Çocuklarınızı dinleyin ara - sıra ...Sonra böyle LAF işitirsiniz...

bardak

Well-known member
manzara97qh0ml1.jpg




Çocuklarınızı dinleyin ara - sıra





Bir gün susmayı öğrendim.
Öyle bir sustum ki belki sonsuza kadar susacaktım.
Çünkü susmak benim küçücük dünyamda babamla kurduğum iletişim
tarzıydı.


Babam akşamları eve yorgun dönerdi. Ben
bütün gün evde sıkılır, onun gelişini iple çekerdim.
Daha o kapıdan girer girmez boynuna atılır onunla
oynamak isterdim. Babam sarılır, öper sonra da,
hadi odana git, derdi.
Yemek hazırlanınca annem çağırır bu defa masada bir
araya gelirdik babamla.

Onlar annemle konuşurken ben araya girer,
sesimi duyuramayınca da bağırırdım. Babam sinirlenir,
'Bütün gün insanlara kafa patlatmaktan bunaldım, bir de sen kafamı
ütüleme!' derdi. Annem de 'Bütün gün zaten seninle uğraştım,
bir çift laf da mı konuşturtmayacaksın babanla?' diye çıkışır,
beni odama gönderirdi.

Çaresiz bir şekilde boynumu büker odama yani hapishaneme doğru yol
alırdım. Babam arkamdan, 'Bizim bir odamız bile yoktu, her şeye sahip,
hâlâ ne istiyor anlamadım.' diye bağırmaya devam ederdi. 'Keşke benim de
bir odam olmasaydı, keşke bizim de evimiz bir odalı olsaydı da hep
birlikte otursaydık' derdim içimden; ama yüksek sesle söylemeye cesaret
edemezdim.

Yemekten sonra babam kanepeye uzanır, eline kumandayı alır, televizyon
seyrederdi. Beni yanına çağırır biraz severdi. Onun izleyeceği önemli
birşey varsa beni adeta yerimden bile kıpırdatmazdı. Azıcık hareket edip
koşup oynamaya çalışsam oda hapsim yeniden başlardı.

Bir gün anladım ki susunca babamla daha iyi
anlaşıyoruz. Bu defa susarak yapabileceğim oyunlar geliştirmeye başladım.
Önce resim yaparak başladım işe.

Babam çizdiğim resimleri çok beğeniyor; 'Bak, böyle uslu uslu oyna işte.'
diyordu. Babam bazen göz ucuyla bakıyor, resimle ilgili bir şey sorsam
afallıyordu. Ama bana kızarak beni artık odama göndermiyordu. 'Son
günlerde ne de akıllandı benim oğlum.' diye komşulara anlatıyordu annem
halimi.

Resimlerim arttıkça ortalık dağılmaya başladı. Annem 'Odanı topla!'diye
odama kapattığında işe nereden başlayacağımı bilemiyordum.

Ben bunlarla uğraşırken zaman geçiyor; ama
odamı toparlamayı beceremiyordum. Annem odama gelip
'Bak sana resim yapmayı yasaklayacağım.'
dedi bir gün.

Susuyor olmamı usluluk olarak değerlendiren ailem resim yapmayı da elimden
alırsa ben ne yapacaktım?

Bu düşüncelerle bir aile tablosu yaptım. Babam eve gelince
uygun zamanı kolladım.

Her zamanki gibi yemekler yendi, odaya geçildi.
Babam oturur oturmaz çizdiğim resmi getirdim.

Babam baktı. Hım, dedi 'Çok güzel olmuş. Bu adam benim herhalde.' dedi.

Ben 'Hayır o adam değil, bu çocuk sensin.'dedim.

O 'Hayır, bu adam benim, bu çocuk sensin, bu
küçük kız da arkadaşın.'dedi.

Ben yine 'Hayır, o büyük adam benim, bu
küçük adam sensin, bu küçük kız da annem.' dedim.

Babam benimle uğraşmaktan vazgeçip: 'Peki neden bizi küçük çizdin?' dedi.

Heyecanla başladım anlatmaya.

Ben büyüyüp adam olacağım. İş bulup çalışacağım. Siz
yaşlanıp küçüleceksiniz. Beliniz bükülecek,

komşumuz Ahmet amca ile Ayşe teyze gibi küçücük kalacaksınız. Ben işten
geldiğimde yorgun olacağım.
Siz benimle konuşmaya çalıştığınızda işyerinde kafam şişmiş olacağından sizi duymayacağım bile.
Siz benimle bir şeyler paylaşmak istediğinizde

'Hadi odanıza çekilin de kafa dinleyeyim.'
diyeceğim. Ve bir de bağıracağım 'Her şeylerini alıyorum.
Sıcacık odaları da var, daha ne istiyorlar' diye.

Annemle babamın gözleri fal taşı gibi açılmıştı.

Duyduklarına inanamıyorlardı ..

Bana sarılıp beni öyle
içten bir okşayışları vardı ki sonsuza kadar
konuşsam hiç bıkmadan
dinleyecekler gibiydi.!!!






susuyorummmdi9.gif
 

iyinesil

Well-known member
geçen gün markette alış-veriş ediyordum...9-10 yaşlarında bir kız çocuğu babasına "baba iğrençsin"diyordu.Baba hiç istifini bozmadan"ama kızım"diye başlayan bir cümle ile neden makyaj malzemesini almadığını anlatmaya çalışıyordu kızına...
Günümüz anne babaları olarak çocuklarımızı putlaştırdık gibi geliyor bana...
Putlaştırdığımız, ilahlaştırdığımız bel ki de kendimiziz...Çocuklarımız sadece bunun bir yansıması...
Korkarım kendi zevklerinden asla taviz vermeyen,sabırsız... çocuklar geleceğimiz için çok ta ümit verici değiller...ne dersiniz??
 

bardak

Well-known member
Bu paylaştığım yazı gerçekten üzücü...İnşaallah bukadar ilgisiz olunmuyordur çocuklara...

AMA...AMA...AMA...

Şuan ki ufaklıklardan ve gelecek nesilden çok ümitliyim...kii bunun sayısı azda değildir muhakkak...
Bikere gelecek nesil çok zeki oluyor evet bazen çok düşüncesiz,kaba,vurdumduymaz oluyorlar ama birisi bişey dediği zaman hemen arkasından "NEDEN" diye soruyorlar.Soru sormak çok önemlidir sebebini bilmeden onaylamıyorlar ne güzel...Ama bi zamanlar büyükler ne derse küçükler onu yapar sorgulamazlardı..Helhasılı kelam sorgulayan ve inşaallah bilinçli olacak olan gençliği yaşlılığımda görmek beni mutlu eder...(tabiki hakikaten iman sahibi olurlar ve oluruz inşaallah)

Biraz ANAlık ve BABAlık vazifeleri yerine getirilse...:032::032::032:
 

nimet06

Well-known member
bardak kardeş sağolasın uyandırdığın için beni.gerçekten çok doğru bir yazı.kızım 3 yaşında ve sürekli sorular sorar.birine cevap verirsin ona da neden diye sorar böyle sürüp gider.ben elimden geldiğince ilgilenmeye çalışıyorum.hep doğru olanı yapmaya çalışıyorum.anne baba çalıştığı için eve gelince sadece onunla ilgilenmemizi oyun oynamamızı istiyor ve inanın bazen onunla oyun oynayabilmek için yemek yemiyorum.sadece onunla ilgileniyorum.ama yine de içimde hep bir burukluk var.sabahları onu bırakırken onun bana bakışı el sallaması gözümün önünden gitmiyor.galiba ağlayacağım şu anda.gözlerim doldu.:036:
 
Üst