Cevap: Hadis dersleri 3:İhtiyarlarımıza verilen değer ne olmalı?
Hocaefendinin Hitap Çiçekleri adlı eserinin yaşlılık bahsinde geçen şu satırları bu konuya binaen paylaşmak isterim.
[NOT]
Evet "Aile efradı içinde yaşlı, ümmeti içinde nebî gibidir. Büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir." diyen Söz Sultanı, herşeyini kaybetmiş yaşlıya, beşerî imkânlarla ulaşılmaz bir pâye bahşetmiştir.
Hele masum çocuklarla aynı değerde tutup da "İhtiyarlarınız olmasaydı, belâlar başınıza sel gibi akacaktı" fermanı var ki, sinn-i kemali insanın en sevimli hayat devrelerinden daha sevimli hâle getirir.
Peygamberler babası Hazret-i İbrahim (as) başındaki beyaz tüyün melekler katında olgunluk, saygı, değerlik ve vakar nişanı olduğunu öğrendiği an "Vakarımı arttır Allah'ım" demiştir. Hakk'ın kendi yolunun ak saçlılarına azap etmeyeceği müjdesini bize ulaştıran Yaratılışın Gayesi, rahmete çok muhtaç olanlara en büyük bir rahmanî teselli getirmiştir.
[/NOT]
Fıtri olan birşeyin aksini istemek de istememek de süreci değiştirmediğinden aczlik karşısında boyun eğmeli insan...
[NOT]
İşte ihtiyar, elinde olarak veya olmayarak böyle düşünme ve böyle görmeye yükselmiş; hayatının her anında yüzlerce seneyi sıkıştıracak hâle gelmiş, Allah'ın en bahtiyar bendesi ve çevresi için de bir vakar âbidesidir.
İnsanların çocukluk heveslerine hitab eden bütün gelip geçici teylerden sıyrılmış; herşeyde İlâhî isimlerin titreşip durduğunu, bu taş ve toprak ülkesinin tamamen öte hesabına işlettirdiğini hicapsız müşahede etmiş ve bilûmum duygularıyla bezme girmiş, fena âlemin ekşi yüzünden baki tebessümler arz eden canlı bir tablodur ihtiyar...[/NOT]
İhtiyarlık da ömür içinde son bir evre olduğuna göre hayırlı bir ömrün temennisini ve Tevekkül ile ihlaslı amellerine sarılmayı dilemek en güzeli olsa gerek...
Ve Hocaefendinin çok güzel bi paragrafı ile noktalamak isterim;
[NOT]
Kabre güler, ölüme kucak açar. Zira Yunus diliyle o ballar balını bulmuştur. Gayrı varlığının talan edilmesine gam yemez. Dostların buluştukları yerin ateşi onun da içine düşmüştür.
Artık, varsın fanînik onun kadehini devirsin.. Güneşini yere indirip, yıldızlarını başına saçsın, semasında ışık bırakmasın. Tâ ki kâlbinin dudağında Cennetlerden gelmiş ümitten tebessümleri çizgi çizgi görünsün ve ye'sin bütün heykelleri tar u mar olsun, yıkılsın.
İhtiyar bunu ihtiyar edendir. İhtiyar Hakk'ı ihtiyar edendir. İhtiyar Resûlüllah'ı, yârânlarını ve bütün ihtişamiyle âhiret bahçelerini ihtiyar edendir. Ne mutlu kendini bulmuş, kâlbiyle buluşmuş ihtiyara...
Yazıklar olsun ölüm eşiğinde imânsıza, ümitsize ve cesediyle beraber ruhu da yıpranmış hesapsıza!..
[/NOT]