Konuya cevap cer

                                OTUZ BİRİNCİ SÖZ                       MİRAC-I  NEBEVİYEYE(A.S.M.)DAİRDİR

 1.2.İHTAR(DEVAMI)

                   Peygambere göre olsa,        kanun-u belâğat ve münasebet-i siyâk-ı kelâm şöyle ifade ediyor        ki:


Bu seyahat-i cüz’iyede bir seyr-i umumî, bir urûc-u küllî var        ki, tâ Sidretü’l-Müntehâya, tâ Kab-ı Kavseyne kadar merâtib-i külliye-i        esmâiyede gözüne, kulağına tesadüf eden âyât-ı Rabbâniyeyi ve acaib-i        san’at-ı İlâhiyeyi işitmiş, görmüştür, der. O küçük, cüz’î seyahati hem        küllî, hem mahşer-i acaip bir seyahatin anahtarı hükmünde        gösteriyor.


Eğer zamir Cenâb-ı Hakka râci olsa, şöyle oluyor ki:        Bir abdini bir seyahatte huzuruna davet edip, bir vazife ile tavzif etmek        için, Mescid-i Haramdan mecma-ı enbiya olan Mescid-i Aksâya gönderip,        enbiyalarla görüştürüp, bütün enbiyaların usul-ü dinlerine vâris-i mutlak        olduğunu gösterdikten sonra, tâ Sidretü’l-Müntehâya, tâ Kab-ı Kavseyne        kadar mülk ve melekûtunda gezdirdi.1


İşte, çendan        o bir abddir ve o seyahat bir mirac-ı cüz’îdir. Fakat bu abdin, bütün        kâinata taallûk eden bir emanet beraberindedir. Hem şu kâinatın rengini        değiştirecek bir nur beraberdir. Hem saadet-i ebediyenin kapısını açacak        bir anahtar beraber olduğu için, Cenâb-ı Hak kendini “bütün eşyayı        işitir ve görür”2 sıfatıyla tavsif eder tâ, o emanet, o        nur, o anahtarın cihanşümul ve muhit ve umum kâinata âmm ve bütün        mahlûkata şamil hikmetlerini göstersin.3


Bu        sırr-ı azîmin Dört Esası var.


Birincisi: Miracın        sırr-ı lüzumu nedir?


İkincisi: Hakikat-i Mirac        nedir?


Üçüncüsü: Hikmet-i Mirac        nedir?


Dördüncüsü: Miracın semerat ve faidesi nedir?

       Dipnotlar        - Arapça İbareler - Haşiyeler :


       : bk.        İsrâ Sûresi, 17:1; Necm Sûresi, 53:4-18.

: bk.        İsrâ Sûresi, 17:1.

: bk. İsrâ Sûresi, 17:1.

       

            Lügatler        : 


       abd : kul

acaib-i san’at-ı İlâhiye :        Allah’ın hayrette bırakan ve hayranlık uyandıran san’at        eserleri

âmm : genel, her yeri kaplayan

âyât-ı        Rabbaniye : Rabbânî âyetler; Allah’ı gösteren ve tanıtan        deliller

Cenâb-ı Hak : Hakkın ta kendisi olan, şeref ve azamet        sahibi yüce Allah

cihanşümul : dünya çapında

cüz’î :        küçük, ferdî

çendan : gerçi

enbiya : nebiler,        peygamberler

eşya : şeyler, varlıklar

hakikat-i Mirac        : Miracın aslı ve esası, gerçek mahiyeti

hikmet : herşeyin        belirli gayelere yönelik olarak, anlamlı, faydalı ve tam yerli yerinde        olması

hikmet-i Mirac : Miracın hikmeti, gayesi ve        anlamı

Kab-ı Kavseyn : Cenab-ı Hakka en yakın olan makam;        Peygamberimiz Miracda bu makamda bizzat Cenab-ı Hak ile        görüşmüştür

kâinat : evren, yaratılmış herşey

küllî :        büyük, kapsamlı

mahlûkat : yaratıklar

mahşer-i acaip :        bütün acayip şeylerin bulunduğu alan

mecma-i enbiya :        peygamberlerin toplandığı yer

melekût : görünmeyen mânevî iç        âlem

merâtib-i külliye-i esmâiye : Allah’ın isimlerinin büyük ve        geniş mertebeleri

Mescid-i Aksâ : Kudüs’te Hz. Süleyman        tarafından yaptırılan mukaddes mescid

Mescid-i Haram : Mekke’de        içinde kâbenin bulunduğu büyük mescid

Mirac : Peygamberimizin        (a.s.m.) Allah’ın huzuruna yükselişi ve bütün kâinat âlemlerini gezdiği        yolculuk

mirac-ı cüz’î : ferdî bir yükseliş

muhit :        kapsamlı, kuşatıcı

mülk : görünen maddî ve cismanî        âlem

râci : ait, dönük

saadet-i ebediye : sonsuz        mutluluk

semerat : meyveler, neticeler

sırr-ı azîm :        büyük sır

sırr-ı lüzum : gerekliliğin        sırrı

Sidretü’l-Müntehâ : yedinci kat gökte olduğu rivâyet        edilen ve Peygamberimizin (a.s.m.) ulaştığı en son makam, son        zirve

şamil : içine alan, kapsayıcı

taallûk etmek :        ilgili olmak

tavsif : vasıflandırma

tavzif :        vazifelendirme, görevlendirme

tesadüf eden :        rastgelen

umum : bütün

usul-ü din : dinin        esasları

vâris-i mutlak : her yönüyle mirasçı

       

 


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst