İlim-irfan
Well-known member
Soru: "Ehl-i kitapla amentüde ittifakımız var" deniliyor. Ehl-i Sünnet anlayışına ters değil midir?
Cevab: Bismillahirrahmanirrahim.
Soruya konu "Ehl-i kitapla amentüde ittifakımız var!" ifadesini, Ahmet Şahin hoca, Zaman Gazetesi 14.07.2000 tarihli Köşe yazısına başlık yapmıştı. Ahmet Şahin hocanın ilgili yazıdaki ifadelerini1: Büyük bir hüsn ü zanla, Hz.Adem (A.S.)dan günümüze gelen tüm peygamber ve kitablara iman noktasında ehl-i kitab ile amentüde bir birlikteliğe vurgu yapıldığı, bu ittifakın, günümüz tahrif olmuş Hz.İsa (A.S.)ı ALLAH'ın oğlu kabul eden Hıristiyanlık veya yine tahrif olmuş yahudilik ile değil, asılları ile olduğunu şeklinde anlamaya; "Amentüde ittifakımız var" maksadı aşabilen ifadesinden günümüz tahrife uğramış ehl-i kitab ile bir ittifak şeklinde anlamamaya çalışıyorum, fakat Zaman Gazetesi, 15.03.2005 tarihli köşe yazısını ve Samanyolu TV' deki bir konuşmasının yazısını2 okumadan zorlanıyorum. Bu cümle, maksadı çokça aşan bir ifade olup yanlıştır, büyük bir hatadır.
Çünkü: "Peki bu ittifak nasıl oluyor? Diye sorarlar. Adamlar ALLAH üçtür, Hz.İsa ALLAH'ın oğludur; sizin Peygamberiniz hak peygamber değildir diyor, sözde karikatürleri yayınlayarak hakaret ediyor, sizin kitabınız Kur'ân-ı Kerim hak kitap değildir, sizin dininiz hak değildir
. diyor ve sonra onlarla aramızda amentüde ittifak oluyor
. Eyvah eyvah!
Ya Rabbi! Ne günlere kaldık!
Bu iddia ve beyan son derece yanlıştır. Bilhassa Hıristiyanlık ile İslâm arasında çok büyük farklılıklar bulunmaktadır. Bunları kısaca sıralayalım:
1- ALLAH'a iman ve Tevhid konusundadır. İslâm Tevhid dinidir, Hıristiyanlık Teslis dinidir. Hıristiyanlar Hz.İsa (A.s.)ı Tanrı, ALLAH'ın oğlu olarak kabul ediyor. Yahudiler de Hz. Üzeyr (A.S.)a ALLAH'ın oğludur diyor. Tevhid ve Teslis kesinlikle birbiriyle bağdaşmayan ve uyuşmayan iki zıt inançtır. Tevhid ile Teslis'i bir görmek büyük sapıklıktır. Ayrıca onlar tanrı gökte derler, biz Müslümanlar ise ALLAH'ın mekandan münezzeh olduğuna inanırız.
2- Meleklere iman konusundadır. Onlar melekleri kız gibi görüyorlar, biz Müslümanlar ise, meleklerde erkeklik dişilik olmadığına inanıyoruz.
3- Kitaplara iman konusundadır. Biz Müslümanlar, bütün kitablara; ALLAH'ın Tevrat ve İncil adıyla iki kutsal kitap gönderdiğine iman ederiz. Lakin bu kitapların orijinal ilahî metinleri ve nüshaları kaybolmuş, sonradan insanlar tarafından tahrif edilmiştir. Musevîler ve Hıristiyanlar ise ALLAH'ın insanlığa Kur'ân-ı Kerim adıyla kutsal bir kitap göndermiş olduğuna iman etmezler, Kur'ân-ı Kerim'in hak kitap olduğunu kabul etmezler, Kur'ân-ı Kerim'in düzmece olduğunu iddia ederler.
4- Peygamberlere iman konusundadır. Biz Müslümanlar bütün Peygamberlere, Hz.Musa (A.S.)a, Hz.İsa (A.S.)a iman ediyor, her ikisinin de ALLAH'ın büyük Peygamberlerinden olduğuna inanırız. Musevîler ve Hıristiyanlar ise Hz.Muhammed (S.A.V.) Efendimize iman etmezler, Hz. Peygamber (S.A.V.) Efendimizin peygamberliğini kabul etmezler; O'nun -hâşâ- yalancı ve düzmece peygamber olduğunu söylerler ve kendisini inkâr ederler ve yalanlarlar.
5- Din konusundadır. Biz Müslümanlar iman ederiz ki, Hak din, Hz.Adem'(A.S.)dan beri İslâm'dır. Resûlullah (S.A.V) Efendimiz geldikten, Kur'ân-ı Kerim indikten sonra diğer dinlerin ve kitapların hükmü kalmamıştır. Kur'ân-ı Azimüşşanda: "ALLAH katında din İslâm'dır"3 buyurulmaktadır. Yahudîler ve Hıristiyanlar ise, İslâm'ın hak din olduğunu kabul etmezler, hak din İslâm'ı inkar ederler, O'na hâşâ uydurma din derler.
Mehmet Talü - Milli Gazete
24/12/2009
Cevab: Bismillahirrahmanirrahim.
Soruya konu "Ehl-i kitapla amentüde ittifakımız var!" ifadesini, Ahmet Şahin hoca, Zaman Gazetesi 14.07.2000 tarihli Köşe yazısına başlık yapmıştı. Ahmet Şahin hocanın ilgili yazıdaki ifadelerini1: Büyük bir hüsn ü zanla, Hz.Adem (A.S.)dan günümüze gelen tüm peygamber ve kitablara iman noktasında ehl-i kitab ile amentüde bir birlikteliğe vurgu yapıldığı, bu ittifakın, günümüz tahrif olmuş Hz.İsa (A.S.)ı ALLAH'ın oğlu kabul eden Hıristiyanlık veya yine tahrif olmuş yahudilik ile değil, asılları ile olduğunu şeklinde anlamaya; "Amentüde ittifakımız var" maksadı aşabilen ifadesinden günümüz tahrife uğramış ehl-i kitab ile bir ittifak şeklinde anlamamaya çalışıyorum, fakat Zaman Gazetesi, 15.03.2005 tarihli köşe yazısını ve Samanyolu TV' deki bir konuşmasının yazısını2 okumadan zorlanıyorum. Bu cümle, maksadı çokça aşan bir ifade olup yanlıştır, büyük bir hatadır.
Çünkü: "Peki bu ittifak nasıl oluyor? Diye sorarlar. Adamlar ALLAH üçtür, Hz.İsa ALLAH'ın oğludur; sizin Peygamberiniz hak peygamber değildir diyor, sözde karikatürleri yayınlayarak hakaret ediyor, sizin kitabınız Kur'ân-ı Kerim hak kitap değildir, sizin dininiz hak değildir
Bu iddia ve beyan son derece yanlıştır. Bilhassa Hıristiyanlık ile İslâm arasında çok büyük farklılıklar bulunmaktadır. Bunları kısaca sıralayalım:
1- ALLAH'a iman ve Tevhid konusundadır. İslâm Tevhid dinidir, Hıristiyanlık Teslis dinidir. Hıristiyanlar Hz.İsa (A.s.)ı Tanrı, ALLAH'ın oğlu olarak kabul ediyor. Yahudiler de Hz. Üzeyr (A.S.)a ALLAH'ın oğludur diyor. Tevhid ve Teslis kesinlikle birbiriyle bağdaşmayan ve uyuşmayan iki zıt inançtır. Tevhid ile Teslis'i bir görmek büyük sapıklıktır. Ayrıca onlar tanrı gökte derler, biz Müslümanlar ise ALLAH'ın mekandan münezzeh olduğuna inanırız.
2- Meleklere iman konusundadır. Onlar melekleri kız gibi görüyorlar, biz Müslümanlar ise, meleklerde erkeklik dişilik olmadığına inanıyoruz.
3- Kitaplara iman konusundadır. Biz Müslümanlar, bütün kitablara; ALLAH'ın Tevrat ve İncil adıyla iki kutsal kitap gönderdiğine iman ederiz. Lakin bu kitapların orijinal ilahî metinleri ve nüshaları kaybolmuş, sonradan insanlar tarafından tahrif edilmiştir. Musevîler ve Hıristiyanlar ise ALLAH'ın insanlığa Kur'ân-ı Kerim adıyla kutsal bir kitap göndermiş olduğuna iman etmezler, Kur'ân-ı Kerim'in hak kitap olduğunu kabul etmezler, Kur'ân-ı Kerim'in düzmece olduğunu iddia ederler.
4- Peygamberlere iman konusundadır. Biz Müslümanlar bütün Peygamberlere, Hz.Musa (A.S.)a, Hz.İsa (A.S.)a iman ediyor, her ikisinin de ALLAH'ın büyük Peygamberlerinden olduğuna inanırız. Musevîler ve Hıristiyanlar ise Hz.Muhammed (S.A.V.) Efendimize iman etmezler, Hz. Peygamber (S.A.V.) Efendimizin peygamberliğini kabul etmezler; O'nun -hâşâ- yalancı ve düzmece peygamber olduğunu söylerler ve kendisini inkâr ederler ve yalanlarlar.
5- Din konusundadır. Biz Müslümanlar iman ederiz ki, Hak din, Hz.Adem'(A.S.)dan beri İslâm'dır. Resûlullah (S.A.V) Efendimiz geldikten, Kur'ân-ı Kerim indikten sonra diğer dinlerin ve kitapların hükmü kalmamıştır. Kur'ân-ı Azimüşşanda: "ALLAH katında din İslâm'dır"3 buyurulmaktadır. Yahudîler ve Hıristiyanlar ise, İslâm'ın hak din olduğunu kabul etmezler, hak din İslâm'ı inkar ederler, O'na hâşâ uydurma din derler.
Mehmet Talü - Milli Gazete
24/12/2009