Kýrýk Testi
Well-known member
Bir devletin kendi sınırları dışındaki başka halklar ve onların toprakları üzerinde, onların rızası olmadan egemenlik kurma yönündeki politikasına denir. Dar anlamda emperyalizm, Avrupalı büyük devletlerin 19. yüzyılın ikinci yarısında öteki kıtalar üzerinde genişlemelerine verilen addır.
Emperyalizmin sebepleri ve ne mânâya geldiği konusunda çeşitli görüşler vardır:
Birinci grup görüşler emperyalizmin ekonomik yanını ön plana çıkartır. Biriken sermayeye yatırım imkân ve alanları bulma, makineleşme sonucu ortaya çıkan üretim fazlası için pazar oluşturma, nüfus fazlası için yerleşim alanı bulma mecburiyeti ve üretim için gerekli hammaddeleri elde etme isteklerinin devletleri emperyalist politikalara zorladığı iddia edilir.
Emperyalizmle ilgili ikinci grup görüşler, emperyalizm ile insanın ve devlet gibi insan topluluklarının tabiatı arasında bir bağlantı kurarlar. Bunlara göre emperyalizm var olabilmek için sürdürülen doğal mücâdelenin bir parçasıdır. Güçlü olanların diğerlerine hakim olmaları tabiatın kanunudur.
Üçüncü grup görüşler strateji ve güvenlik üzerinedir. Bu görüşe göre devletler güvenliklerini sağlamak amacıyla stratejik noktalar, önemli kaynaklar, tampon devletler ve “tabiî” sınırlar elde etmek, ulaşım ve haberleşme yollarının denetimini ele geçirmek veya buraları başka devletlerin ele geçirmelerini önlemek zorundadırlar.
Emperyalizmin sebepleri ve ne mânâya geldiği konusunda çeşitli görüşler vardır:
Birinci grup görüşler emperyalizmin ekonomik yanını ön plana çıkartır. Biriken sermayeye yatırım imkân ve alanları bulma, makineleşme sonucu ortaya çıkan üretim fazlası için pazar oluşturma, nüfus fazlası için yerleşim alanı bulma mecburiyeti ve üretim için gerekli hammaddeleri elde etme isteklerinin devletleri emperyalist politikalara zorladığı iddia edilir.
Emperyalizmle ilgili ikinci grup görüşler, emperyalizm ile insanın ve devlet gibi insan topluluklarının tabiatı arasında bir bağlantı kurarlar. Bunlara göre emperyalizm var olabilmek için sürdürülen doğal mücâdelenin bir parçasıdır. Güçlü olanların diğerlerine hakim olmaları tabiatın kanunudur.
Üçüncü grup görüşler strateji ve güvenlik üzerinedir. Bu görüşe göre devletler güvenliklerini sağlamak amacıyla stratejik noktalar, önemli kaynaklar, tampon devletler ve “tabiî” sınırlar elde etmek, ulaşım ve haberleşme yollarının denetimini ele geçirmek veya buraları başka devletlerin ele geçirmelerini önlemek zorundadırlar.