Hadis Sohbetleri 33 : Mü’minin Saygınlık ve Onuru

Ukbaa

Well-known member




بِسْمِاللَّهِالرَّحْمَنِالرَّحِيم


Bu haftaki Hadis-i Şerifimiz;


[NOT]
Mü’minin saygınlık ve onuru; Allah’ın kendisine verdiğine kanaat edip, insanlardan bir şey beklememesidir.

(Beyhaki)
[/NOT]



Buyrun mütalaa edelim. Katılımlarınızı bekliyoruz.
Soru - Cevap serbest. Aklımıza takılan soruları sormaya devam...





[BILGI]Önceki Hadis Sohbetlerine ulaşmak için TIKLAYINIZ[/BILGI]

 

teblið

Vefasýz
Bismillah;

En özetle şöyle diyebilirim..Bu mubarek hadisi şerif Yüce Allah'a olan imanın göstergesidir;Mümin hayatta her şartlardaYüce Rahman'a teslim olmuştur...,kahrında hoş narında hoş demişler Hakk aşıkları ..işte bunun gibi..Lezzette ondan elemde..

Mümin imanın gücüyle teslim olur Yüce Yaradan'a..Bunun diğer bir adı Kanaattir sanırım;

kanaat, sonsuzluğun kudretine teslim olmak; bir damla su, bir zerre toz, bir avuç güneş gibi sonsuzluğun rahmetinde eriyip gitmektir. Kanaat, önce çok istemek, çok çalışmak; ama sonra da, sonsuzluk sizi nereye götürüyorsa, her yeri heyecanla, sevinçle ve şükürle saniye saniye yaşamaktır
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
Cevap: Hadis Sohbetleri 33 : Mü’minin Saygınlık ve Onuru

Efendimiz(sav); ''Kanaat, bitmez tükenmez bir hazinedir,'' buyurmuştur. Bir diğer ifadeyle istiğna; gözü tok, gönlü zengin olmak, başkalarının malında mülkünde asla gözü olmamak, sahip olduğu şeye kanaat etmek, insanlardan birşey beklememek, ihtiyacını başkalarına söylememek demektir. Bu şekilde davrananları Müstağni ism-i şerifiyle Yüce Rabbimiz Kendinden başka herşeyden müstağni kılmıştır. Ebu Hazim(ra)'e 'Servetin nedir?' diye sorduklarında, 'İki şeydir, biri Allah(cc)'tan razı olmak, diğeri de insanlardan müstağni olmak. Öyle ise, fakirsin denilince yerler gökler Allah(cc)'ın mülkü iken ve ben de O(cc)'nun muhlis bir kuluyken, nasıl fakir olurum?', cevabını vermiştir. Buna göre istiğna, kişinin her hususta Allah(cc)'a muhtaç olduğunun şuuruna ulaşması ve O(cc)'ndan başka hiç kimseden birşey beklememesidir.
 

HAYAL ET

Well-known member
Es Selamun Aleykum

Allah'ın (cc) verdiklerine kanaat etmemiz pek tabi gerekli ve önemli.
Ama nasıl ?

Allahü teâlâ, insanların, ihtiyaçlarına kavuşmak için sebepler kapısını yaratmış ve açık bırakmıştır. Tesiri kesin olan ilaçları kullanmamak tevekkül değil, ahmaklıktır, haramdır.
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
Cevap: Hadis Sohbetleri 33 : Mü’minin Saygınlık ve Onuru

Kanaat, çalışmayıp tesadüfen önüne çıkanı kullanmak, başka bir şey aramamak demek değildir. Kanaat, bileğin emeği, alın teri karşılığı kazanılana razı olmak, başkasının kazancına göz dikmemek demektir. Başkasının daha çok kazandığını görünce, onu kıskanmamak, onun gibi çok çalışmak demektir.

Kanaat demek, ihtiyacından fazla kalan kazancını bir yere yığmayıp, İslamiyet’in emrettiği hayırlı yerlere vermek; fakirlere, kimsesizlere, hastalara; cihad edenlere yardım etmek demektir.

Kanaat, böylece iyi ahlakın kaynağı olduğu gibi, insana mahrumiyetler içinde kaldığı zaman saadet temin eden sarsılmaz bir kale gibidir.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Kanaat eden, en çok şükredenlerden sayılır.) [İbni Mace]

(Kıyamette “Şükredenler gelsin!” diye seslenilir. Onlar bir bayrak altında Cennete girer. Bunlar, darlık ve genişlikte, her hâl-ü kârda Allahü teâlâya şükredenlerdir.)
[İ.Gazali]
 


Bu alana bir cevap yazın...
Üst