Konuya cevap cer

Giriş - Sayfa 45


yep yeni bir ruh ve taze bir iman aşkı ve heyecanı içinde uyanmasının ifadesidir. İçinde bulunduğumuz asrın değiştirdiği hayat şartları ve yeni bir dünya nizamı ve görüşü karşısında imanın tahkim ve takviyesiyle feveran eden hamiyet-i İslâmiyenin mânâsıdır. Mütenebbih kalbleri iman ve muhabbet-i Nebevî ile coşkun ve cihan-değer şeref-i intisabıyla serefraz fedakârların yetişmesi ve bu milletin mazisine mütenasip kahramanlığı, yüksek iman ve ahlâkı izhar etmesi işaretidir.


Bediüzzaman, Risale-i Nur’u, hiçbir makam ve meşrebin tesiri altında kalmadan, maddî-mânevî hiçbir menfaat ve hissiyat karışmadan, doğrudan doğruya Kur’ân-ı Hakîmin, umumun istifade edebileceği ve umuma hitap eden hakikatlerini tefsiretmiş, bu hakikatlerin tercümanlığını yapmıştır. Telif ettiği âsârından herkes istifade edebilmektedir. Bir taifeye, bir sınıf halka mahsus değildir. Bu Tarihçe-i Hayat, okuyucuların nazarını, bu zamanda Kur’ân’ın hikmet nurları olan Risale-i Nur’a çevirip, ondan istifadeyi gösterecektir. Said Nursî ise, Kur’ân’ın hizmetinde fedakârane çalışmış, sünnet-i Peygamberîye ittibâ etmiş, nümune-i imtisal bir zât olarak görünmektedir.


Tarihçe-i Hayat’ta geçen bazı mektuplardan anlaşılacağı üzere, Said Nursî, bir zamanlar felsefe mesleğinde çok ileri gitmiş, sonra, Kur’ân-ı Hakîmin irşadıyla hak ve hakikate erişmiş ve bu zamanda fen ve felsefe ile iştigal edip şek ve şüphelere mâruz kalanları, aklî delillerle şüphelerden kurtaracak eserler telif etmiştir.


Risale-i Nur’un yolu, mesleği, bu zamandaki hayat şartlarına, insanların ahval-i ruhiyelerine göre en selâmetli, en kısa ve umumî bir cadde-i Kur’ân’dır. Serapa ilim ve tefekkür üzerine gitmektedir. İçtimaî hayatta çeşitli hizmetler gören fertlerin istifadesi büyüktür. Risale-i Nur’u okuyan ve ondan ders alarak tefekkür-ü imaniyeyi kazananlar, dünyevî vazife ve mesleklerini âhiret hayatına




Kur’ân-ı Hakîm: hikmetli Kur’ân; her âyet ve sûresinde sayısız hikmetler bulunan Kur’ânahvâl-i ruhiye: ruhsal haller; psikolojik haller ve durumlar
cadde-i Kur’ân: Kur’ân caddesi, yolu; Kur’an’da insanların takip etmeleri için sunulan kurallar bütünücihan-değer: dünyalara değer
dünyevî: dünya ve dünya hayatıyla alâkalıfedakârane: fedakârca
feveran: köpürme, coşmahakikat: gerçek, doğru
hamiyet-i İslâmiye: İslâmın kutsal değerlerini tehlikelerden koruma ve savunma gayretihikmet: ilim, yüksek bilgi
hissiyat: duygular, hislerirşad: doğru yolu gösterme
istifade: faydalanma, yararlanmaittibâ etme: uyma, takip etme
izhar etme: açığa çıkarma, göstermeiçtimaî: toplumsal, sosyal
iştigal etme: meşgul olma, uğraşmamazi: geçmiş
menfaat: çıkar, kişisel yararmeslek: takip edilen yol, yöntem
meşreb: hareket tarzı, metodmuhabbet-i Nebevî: Peygamber sevgisi
mâruz kalma: yüzyüze gelme, bir şeyin karşısında ve tesiri altında bulunmamütenasip: birbirine uygun
mütenebbih: uyanmışnazar: bakış, görüş
nizam: düzennümune-i imtisal: örnek alınacak model
selâmetli: güvenliserapa: baştan sona
serefraz: seçkin, başı diksünnet-i Peygamberî: Peygamberimizin söz, emir ve hareketlerine dayanan yüce prensipler
tahkim: sağlamlaştırmataife: grup, topluluk
takviye: güçlendirmetarihçe-i hayat: hayat hikayesi, biyografi
tefekkür: Allah’ı tanımayı sonuç verecek şekilde varlıklar üzerinde düşünmetefekkür-ü imaniye: imanî meseleler ve iman esasları çerçevesinde bütün hadiseleri tefekkürle değerlendirme
tefsir etme: yorumlama, açıklamatelif: yazma, kaleme alma
telif etme: kitap yazma, kaleme almaumum: genel, herkes
umumî: genel, herkese aitâsâr: eserler, kitaplar
şek: şüpheşeref-i intisab: bağlanma, katılma şerefi
 


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst