Konuya cevap cer

Müşriklerin Şaşkınlığı


Yürekleri düşmanlık, hınç ve kıskançlık dolu müşrik ileri gelenleri, Hz. Resûlullah Efendimizle Ashab-ı Kiram'ı gözetlemek maksadıyla dağ başlarına çıkmışlardı.


Müslümanların, koşa koşa ve omuzlarını silke silke Kâbe-i Muazzama'yı üç kere tavaf ettiklerini görünce, "Demek, Medine'nin humması, sıtması onları zaîf düşürmemiş! Baksanıza, yürümeye kanaat etmeyip, silkine silkine koşuyorlar!" (16) diyerek şaşkınlık ve hayretlerini izhar etmekten kendilerini alamadılar.661


Sa 'y Yapılması


Peygamber Efendimiz, Kabe'yi yedi kere tavaf ettikten sonra Makam-ı İbrahim'de iki rekât tavaf namazı kıldı; daha sonra sa'y yapmak üzere Safa Tepesine çıktı. Yine, devesi Kasva'nın üzerinde olduğu hâlde, Safa ile Merve Tepeleri arasında yedi kere sa'y yaptı. Merve'de, sa'y tamamlandıktan sonra da kurbanların kesilmesine geçildi. Müslümanlar da Merve'de Hz. Resûlullah'la birlikte kurbanlarını kestiler. Yine, burada, as-habtan Hıraş b. Ümeyye, Resûl-i Ekrem Efendimizin başını kazıdı. Sahabîler de başlarını tıraş ettiler.662


Böylece, Hz. Fahr-i Âlem Efendimizin Hudeybiye Seferinden önce görmüş olduğu rüya aynen çıkmış oluyordu!


Hz. Bilâl 'in Ezan Okuması


Umre tamamlandıktan sonra, Hz. Fahr-i Kâinat, Kabe'nin i-çine girmek istedi. Ancak müşrikler, "Bu, anlaşmamızda yoktu!" diyerek müsaade etmediler.


Öyle vakti girmişti. Kabe'ye girmesine müsaade edilmeyen Resû!-i Ekrem, Hz. Bilâl'e Kabe'nin üzerine çıkarak öğle ezanını okumasını emretti. Peygamber Efendimiz ve Müslümanlar, Hz. Bilâl'in yanık sesiyle okuduğu ezanı huşu ve huzur içinde dinlerken, müşrik ileri gelenleri tedirgin ve üzgün görünüyorlardı. Her birinin ağzından çeşit çeşit nahoş lâflar çıkıyordu: Ebû Cehil'in oğlu İkrime, "Allah, Ebû Cehil'e, bu kölenin söylediğini işittirmemek ihsanında bulunmuştur!" dedi. Müşrik Safvan b. Ümeyye, "Şükür ki Allah, bunları görmeden babamı aldı, götürdü!" diyerek tedirginliğini ifade ediyordu. Hâlid b. Esid ise, hâdiseden duyduğu üzüntüyü, "Şükürler olsun Allah'a ki, babamı öldürdü de, Bilâl'in Kabe üzerine dikilip bağırdığı bu zamanı görmedi!" diyerek ifade ediyordu. Bu arada, ezanı işitince hiçbir şey söylemeden yüzünü kapayanlar da görülüyordu.663


Onlar kin, düşmanlık ve kıskançlıklarından dolayı böyle çirkin lâflar ederken, Ashab-ı Kiram ise saf bağlamış, Âlemlerin Rabbi olan Allah'ın huzurunda el pençe namaza duruyorlardı. Öğle namazı burada eda edildi.


HZ. MEYMÛNE'NİN PEYGAMBERİMİZE NİKAHLANIŞI


Asıl ismi "Berre" olan Hz. Meymûne, Peygamber Efendimizin amcası Hz. Abbas'ın hanımı Ümmü'1-Fadl ile Hz. Cafer'in hanımı Esmâ'nın kız kardeşi idi. Kocasının ölümüyle dul kalmıştı.664


Hz. Abbas, Peygamber Efendimizin onu almasını arzu ediyordu. Bu sebeple Efendimizi her gördüğünde ondan medih ve takdirle bahsederdi. Son olarak Resûl-i Ekrem Efendimiz, umre için Medine'den yola çıkıp Cuhfe'ye gelip konduğu sırada, Hz. Abbas gidip orada kendisiyle buluşmuştu. O arada Efendimize, "Yâ Resûlallah!.. Meymûne bint-i Haris, dul kaldı. Onu kendine zevceliğe kabul buyursan olmaz mı?" diye teklifte bulundu. Peygamber Efendimiz de bu teklifi kabul etti.665


Resûl-i Ekrem, henüz Mekke'den ayrılmamıştı. Hz. Resü-lullah'ın kendisine dünür olduğu haberini devesinin üzerinde iken alan Hz. Meymûne, "Deve de, üzerindeki de Resûlullah'-ındır!" diyerek memnuniyet ve sevincini izhar edip kendisini Efendimize bağışladı.666


Hz. Abbas da, bunun üzerine, Peygamberimizden 400 dirhem mehir alan Hz. Meymûne'yi ona nikahladı.667


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst