Konuya cevap cer

Allah’ın El-Muhyî (ölüleri dirilten) güzel ismi Kuran-ı Kerim’de sadece aşağıdaki iki ayrı ayette olmak üzere “muhyi’l-mevtâ (ölüleri dirilten)” biçiminde geçmektedir.



“İşte bir bak, Allah’ın rahmetinin eserlerine! Ölmüş toprağa nasıl da hayat veriyor? İşte Allah, muhakkak ölüleri de böyle diriltecek. Çünkü O her şeye kadirdir (Rûm suresi, 50).”, “O’nun ayetlerinden birisi de şudur: Sen yeri kupkuru görürsün. Fakat biz üzerine su indirince yer harekete geçip kabarır. İşte bu yere kim hayat veriyorsa ölüleri de O diriltecektir. Çünkü O her şeye kadirdir (Fussılet suresi, 39).”



Bitkiler âlemindeki her yıl baharda gözlenen diriliş olayı yüce Allah’ın (c.c.) her şeye gücünün yettiğine ve ölüleri de böyle dirilteceğine işaret etmektedir. El-Muhyi yukarıdaki ayetlerden de anlaşılacağı üzere yüce Allah’ın (c.c.) ölülere can vermesi anlamına gelir.



İnsanı ilk defa yaratıp can veren yüce Allah (c.c.), elbette öldükten sonra tekrar yaratıp can verecektir. Çünkü bunun doğada görülen örnekleri vardır. Örneğin vücudumuzda saniyede milyonlarca hücre ölmekte, milyonlarcası da yeniden doğmaktadır.



21 Martta bazı uluslar tarafından kutlanan Nevruz Bayramının dinsel temelleri olabilir. Araştırılmalıdır. Yüce Allah (c.c.) Kuran-ı Kerim’de her kavme peygamber gönderdiğini belirtmektedir (Yunus suresi, 47, Fatır suresi 24 v.b). Bir hadis-i şerifte 124.000 peygamber gönderildiğinden söz edilmektedir. Yani kavimlerin gelenekleri ve buluşları olarak görülen pek çok şeyin aslında peygamberlerin mucizeleri, hediyeleri, şeriatları olmasından kuşku duymak pek tabiidir. Bu sebeple eski kavimlerin durduk yerde bayram icat edemeyeceklerini, bayramların genellikle eski hak dinlerin bir kalıntısı olduğunu düşünmek son derece mantıklı ve bilimsel bir bakış açısıdır. Bütün hak dinlerin hepsi insanları aynı iman esaslarına inanmaya çağırmışlardır. Tekrar diriliş (ahret) hak dinlerin temelini teşkil eden iman esasıdır. Pek tabii ki insanların imanlarının gelişmesi için bahar mevsiminde dini bir bayram anlayışı ile diriliş olgusunun tabiatta da seyredilip kutlanması akıl ve mantığa uygun düşmektedir.



Dini bayramlar Allah’ın (c.c.) emri ile sabittir. Onda ekleme ve çıkarma olamaz. Ama geleneksel olarak kutlanan, insanların, toplumların, devletin de çeşitli açılardan teşvik ettiği bu Nevruz Bayramına dinsel açıdan yaklaşmak, o günü dinin ve inancın istikametinde yorumlamak belki de bir ibadet kadar faziletli kılacak, farklı boyutlarla zenginleştirecek, onun daha anlamlı bir şekilde kutlanmasını sağlayacaktır.




El-Muhyî (ölüleri dirilten) güzel ismi ile kula düşen görev, doğada bitki âleminde her yıl gözlenen ölüm ve diriliş olayından ders alarak Allah’ın (c.c.) ölülere can vermesinde, çürüyüp yok olmuş bedenlerin yeniden şekillenip ruhların iade edilmesinde hiçbir kuşkuya kapılmaması ve buna göre güzel amellerle ahirete hazırlık yapmasıdır.


Allah (c.c.) her birimizin imanını yakinleştirsin. Kıyamet gününe rızası istikametinde hazırlanmayı nasip eylesin. Kıyamet günü bizleri yüzü gülenlerden kılsın. Âmin.


Muhsin İyi


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst