Cevap: Vecize Analizi - 9 "Ey nefsim, hayat-ı dünyeviyeyi gaye-i maksat yap
soruyu okuyunca aklıma, her okuyuşumda çok etkilendiğim bir bölüm geldi ve paylaşmak istedim
Üstad Hz. felsefe şakirdi ile Kur'an şakirdi arasında kıyaslama yaparken bakın ne diyor:
"...Amma Kur’ân’ın hâlis ve tam şakirdi ise, bir abddir.
Fakat âzam-ı mahlûkata karşı da ubudiyete tenezzül etmez ve Cennet gibi en büyük ve âzam bir menfaati gaye-i ubudiyet yapmaz bir abd-i azizdir.
Hem halim selimdir. Fakat Fâtır-ı Zülcelâlinden başkasına, izni ve emri olmadan tezellüle tenezzül etmez bir halîm-i âlihimmettir.
Hem fakirdir. Fakat onun Mâlik-i Kerîmi ona ileride iddihar ettiği mükâfatla bir fakir-i müstağnîdir.
Hem zayıftır. Fakat kudreti nihayetsiz olan Seyyidinin kuvvetine istinad eden bir zaif-i kavîdir ki, Kur’ân hakikî bir şakirdine Cennet-i ebediyeyi dahi gaye-i maksat yaptırmadığı halde,
1 bu zâil, fâni dünyayı ona gaye-i maksat hiç yapar mı?
İşte iki şakirdin himmetlerinin ne derece birbirinden farklı olduğunu anla." (Zühre'den)
1:Tevbe Suresi 9:72 Allah, mümin erkeklere ve mümin kadınlara, içinde ebedî kalmak üzere altından ırmaklar akan cennetler ve Adn cennetlerinde güzel meskenler vâdetti. Allah’ın rızası ise hepsinden büyüktür. İşte büyük kurtuluş da budur.