Konuya cevap cer

Tüm hayat sahiplerinin rızıklarını O (c.c) veriyor

             29 Nisan 2011 / 00:01

             Günün Risale-i Nur dersi...

        

                                      Bismillahirrahmanirrahim

    Ey Fâtır-ı Kàdir, Ey Fettâh-ı Allâm, ey Fa’âl-i Hallâk,

    Nasıl arz bütün sekenesiyle Hâlıkının Vâcibü’l-Vücud olduğuna şehadet eder.

    Öyle de, Senin-ey Vâhid-i Ehad, ey Hannân-ı Mennân, ey Vehhâb-ı  Rezzâk-vahdetine ve ehadiyetine, yüzündeki sikkesiyle ve sekenesinin  yüzlerindeki sikkeleriyle ve birlik ve beraberlik ve birbiri içine  girmek ve birbirine yardım etmek ve onlara bakan rububiyet isimlerinin  ve fiillerinin bir olmak cihetinde, bedahet derecesinde, Senin vahdetine  ve ehadiyetine şehadet, belki mevcudat adedince şehadetler eder.

     Hem nasıl, zemin bir ordugâh, bir meşher, bir talimgâh vaziyetiyle ve  nebatat ve hayvanât fırkalarında bulunan dört yüz bin muhtelif  milletlerin ayrı ayrı cihazatları muntazaman verilmesiyle, Senin  rububiyetinin haşmetine ve kudretinin herşeye yetişmesine delâlet eder.  Öyle de, hadsiz bütün zîhayatın ayrı ayrı rızıkları, vakti vaktine, kuru  ve basit bir topraktan, rahîmâne, kerîmâne verilmesi ile hadsiz o  efradın kemâl-i musahhariyetle evâmir-i Rabbâniyeye itaatleri,  rahmetinin herşeye şümulünü ve hâkimiyetinin herşeye ihatasını  gösteriyor.

    Hem zeminde değişmekte bulunan mahlûkat kafilelerinin  sevk ve idareleri, mevt ve hayat münavebeleri ve hayvan ve nebatatın  idare ve tedbirleri dahi, herşeye taallûk eden bir ilimle ve herşeyde  hükmeden nihayetsiz bir hikmetle olabilmesi, senin ihata-i ilmine ve  hikmetine delâlet eder.

    Hem zeminde kısa bir zamanda hadsiz  vazifeler gören ve hadsiz bir zaman yaşayacak gibi istidat ve mânevî  cihazatla techiz edilen ve zemin mevcudatına tasarruf eden insan için,  bu talimgâh-ı dünyada ve bu muvakkat ordugâh-ı zeminde ve bu muvakkat  meşherde bu kadar ehemmiyet, bu hadsiz masraf, bu nihayetsiz  tecelliyat-ı rububiyet, bu hadsiz hitabât-ı Sübhâniye ve bu gayetsiz  ihsanat-ı İlâhiye, elbette ve herhalde, bu kısacık ve hüzünlü ömre ve bu  karışık kederli hayata, bu belâlı ve fâni dünyaya sığışmaz. Belki,  ancak başka ve ebedî bir ömür ve bâki bir dâr-ı saadet için olabildiği  cihetinden, âlem-i bekada bulunan ihsânat-ı uhreviyeye işaret, belki  şehadet eder. (Lemalar, Münacat)

    Bediüzzaman Said Nursi

    LÜGAT:

    Bedahet : Açıklık

    Cihazat : Cihazlar, Donanımlar

    Cihet : Şekil, Yön

    Delâlet Etmek : Delil Olmak, İşaret Etmek

    Ebedî : Sonu Olmayan, Sonsuz

    Efrad : Fertler, Bireyler

    Ehadiyet : Allah’ın Birliğinin Herbir Varlıkta Ayrı Ayrı Tecellî Etmesi

    Ehemmiyet : Önem

    Evâmir-İ Rabbâniye : Allah’ın Terbiyeye Yönelik Emirleri (R-B-B)

    Fâni : Geçici, Yok Olucu

    Fırka : Grup, Taife

    Gayetsiz : Sonsuz

    Hadsiz : Sayısız

    Hâkimiyet : Egemenlik, Hükümranlık

    Haşmet : Büyüklük, Görkem

    Hayvanât : Hayvanlar

    Hikmet : Fayda, Gaye; İlim, Yüksek Bilgi

    Hitâbât-I Sübhâniye : Her Türlü Kusur Ve Noksanlıktan Uzak Olan Allah’ın Kendine Has Hitap Ve Konuşmaları

    İhata : İçine Alma, Kapsama

    İhata-İ İlim : İlminin Kuşatıcılığı Ve Genişliği

    İhsanat-I İlâhiye : Allah’ın Lütuf Ve Bağışları

    İstidat : Kabiliyet, Yetenek

    Kemâl-İ Musahhariyet : Tam Bir Boyun Eğmişlik

    Kerîmâne : Lütufkâr Ve Cömert Bir Şekilde

    Kudret : Allah’ın Güç, Kuvvet Ve İktidarı

    Mahlukât : Yaratılmışlar

    Meşher : Sergi Yeri

    Mevcudat : Varlıklar

    Mevt : Ölüm

    Muhtelif : Çeşit Çeşit

    Muntazaman : Düzenli Olarak

    Muvakkat : Gelip Geçici

    Münavebe : Nöbetleşe İş Görme

    Nebatat : Bitkiler

    Nihayetsiz : Sınırsız, Sonsuz

    Ordugâh : Ordunun Barınıp Konakladığı Yer

    Ordugâh-I Zemin : Ordunun Barınıp Konakladığı Yer; Dünya

    Rahîmâne : Merhametli Bir Şekilde

    Rahmet : İlâhî Şefkat, Merhamet

    Rızık : Allah’ın İhsan Ettiği Nimetler, Yiyecekler

    Rububiyet : Allah’ın Bütün Varlık Âlemini Egemenliği, Yaratıcılığı, İdaresi Ve Terbiyesi

    Sekene : Sakinler, Oturanlar

    Sikke : Damga, Mühür

    Şehadet Etmek : Şahitlik Etmek

    Şümûl : Kapsamlılık, Kuşatıcılık

    Taallûk Eden : Alâkalı Olan, İlgilendiren

    Talimgâh : Öğrenim Yeri

    Talimgâh-I Dünya : Öğrenim Yeri Olan Dünya

    Tasarruf Eden : Kullanan

    Tecelliyat-I Rububiyet : Allah’ın Bütün Varlık Âlemini Kuşatan  Egemenliği, Yaratıcılığı, İdaresi Ve Terbiye Edişinin Tecellileri,  Yansımaları

    Teçhiz Etmek : Donatmak

    Vahdet : Allah’ın Birliği

    Zemin : Yeryüzü

    Zîhayat : Canlı, Hayat Sahibi


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst