görünüştenasüp: uygunluk, uyum
tezyin etmek: süslemekteşkilât: yapı
zemin: yerzîynet: süs
âzamî: çok büyükşehadet etmek: tanıklık, şahitlik etmek


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst